Disiplin Soruşturmasında İsnat Edilen Suçun Açıkça Belirtilmesi Gerektiği

Disiplin soruşturması kapsamında kendisine isnat olunan eylemler açıkça belirtilmek suretiyle savunmasının alınmadığı anlaşılan davacı hakkında, Anayasal güvence altında bulunan savunma hakkının kısıtlanması suretiyle tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında.

Bir alt disiplin cezası verme yetkisi hakkında karar Bir alt disiplin cezası verme yetkisi hakkında karar

T.C.

DANIŞTAY Beşinci Daire

Esas No: 2016/10099

Karar No : 2016/4937

TÜRK MİLLETİ ADINA

Dava, Çifteler Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünde infaz koruma memuru olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinin 1. fıkrasının (C) bendinin (f) alt bendi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 28.02.2012 tarih ve 80 sayılı işlem ile bu işleme yaptı ğı itirazın reddine ilişkin 07.06.2012 tarih ve 309 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, Çifteler Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda görevli infaz koruma başmemuru ... ile hükümlü ... arasında gönül ilişkisi olduğu yönündeki dedikoduların yaygınlaşması üzerine bu durumun 13.2.2012 tarihli tutanak ile tespit edilerek ilgili ceza infaz kurumu personeli hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı, anılan tutanağa istinaden aynı kurum bünyesinde infaz koruma memuru olarak görev yapan davacı hakkında da, infaz koruma başmemuru ... ile kurumun idare çay ocağında çalıştırılan hükümlü ... arasındaki duygusal ilişkiyi bildiği, hükümlüyü gece geç saatlerde çay ve kahve yapma bahanesiyle koğuşundan çıkararak infaz koruma başmemuru ile yalnız kalmalarını sağladığı, ayrıca hükümlüye masaj yaptırdığı iddialarıyla soruşturma başlatılarak bu kapsamda savunmasının alındığı, soruşturma neticesinde hazırlanan raporda özetle; davacının başmemur ile hükümlü arasındaki yakınlaşmayı bilerek bu duruma yardımcı olması nedeniyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinin 1. fıkrasının (C) bendinin (ı) alt bendi uyarınca aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması, ... isimli hükümlünün doğum gününde, kurum mutfağında izinsiz doğum günü kutlaması yapılmasına yardımcı olması nedeniyle ise aynı kanunun (C) bendinin (f) alt bendi uyarınca aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması teklifi getirildiği, 28.02.2012 tarih ve 80 sayılı davaya konu işlem ile davacının, kurum mutfağında, kurum idaresi tarafından verilmiş bir izin olmaksızın, hükümlü ...'in doğum gününün kutlanmasına göz yumduğu ve bu durumu idareye bildirmeyerek suçun işlenmesine yardımcı olduğu gerekçesiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinin 1. fıkrasının (C) bendinin (f) alt bendi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu cezaya yapılan itirazın 7.6.2012 tarih ve 309 sayılı işlem ile reddi üzerine anılan işlemlerin iptali istemiyle temyizen İncelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Bakılan uyuşmazlıkta, 15.02.2012 tarih ve 80 sayılı, savunma istemi konulu yazı ile, davacının, vardiya sorumlusu olan başmemurun hükümlü ile olan duygusal ilişkisini bildiği ve bu yakınlaşma ve duygusal ilişkiye yardımcı olduğu, durumu idareye bildirmediği, ayrıca hükümlüye masaj yaptırdığı ithamı ile davacıdan savunma istenildiği görülmüş, ancak dava konusu işlemlerin sebep unsuru olarak belirtilen, adı geçen hükümlü için mutfakta doğum günü kutlaması yapılmasına göz yumduğu ve durumu idareye bildirmediği eylemleri davacıya isnat edilmek suretiyle savunmasının alınmadığı anlaşılmıştır.

Bu haliyle, savunma istem yazısı içeriğinin Anayasa ve Kanun ile koruma altına alınan savunma haklanın kullanılmasını olanaklı kılabilecek nitelikte olmadığı ve yukarıda aktarılan disiplin hukuku ilkeleri çerçevesinde usulüne uygun bir disiplin soruşturmasından söz edilmesine olanak bulunmadığı açıktır. Zira, savunma istem yazısında disiplin soruşturmasına konu edilen isnatların açık biçimde belirtilmesi, dava konusu disiplin cezasına ilişkin işlemde ise sabit görülen ve cezaya dayanak yapılan fiillerin net bir biçimde ortaya konulması gerekmektedir.

Bu durumda; disiplin soruşturması kapsamında kendisine isnat olunan eylemler açıkça belirtilmek suretiyle savunmasının alınmadığı anlaşılan davacı hakkında, Anayasal güvence altında bulunan savunma hakkının kısıtlanması suretiyle tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık, anılan işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise belirtilen gerekçe ile hukuki isabetsizlik görülmemiştir.

Editör: TE Bilisim