Fazla ve Hatalı Ödenen Harcırahın İadesinde Süre Şartı

Danıştay Başkanlığı  Komiser Yardımcılığı Kursuna katılan personele fazla ödenen harcırahta , yapılan fazla ödemenin Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.12.1973 günlü, K:1973/14 sayılı kararına göre değerlendirilmesi sonucunda; harcırah kanununa göre yapılan fazla ödemenin Açık Hata kapsamında olduğu ve bu nedenle bu karara göre idarenin "açık hata" sonucu ödediği meblağı her zaman geri alabileceği yönünde karar vermiştir.

Diğer güncel makalelerimizden haberdar olmak için Facebook Grubumuza üye olabilirsiniz

Yanlış Ödenen Harcırahın Tahsiline İlişkin Danıştay Örnek Karar

T.C. D A N I Ş T A Y Beşinci Daire Esas No : 2008/4865 Karar No : 2010/5429

Özeti : Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.12.1973 günlü, K:1973/14 sayılı kararının, hüküm fıkrası itibariyle, idarenin hatalı işlemlere dayanarak ödediği meblağın istirdadına ilişkin olduğu, bu karara göre idarenin "açık hata" sonucu ödediği meblağı her zaman geri alabileceği hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : İçişleri Bakanlığı Karşı Taraf : … Vekili : Av. …

2024 yılı memur yurtdışı harcırah miktarları 2024 yılı memur yurtdışı harcırah miktarları

İsteğin Özeti : Ankara 13. İdare Mahkemesi'nin 27.6.2008 günlü, E:2008/32, K:2008/1144 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: Zeynep Karakoç Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı : Ahmet Çobanoğlu Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü: Dava; Emniyet Genel Müdürlüğü, Yabancılar Hudut İltica Dairesi Başkanlığı'nda komiser yardımcısı olarak görev yapan davacının, 18.10.2004-15.7.2005 tarihleri arasında Bursa Polis Koleji Müdürlüğü'nde düzenlenen "komiser yardımcılığı" kursu nedeniyle ödenen geçici görev yolluğunun hatalı ödendiğinden bahisle adına borç çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır. Ankara 13. İdare Mahkemesi'nin 27.6.2008 günlü, E:2008/32, K:2008/1144 sayılı kararıyla; davacıya yapılan geçici görev gündeliği ödemesinin, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.12.1973 günlü, E:1968/68, K:1973/14 sayılı kararı uyarınca açık hata olarak değerlendirilerek idarece her zaman geri alınabilmesi mümkün olmadığından, davacıya ödenen geçici görev gündeliğinin davacı adına borç çıkarılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.Davalı idare, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. 6245 sayılı Harcırah Kanunu'nun "Yurtiçi ve yurtdışında kurslara katılanlara verilecek gündelik" başlıklı 37. maddesinde, mesleki bilgilerini arttırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açılan kurs veya okullara gönderilenlere, bu Kanuna göre geçici görev gündeliği verileceği belirtilmiş, "Geçici görev gündeliğinin verilebileceği azami süre" başlıklı 42. maddesinde de; "Geçici bir görev ile başka bir yere gönderilenlere, görev mahalline varış tarihinden itibaren bu Kanuna göre verilen gündelikler:

a) Yurtiçinde bir yıllık dönem zarfında aynı yerde, aynı iş için ve aynı şahsa 180 günden fazla verilmez. İlk 90 gün için tam, takibeden 90 gün için 2/3 oranında ödenir.

b) Yurtdışında ilk 180 gün tam ve müteakip günler için 2/3 oranında ödenir. Geçici görevlendirmelerde meydana gelecek ara vermeler bu müddetleri veya gündelik miktarını arttırmaya neden olamaz." hükmü yer almıştır.

Öte yandan, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.12.1973 günlü, K:1973/14 sayılı kararında; sakat tasarrufların geri alınması ve sonuçları tartışılmış olmakla birlikte, sonuç bölümünde, idarenin hatalı terfi veya intibak işlemine dayanarak ödediği meblağın bir mahkeme kararına lüzum olmadan istirdadına karar verileceği; yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde süre aranmaksızın kanunsuz terfi veya intibaka dayanarak ödediği meblağın geri alınabileceği; bu istisnalar dışında kalan hatalı ödemelerin istirdadının, hatalı ödemenin ilk yapıldığı tarihten başlamak üzere, dava açma süresi içinde mümkün olduğu ve bu süre geçtikten sonra istirdat edilemeyeceği hususları karara bağlanmıştır. Görüldüğü üzere sözkonusu İçtihatları birleştirme kurulu kararı hüküm fıkrası itibariyle idarenin hatalı işlemlere dayanarak ödediği meblağın istirdadına ilişkindir. Dosyanın incelenmesinden Emniyet Genel Müdürlüğü Yabancılar Hudut İltica Dairesi Başkanlığı'nda komiser yardımcısı olarak görev yapan davacının, 18.10.2004 - 15.7.2005 tarihleri arasında Bursa Polis Koleji Müdürlüğü'nde düzenlenen komiser yardımcılığı kursuna katıldığı, kendisine Harcırah Kanunu kapsamında geçici görev gündeliği ödendiği, daha sonra hatalı ödeme yapıldığı düşünülerek 11.5.2006 tarihli yazı ile Maliye Bakanlığı'ndan konuyla ilgili görüş sorulduğu, Maliye Bakanlığı'nın 5.6.2006 günlü, 10059 sayılı yazısında 6245 sayılı Yasa'nın 37. maddesi uyarınca yapılan ödemede 42. maddede belirtilen sınırlamaların dikkate alınması gerektiğinin belirtildiği, bu şekilde yapılan hesaplama sonucunda aradaki farkın davacıdan istendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.12.1973 günlü, E:1968/68, K:1973/14 sayılı kararı uyarınca, idarenin "açık hata" sonucu olarak ödediği meblağı her zaman geri alabileceği kuşkusuz olup; davacıya hak ettiğinden fazla miktarda ödenen geçici görev yolluğunun "usulsüz ödendiği" gerekçesiyle ilgili adına borç çıkarılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararında hukuksal isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle, Ankara 13. İdare Mahkemesi'nce verilen 27.6.2008 günlü, E:2008/32, K:2008/1144 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 24.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Editör: TE Bilisim