DOĞUM NEDENİYLE KULLANILAN AYLIKSIZ İZİN SÜRELERİNİN EMEKLİLİK HİZMET SÜRESİNE ETKİSİ

Özet

Bu çalışma, doğum nedeniyle kullanılan aylıksız (ücretsiz) izin sürelerinin emeklilik hizmet süresi üzerindeki etkisini, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 4857 sayılı İş Kanunu ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri çerçevesinde incelemektedir. Mevzuat hükümlerinin yanı sıra Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) mevcut uygulamaları analiz edilerek, doğum borçlanması mekanizmasının memurlar ve işçiler açısından sonuçları değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda, doğum nedeniyle kullanılan aylıksız izin sürelerinin kendiliğinden hizmetten sayılamayacağı, ancak 5510 sayılı Kanun’un 41. maddesi uyarınca borçlanılması hâlinde emeklilik hizmet süresine eklenebildiği tespit edilmiştir.

1. Giriş

Çalışma yaşamında kadın istihdamının desteklenmesi amacıyla doğum sonrası izinlere ilişkin hukuki düzenlemeler, hem iş hukuku hem sosyal güvenlik hukuku bakımından önem taşımaktadır. Özellikle doğum nedeniyle kullanılan aylıksız izinlerin emeklilik hizmet süresine etkisi, çalışanlar açısından en çok merak edilen konulardan biridir. Doğum sonrası ücretsiz izin süreleri kural olarak hizmetten sayılmamakla birlikte, mevzuat bu sürelerin borçlanma yoluyla prim gününe dönüştürülmesine olanak tanımaktadır.

Bu makalede, doğum nedeniyle kullanılan ücretsiz izinlerin emeklilik hesabına etkisi normatif hükümler ve SGK uygulaması çerçevesinde analitik bir bakışla ele alınmaktadır.


2. Aylıksız İzin Kavramı

2.1. Kamu Görevlileri Açısından Aylıksız İzin

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 104. maddesinde kadın memurlara analık hali nedeniyle izin hakkı tanınmış; 108/B maddesinde ise doğum sonrası 24 aya kadar aylıksız izin kullanılabilmesine ilişkin düzenleme yapılmıştır. Bu süre içerisinde kurumlar tarafından SGK’ya prim bildirilmediğinden, aylıksız izin dönemi emeklilik hizmet süresinden sayılmamaktadır.

2.2. İşçi Statüsündeki Sigortalılar (4A) Açısından Aylıksız İzin

4857 sayılı İş Kanunu’nun 74. maddesi, kadın işçilere doğum sonrası altı aya kadar ücretsiz izin hakkı tanımaktadır. İş Kanunu’ndaki düzenleme de tıpkı memurlarda olduğu gibi ücretsiz izin süresinin prim ödenmeyen boşluk yaratması sonucunu doğurmaktadır.


3. Doğum Nedeniyle Kullanılan Aylıksız İzinlerin Hizmet Süresine Etkisi

3.1. Kural: Aylıksız İzin Süreleri Kendiliğinden Hizmetten Sayılmaz

Aylıksız izin süreleri, hem kamu görevlileri hem işçi statüsündeki sigortalılar açısından prim bildirimi yapılmayan dönemlerdir. Bu nedenle hizmet süresine kendiliğinden dahil edilmeleri hukuken mümkün değildir.

3.2. İstisna: Borçlanma Yoluyla Hizmete Dahil Edilmesi

5510 sayılı Kanun’un 41. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, doğum nedeniyle çalışılmayan sürelerin borçlanılabileceğini hükme bağlamaktadır. Düzenlemeye göre:

  • Doğumdan sonraki iki yılı geçmeyen süreler,

  • En fazla üç doğum olmak üzere toplam altı yıl,

  • Çocuğun yaşaması şartıyla
    borçlanılabilir.

Bu hüküm doğrultusunda doğum sonrası aylıksız izin, SGK’ya başvurulması hâlinde borçlanma süresine konu edilir ve hizmet süresine eklenir.


4. Borçlanma Yapılabilmesi İçin Aranan Şartlar

4.1. Sigortalılık Statüsü

Doğum borçlanması yapılabilmesi için kadın sigortalının doğumdan önce sigortalılık ilişkisinin başlamış olması gerekmektedir.

