Denetim Elemanlarına İhbar Tazminatı Ödenebilir mi?

Denetim Elemanlarına İhbar Tazminatı Ödenebilir mi? Denetim Elemanlarının denetim ve inceleme esnasında tespit etmiş oldukları usulsüzlükleri ilgili

Denetim Elemanlarına İhbar Tazminatı Ödenebilir mi?

Denetim Elemanlarına İhbar Tazminatı Ödenebilir mi? Denetim Elemanlarının denetim ve inceleme esnasında tespit etmiş oldukları usulsüzlükleri ilgili birime bildirmekle yükümlü olduğunu dolayısıyla müfettiş olarak görev yapan davacının yapmış olduğu ihbarın görevi gereği olduğu ve ilgiliye ihbar tazminatı ödenemeyeceği hususunda karar vermiştir.

Denetim Elemanlarına İhbar Tazminatı Ödenebilir mi?

Denetim Elemanlarına İhbar Tazminatı Ödenebilir mi?

Çalışmış olduğu kurumda kuruma ait birimlerde denetim yaparken vergi kaçakçılığı tespit eden müfettiş ilgili raporu kurumuna ve Maliye Bakanlığına gönderip Maliye Bakanlığından ihbar tazminatı istediği olayda konunun yargıya taşınması neticesinde konuya ilişkin olarak Vergi Mahkemesi Denetim Elemanlarının denetim ve inceleme esnasında tespit etmiş oldukları usulsüzlükleri ilgili birime bildirmekle yükümlü olduğunu dolayısıyla müfettiş olarak görev yapan davacının yapmış olduğu ihbarın görevi gereği olduğu ve ilgiliye ihbar tazminatı ödenemeyeceği hususunda karar vermiştir.

Konunun Danıştayda görüşülmesi neticesinde ise Danıştay Başkanlığı yapılan ihbar neticesinde herhangi bir vergi aslı veya cezası tespit edildiğine dair bir belgenin dava dosyası içerisinde bulunmaması gerekçesi ile vergi mahkemesi kararını onamıştır.

T.C.

D A N I Ş T A Y

Üçüncü Daire

Esas No : 2006/2241

Karar No : 2007/1160

Özeti : Başmüfettiş olarak görev yaptığı kurumla ilgili olarak tespit ettiği usulsüzlükleri, ilgili makamlara bildirmesi görevinin gereği olan davacıya, 1905 sayılı Kanun uyarınca ihbar ikramiyesi ödenmemesinde, hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında.

Temyiz Eden : …

Vekili : Av. …

Karşı Taraf : Maliye Bakanlığı

İstemin Özeti : Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Genel Müdürlüğü'nde Başmüfettiş olarak görev yapan davacının yapmış olduğu denetim sonucunda tespit ettiği usulsüzlükleri ihbar etmesi nedeniyle 1905 sayılı Kanuna göre ihbar ikramiyesi ödenmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin 7.7.2003 tarih ve 28905 sayılı işleme karşı açılan davayı; 1905 sayılı Menkul ve Gayrimenkul Emval ile Bunların İntifa Haklarının ve Daimi Vergilerin Mektumlarını Haber Verenlere Verilecek İkramiye Hakkında Kanunun 6'ncı maddesinde, bina, arazi ve arsalardan tahrir harici kalanlar ile kazanç, hayvanlar, veraset ve intikal, muamele, dahili istihlak ve damga gibi daimi vergilerden yanlış beyanname vermek veya çift defter tutmak veya sair suretlerle ketmedilmiş olanları haber verenlere tahakkuk edecek vergi ve misil cezaları toplamı üzerinden ikramiye verileceğinin, son fıkrasında da, bilumum malmemurları ile tahrir ve tahmin heyetleri mensuplarına ve tahakkuk muamelesinde vazifedar olanlara ikramiye verilmeyeceğinin kurala bağlandığı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Genel Müdürlüğü'nde Başmüfettiş olarak görev yapan davacının, hakkında inceleme yaptığı kurumla ilgili olarak tespit ettiği usulsüzlükleri ilgili makamlara bildirmesi görevinin gereği olduğundan ve bu inceleme sırasında tespit ettiği vergi ziyaını Maliye Bakanlığına bildirmesi ihbar niteliğinde sayılamayacağından, davacının, 1905 sayılı Kanun uyarınca ihbar ikramiyesi ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden Ankara 4. Vergi Mahkemesinin 28.12.2004 gün ve E:2004/282, K:2004/1220 sayılı kararının; üst makamlara görevi gereği verdiği raporun uzun süre işleme konmadığı, daha sonra iade edildiği, konuyu Maliye Bakanlığına ihbar ettiği, işinden ayrılmak zorunda kaldığı, paranın tahsiline rağmen ihbar ikramiyesi ödenmemesinde hukuka uygunluk bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Tetkik Hakimi : Filiz GÜRMERİÇ

Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Savc : Sefer YILDIRIM

Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49'uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.



Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığı gibi 1905 sayılı Kanunun 6'ncı maddesi uyarınca vergi kayıp ve kaçağını haber verene ihbar ikramiyesi ödenebilmesi için ihbar edilen hakkında yapılan inceleme sonucu vergi tahakkuk ettirilmiş olması şartı da arandığından, davacının ihbar ettiği kurum adına vergi tahakkuk ettirildiğine ilişkin bir bilgi ve belgeye de rastlanmadığından, temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına, davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca 27.00 YTL maktu harç alınmasına, 12.4.2007 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

 

Güncelleme Tarihi: 11 Ekim 2022, 09:47
YORUM EKLE