Geriye dönük 5 yıldan fazla süre için ecrimisil istenemeyeceği

Geriye dönük 5 yıldan fazla süre için ecrimisil istenemeyeceği

Geriye dönük 5 yıldan fazla süre için ecrimisil istenemeyeceği

Geriye dönük 5 yıldan fazla süre için ecrimisil istenemeyeceği

Geriye dönük 5 yıldan fazla süre için ecrimisil istenemeyeceği

Geriye dönük 5 yıldan fazla süre için ecrimisil istenemeyeceği

Danıştay 2. Dairesi,  işgalin davalı idarece tespit tarihinden geriye doğru beş yıldan fazla süre için ecrimisil istenilmesi mümkün bulunmadığından, ilgiliden ödeme emri ile istenilen miktarda borcunun bulunmadığının kabulü gerektiği yönünde karar verdi.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/13247 E. , 2021/3899 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/13247
Karar No : 2021/3899


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ….
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen …. günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Davacı belediye tarafından, 1.371.911,44 TL tutarındaki ecrimisil alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … günlü, … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Danıştay Onuncu Dairesinin 30/05/2017 günlü, E:2016/5075, K:2017/2736 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle verilen ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; ödeme emrinin dayanağı olan ecrimisil ihbarnamesinin, davalı idarece 11/06/2008 tarihinde yapılan tespit esas alınarak geriye doğru beş yılı aşacak şekilde 01/01/1998-11/06/2008 tarihleri arasındaki 10 yıl, 5 ay, 11 günlük süre için tesis edildiği anlaşıldığından; dava konusu taşınmazın davacı belediye tarafından zorunlu kamu hizmetlerinden biri olan ulaşım hizmetinin ifası için kullanılmasının "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptaline hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; dava konusu işlemin ilgili mevzuat uyarınca hukuka uygun olarak tesis edilmesi nedeniyle kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava; davacı belediye tarafından, 1.371.911,44 TL tutarındaki ecrimisil alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … günlü, … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 75. maddesinde, "Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile idare ve temsil ettiği mazbut vakıflara ait taşınmaz malların, gerçek ve tüzelkişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden, bu Kanunun 9 uncu maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle, idareden taşınmaz ve değerleme konusunda işin ehli veya uzmanı üç kişiden oluşan komisyonca tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere tespit ve takdir edilecek ecrimisil istenir. Ecrimisil talep edilebilmesi için, Hazinenin işgalden dolayı bir zarara uğramış olması gerekmez ve fuzuli şagilin kusuru aranmaz. Ecrimisile itiraz edilmemesi halinde yüzde yirmi, peşin ödenmesi halinde ise ayrıca yüzde onbeş indirim uygulanır. Ecrimisil fuzuli şagil tarafından rızaen ödenmez ise, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur...." kuralına yer verilmiştir.

01/08/2010 günlü, 27659 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe giren, 23/07/2010 günlü, 6009 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 25. maddesiyle 2886 sayılı Kanun'a eklenen "Terkin edilecek ecrimisiller" başlıklı geçici 3. maddede; "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tespit ve takdir edilen, tebliğ edilen veya tahakkuk ettirilen ecrimisil alacaklarının tespit tarihinden geriye doğru beş yılı aşan kısmı hangi aşamada olursa olsun düzeltilir veya terkin edilir, tahsil edilmiş olanlar iade edilmez." hükmü yer almaktadır.

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 'Ödeme emri' başlıklı 55. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan halinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı hüküm altına alınmış olup, 'Ödeme emrine itiraz' başlıklı 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zaman aşımına uğradığı iddialarıyla dava açabileceği hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dava dosyasının incelenmesinden; mülkiyeti Hazineye ait taşınmazın davacı tarafından 01/01/1998-11/06/2008 tarihleri arasında fuzulen işgal edildiğinden bahisle tahakkuk ettirilen ecrimisil bedelinin tahsili için düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, ecrimisil ihbarnamesine karşı açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddedilerek kesinleştiği görülmüştür.
Ödeme emirleri için sınırlı olarak sayılan dava açma nedenlerinden "borcun bulunmaması", borcun ya hiç doğmamış olması yahut da ödenerek veya başka bir sebeple ortadan kalkmış bulunmasını ifade etmektedir.


Yukarıda aktarılan Kanun hükümleri uyarınca, idarelerce ancak tespit tarihinden geriye doğru beş yıllık süre için ecrimisil alınabileceği, Kanunun yürürlüğe girdiği 01/08/2010 tarihinden önce tespit ve takdir edilen, tebliğ edilen veya tahakkuk ettirilen ecrimisil alacaklarının tespit tarihinden geriye doğru beş yılı aşan kısmının hangi aşamada olursa olsun düzeltilmesi gerektiği düzenlenmiştir.


Bu durumda, uyuşmazlık konusu taşınmaza ilişkin işgalin davalı idarece tespit tarihinden geriye doğru beş yıldan fazla süre için ecrimisil istenilmesi mümkün bulunmadığından, davacının, dava konusu ödeme emri ile istenilen miktarda borcunun bulunmadığının kabulü gerektiğinden, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.


Öte yandan; İdare Mahkemesince mülkiyeti hazineye ait dava konusu taşınmazın davacı belediye tarafından zorunlu kamu hizmetlerinden biri olan ulaşım hizmetinin ifası için kullanılmasının "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilmesinin gerektiği belirtilmiş ise de; taşınmazın kullanım şekli her ne kadar ulaşım hizmetinin ifası olsa dahi davacı belediyenin kullanımının herhangi bir protokole, tahsise ve/veya izne dayanmadığı, bu haliyle davacı belediyenin kullanımının hukuki dayanağı bulunmadığından fuzuli şagil sayılacağı ve hukuken geçerli bir sebebe dayanmaksızın Hazineye ait taşınmazın davacı belediye tarafından ulaşım hizmetinin ifası olarak kullanmasının "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilmesine hukuken olanak bulunmadığı açıktır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Güncelleme Tarihi: 12 Şubat 2023, 12:51
YORUM EKLE