Kamu işçisine 657 sayılı kanuna göre ceza verilebilir mi?

kamuda sürekli işçi ve 4 d işçi kadrosunda çalışan işçilere 657 sayılı kanununa göre disiplin cezası verilemeyeceği 4857 sayılı iş kanunu ve iş

Kamu işçisine 657 sayılı kanuna göre ceza verilebilir mi?

kamuda sürekli işçi ve 4 d işçi kadrosunda çalışan işçilere 657 sayılı kanununa göre disiplin cezası verilemeyeceği 4857 sayılı iş kanunu ve iş sözleşmesine göre ceza verilmesi gerektiği hakkında danıştay kararı

Kamu işçisine 657 sayılı kanuna göre ceza verilebilir mi?

Kamu işçisine 657 sayılı kanuna göre ceza verilebilir mi?

kamuda sürekli işçi ve 4 d işçi kadrosunda çalışan işçilere 657 sayılı kanununa göre disiplin cezası verilemeyeceği 4857 sayılı iş kanunu ve iş sözleşmesine göre ceza verilmesi gerektiği hakkında danıştay kararı 

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2020/2932 E.  ,  2021/1305 K.

"İçtihat Metni"

T.C.

D A N I Ş T A Y

ONİKİNCİ DAİRE

Esas No : 2020/2932

Karar No : 2021/1305

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: İstanbul ili, Kartal Dr. Lütfü Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ... olarak daimi işçi kadrosunda istihdam edilmekte olan davacının, Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığının … tarih ve E…., K…. sayılı kararına ekli Disiplin Ceza Cetvelinin 46. maddesi uyarınca "İşten çıkarma cezası" ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Sağlık Bakanlığı Üst Disiplin Kurulu işleminin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; Anayasanın 128. maddesinde Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütüleceğinin belirtildiği, maddede “kamu görevlisi kavramı tanımlanmayıp, “kamu görevlisi tarafından yapılması gereken görevler” in sayıldığı; öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda da “kamu görevlisi kavramının tanımlanmadığı, 4. maddesinde yalnızca kamu hizmetlerinin gördürüldüğü dört grup istihdam şeklinden bahsedildiği, maddenin son fıkrasında işçiler hakkında bu Kanun hükümlerinin uygulanmayacağının açıkça vurgulandığı, bir kamu tüzel kişisi tarafından istihdam edilen kişi, bu göreve kamu hukuku kurallarına göre idari bir kararla atanmış ise, bu görevlinin kamu görevlisi olduğu, bir kamu tüzel kişisi ile istihdam edilen kişi arasındaki bağ, bir “sözleşme” ile kurulmuş ise, bu bağın “akdi” nitelikte bir bağ olduğu, ancak sadece “idari sözleşme” ile istihdam edilenlerin, kamu kurum veya kuruluşuna kamu hukuku bağı ile bağlı olduklarından kamu görevlisi olarak nitelendirileceği, buna göre, işçi statüsündeki davacı ile davalı idare arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğu, dolayısıyla davacıya 657 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmayacağı, davacının isteminin İş Kanunu kapsamında hizmet akdi ile çalıştırmaya yönelik olduğu hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, uyuşmazlığın adli yargı yerleri tarafından çözümlenmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İdarenin vermiş olduğu işten çıkarma cezasının idari bir işlem olduğu, kamu idaresinin tek taraflı irade açıklamasına dayanılarak tesis edildiği, dava konusu işlemde tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içinde idari yargıda dava açılabileceğinin belirtildiği, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddine,

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle görev yönünden reddine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu İstanbul Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının ONANMASINA,

3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 15/03/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

YORUM EKLE