4.2. Çalışılmayan Süre Şartı

Borçlanmaya konu dönemin, doğum sonrası fiilen çalışılmayan bir dönem olması gerekir. Aylıksız izin kullanan memurlar bu şartı kendiliğinden sağlamaktadır.

4.3. Çocuğun Yaşaması

Mevzuat uyarınca doğan çocuğun doğumdan sonra yaşamış olması şarttır.

4.4. Süre Sınırı

Borçlanılacak süre hiçbir şekilde iki yılı aşamaz; üç çocuk için toplam altı yıllık süre sınırı bulunmaktadır.


5. Memurlar Açısından Uygulamanın Özellikleri

5.1. Aylıksız İzin + Doğum Borçlanması İlişkisi

Memurlar yönünden doğum sonrası aylıksız izin tercihi, kurumların SGK’ya prim yatırmaması sonucunu doğurduğundan, bu süreler hizmetten düşmektedir. Ancak, SGK’ya doğrudan yapılacak borçlanma başvurusu ile aylıksız izin süresi tamamen prim gününe dönüştürülebilmektedir.

5.2. Borçlanılabilecek Sürenin Kapsamı

Memurun 24 aya kadar kullandığı aylıksız iznin tamamı borçlanılabilir; süre 14 ay ise yalnızca 14 ay, 24 ay ise tamamı borçlanma konusudur.


6. Borçlanma Süreci ve SGK Uygulaması

Doğum borçlanması başvurusu, SGK’nın “Doğum Borçlanması Talep Formu” aracılığıyla yapılmakta olup başvuru e-Devlet üzerinden de gerçekleştirilebilmektedir. Başvuru sonrasında SGK tarafından:

  • Borçlanılacak süre,

  • Prime esas günlük kazanç,

  • Ödenecek toplam tutar

hesaplanmaktadır. Hesaplanan borç tutarının tebliğden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerekmektedir. Borçlanma bedelinin ödenmesi ile süreler resmen hizmet süresine eklenmektedir.


7. Doğum Nedeniyle Aylıksız İzinde Emeklilik Açısından Doğabilecek Hak Kayıpları

Borçlanma yapılmaması hâlinde;

  • Hizmet süresi eksileceğinden,

  • Prim günü tamamlanması gecikeceğinden,

  • Emekliliğe hak kazanma süreci uzayabileceğinden

hak kaybı oluşacaktır. Ancak borçlanma yapılması hâlinde aylıksız izin nedeniyle oluşan hizmet boşlukları tamamen giderilmektedir.


8. Değerlendirme ve Sonuç

Doğum nedeniyle kullanılan aylıksız izin süreleri, gerek memurlar gerek işçiler açısından emeklilik hizmet süresine doğrudan eklenmeyen, primsiz dönemlerdir. Bununla birlikte 5510 sayılı Kanun’un 41. maddesi, bu sürelerin borçlanma yoluyla hizmet süresine dahil edilmesini mümkün kılan açık bir düzenleme içermektedir.

Bu çalışma sonucunda:

  1. Doğum sonrası aylıksız izinler kendiliğinden hizmetten sayılmaz.

  2. Bu sürelerin hizmet süresine eklenebilmesi borçlanma yapılması şartına bağlıdır.

  3. Memurlar açısından doğum sonrası 24 aya kadar aylıksız izinlerin tamamı borçlanma kapsamında değerlendirilebilmektedir.

    Eşi doğum yapan memurun dilekçesine cevap vermeden görevden çekilmiş sayılabilir mi?
    Eşi doğum yapan memurun dilekçesine cevap vermeden görevden çekilmiş sayılabilir mi?
    İçeriği Görüntüle
  4. Borçlanma yapılmadığında çalışanlar emeklilik planlamasında gecikme veya prim eksikliği ile karşılaşmaktadır.

Bu açıdan doğum sonrası uzun süre ücretsiz izin kullanmayı planlayan çalışanların, emeklilik planlaması bakımından borçlanma imkanını dikkate alması gerektiği değerlendirilmektedir.