5510 Sayılı Kanun Kapsamında Engelli Memurların Malulen Emeklilik ve Engellilikten Dolayı Yaşlılık Aylığı Şartlarının Hukuki Değerlendirilmesi
I. Giriş
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle birlikte, kamu görevlilerinin engellilik ve malullük statüsüne ilişkin normatif çerçeve önemli ölçüde yeniden yapılandırılmıştır. Özellikle 4/c (memur) statüsünde istihdam edilen engelli bireylerin çalışma yaşamı boyunca sağlık durumlarında meydana gelen değişikliklerin, hangi koşullarda malulen emeklilik veya engellilikten dolayı yaşlılık aylığına dönüşeceği, uygulamada sıklıkla tereddütlere konu olmaktadır.
Bu çalışmada; EKPSS sonucunda memuriyete başlayan ve göreve girişte engellilik oranı %60’ın altında olan personelin, sonradan sağlık kaybı oranının yükselmesi hâlinde tabi olacağı hukuki rejim, 5510 sayılı Kanun’un 25. ve 28. maddeleri ışığında sistematik olarak analiz edilmektedir.
II. Malulen Emeklilik Rejiminin Hukuki Dayanağı
A. Malul Sayılmanın Koşulları (Madde 25)
5510 sayılı Kanun’un 25. maddesi, “çalışma gücündeki kayıp oranı” esasına dayalı bir maluliyet sistemi öngörmektedir. Buna göre bir memurun malul sayılabilmesi için, SGK Sağlık Kurulu tarafından;
-
Çalışma gücünün en az %60 oranında kaybedildiğinin,
-
Buna bağlı olarak memurun görevini yerine getiremeyecek düzeye geldiğinin,
tıbben tespit edilmesi gerekmektedir.
Bu düzenleme, memur için maluliyetin hem objektif-biyolojik hem de fonksiyonel (görev ifasına ilişkin) yönlerinin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.
B. Maluliyet Aylığını Engelleyen Başlangıçtaki Sağlık Durumu
Kanun koyucu, maluliyet sisteminin suiistimale açık olmaması için kritik bir sınır düzenlemiştir:
Eğer sigortalı çalışmaya başlamadan önce maluliyet düzeyinde (%60 ve üzeri) bir engellilik hâline sahipse ve bu durum daha sonra SGK tarafından doğrulanırsa, söz konusu bireyin maluliyet aylığı talebi reddedilir.
Bu hüküm, “maluliyetin sigortalılık süreci içinde doğmuş olması” ilkesine dayanmaktadır.
EKPSS ile Atanan ve Oranı Artan Personelin Durumu
Bu bağlamda, göreve girişte engellilik oranı örneğin %40–49 bandında olup, göreve başladıktan sonra sağlık kaybı %60’ın üzerine çıkan personel, Kanun’un 25. maddesindeki istisnaya takılmamaktadır. Çünkü başlangıç itibarıyla malul sayılabilecek düzeyde bir sağlık durumu bulunmamaktadır.
Dolayısıyla bu kişiler için, SGK Sağlık Kurulu’nun “çalışma gücünün %60 ve üzeri kayıp” kararı vermesi hâlinde malulen emeklilik yolu açıktır.
C. Malulen Emeklilik İçin Asgari Şartlar
-
SGK Sağlık Kurulu’nun %60 ve üzeri çalışma gücü kaybı tespiti,
-
En az 10 yıllık sigortalılık süresi,
-
Toplam 1800 gün prim (memurlar için fiili hizmet),
malulen emeklilik için yeterli görülmektedir.
III. Engellilikten Dolayı Yaşlılık Aylığı Rejimi (Madde 28)
SGK Sağlık Kurulu tarafından maluliyet şartlarının oluşmadığı tespit edilirse, bu durumda 5510 sayılı Kanun’un 28. maddesi devreye girer. Bu madde, klasik yaşlılık aylığından farklı olarak yaş şartı aramaksızın ödeme yapılmasına imkân tanıyan özel bir erken emeklilik sistemidir.
A. Engellilikten Dolayı Yaşlılık Aylığının Temel Koşulları
Çalışma gücü kaybı oranı başlangıçta %60’ın altında olup, sigortalılık sürecinde belirli bir seviyeye çıkan memurlar için aşağıdaki süreler esas alınır:
| Engellilik Oranı (SGK Tespiti) | Sigortalılık Süresi | Gerekli Prim Gün Sayısı |
|---|---|---|
| %50 – %59 | En az 16 yıl | 4320 gün |
| %40 – %49 | En az 18 yıl | 4680 gün |
Bu sistem, maluliyet oluşmadığı hâlde çalışma yaşamında engel gruplarının korunmasına yönelik bir pozitif ayrımcılık niteliği taşımaktadır.
IV. Hizmet Sürelerine İlişkin Özel Düzenlemeler ve Borçlanma
A. Hizmetlerin Birleştirilmesi
Memuriyetten önce işçi (4/a) veya Bağ-Kur (4/b) statüsünde geçen süreler:
-
Sigortalılık süresinin başlangıcına,
-
Toplam prim ödeme gün sayısına,
doğrudan etki eder. Bu durum, sistemin bütüncül sosyal güvenlik mantığıyla uyumludur.
B. Borçlanmanın Sınırları
Mevzuatta yalnızca belli sürelerin borçlanılmasına izin verilmiştir (askerlik, doğum vb.).
“Çalışılmamış rastgele dönemlerin borçlanılması” şeklinde bir uygulama ise hukuken mümkün değildir ve 5510 sayılı Kanun’da buna izin veren bir düzenleme bulunmamaktadır.
C. Nihai Yetki: SGK Sağlık Kurulu
Tüm engellilik oranı tespitleri, raporlar arasındaki çelişkiler ve nihai değerlendirme yetkisi, münhasıran SGK Sağlık Kurulu’na aittir. Bu yönüyle idarenin takdir yetkisi teknik-tıbbi uzmanlık karakteri taşır ve yargı denetimi sadece hukuki sınırlarla sınırlıdır (usul – ölçülülük – yetki – sebep – şekil).
V. Uygulamada İzlenecek Usul
-
Güncel Sağlık Kurulu Raporu: Tam teşekküllü hastaneden alınır.
-
Kurum Üzerinden SGK’ya İletim: Memurun bağlı bulunduğu idare, raporu üst yazıyla SGK’ya gönderir.
-
SGK Sağlık Kurulu İncelemesi: Kurul, kişinin malulen mi yoksa engellilikten dolayı mı yaşlılık aylığına tabi olacağını kesin olarak belirler.
Bu süreçte, idari başvuru prosedürünün doğru işletilmesi, kişinin hangi emeklilik rejimine tabi olacağını belirleyen en kritik aşamadır.




