Adli Para Cezasının Memuriyete Etkisi, aldığı ceza adli para cezasına çevrilen kişi memur olabilir mi?

Bilindiği üzere Devlet Memurluğuna atanmada belirli şartlar aranmaktadır.Bu şartları taşımayanlar Devlet Memurluğuna atanamamaktadırlar. Bu şartlardan biriside devlet memuru olacak kişilerin adli sicil kaydına ilişkin hususlardan oluşmaktadır.Bazı suçları işleyenler Devlet memuru olabilirken bazı suçları işleyenlerin ise cezası affa uğramış olsa bile devlet memuru olması mümkün değildir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun memur olarak atanacak olanlarda aranacak şartların anlatıldığı  48. maddesinde 

 "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak." hükmü yer almaktadır.

İlgili hüküm incelendiğinde

-Kasten İşlenen bir suçtan dolayı (1) yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına çarptırılanlar

-Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından hüküm giyenler bu suçları affa uğramış olsa bile Devlet memuru olamazlar.

Yukarıda yer alan kanun hükümleri karşısında almış olduğu hapis cezası adli para cezasına çevrilen memur adaylarının durumu nasıl değerlendirilmelidir.?

Adli para cezasına ilişkin açıklamalar 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun; "Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar" başlıklı 50 nci maddesinde yapılmıştır.

İlgili maddeye baktığımızda

- Kısa süreli hapis cezaları  yargılama esnasındaki bazı şartlar ve durumların(pişmanlık,iyi hal v.b) varlığı halinde Adli Para Cezasına çevrilebilmektedir.

-Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbirdir.

- Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde, hükmü veren mahkeme kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verir ve bu karar derhal infaz edilir. Bu durumda, beşinci fıkra hükmü uygulanmaz." hükümleri yer almaktadır.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun"Belli haklar kullanmaktan yoksun bırakılma" başlıklı 53 üncü maddesinde ise

-Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten,Yoksun bırakılır." hükmüne yer verilmiştir.

Konuya ilişkin olarak Danıştay 1 inci Dairesinin 2009/221 E. sayılı Kararında "...Ancak, 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin A bendinin 5 inci alt bendinde geçen 'Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile' ifadesi; bu alt bentde süre (bir yıl veya daha fazla süreli) yönünden belirlenen hapis cezasına veya tür (casusluk, zimmet, hırsızlık gibi) itibariyle sayılan suçlardan dolayı mahkumiyet halinde, cezanın infaz süresi veya ek süre tamamlanarak hak ve yetki yoksunluğu kalksa bile, mahkumiyet kararı kalkmadığı için Devlet memurluğuna atama hakkını kazandırmamakta, nitelik kaybı nedeniyle memuriyete son verilmesini gerektirmektedir. Mahkumiyetin ertelenmiş olması da bu durumu değiştirmemektedir. Sonuç olarak, 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin A bendinin 5 inci alt bendi hükmü, bu hükümde belirlenen süreli hapis cezası veya nevi sayılan suçlardan mahkumiyet halinde, Devlet memurluğuna atanma ve memuriyeti sürdürme hak ve yetkisini süresiz olarak ortadan kaldırmaktadır... " şeklinde karar vermiştir.

Danıştay İdari Dava Dairelerinin 17/11/2011 tarihli ve E:2007/2368 ve K:2011/1214 sayılı Kararında ise "Memnu hakların iadesi kararı, 657 sayılı Kanunun anılan 48/A5 inci maddesinde sayılan yüz kızartıcı suçlar dışında kalan suçlar bakımından devlet memuru olabilme koşulları yönünden ehliyetsizliği geleceğe dönük olarak ortadan kaldırmakta..."  şeklinde karar vermiştir.

Danıştay İdari Dava Dairelerinin anılan kararı ile de, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 inci maddesinde sayılan nitelikli suçlardan mahkumiyet halinde, memnu hakların iadesi (yasaklanmış hakların geri verilmesi) kararı alınmış olsa dahi, devlet memuru olabilme koşulları yönünden ehliyetsizliğin süresiz devam edeceği belirtilmiştir.

Anayasa Mahkemesinden ceza davasında alınan berat kararının disiplin cezasına etkisi kararı Anayasa Mahkemesinden ceza davasında alınan berat kararının disiplin cezasına etkisi kararı

Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri ve mahkeme kararları birlikte değerlendirildiğinde

Adli Para Cezası almış bir kişinin Devlet Memurluğuna atanıp atanamayacağı hususunda yapılan değerlendirmede ;

-Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından hüküm giyenler bu cezaları affa uğramış veya adli para cezasına çevrilmiş olsa bile devlet memuru olamayacağı
-İşlemiş olduğu suçun, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 inci maddesinde sayılan nitelikli suçlar arasında yer almaması, ancak, adli para cezasına çevrilen hapis cezasının bir yıl olması halinde, hakkında memnu hakların iadesi (yasaklanmış hakların geri verilmesi) kararı alınması kaydıyla atamasının yapılabileceği,
-İşlemiş olduğu suçun, 657 sayılı Kanunun 48/A-5 inci maddesinde sayılan nitelikli suçlar arasında yer almaması ve adli para cezasına çevrilen hapis cezasının bir yıldan az olması halinde atamasının yapılabileceği, düşünülmektedir.

Editör: TE Bilisim