Anayasa Mahkemesinden aile hekimlerini ilgilendiren iptal kararı

Anayasa Mahkemesinden aile hekimlerini ilgilendiren iptal kararı

Anayasa Mahkemesinden aile hekimlerini ilgilendiren iptal kararı

Anayasa Mahkemesinden aile hekimlerini ilgilendiren iptal kararı

Anayasa Mahkemesinden aile hekimlerini ilgilendiren iptal kararı

Anayasa Mahkemesinden aile hekimlerini ilgilendiren iptal kararı

Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanlarının Sözleşmelerinin Feshini Gerektiren Nedenlerin Yönetmelikle Düzenlenmesini Öngören Kuralların İptali

Anayasa Mahkemesi 21/6/2022 tarihinde E.2022/43 numaralı dosyada, 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu’nun 8. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “...sözleşmenin feshini gerektiren nedenler,…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline; iptal hükmünün  kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir.

İtiraz Konusu Kural

İtiraz konusu kuralda, aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının sözleşmelerinin feshini gerektiren nedenlerin Cumhurbaşkanınca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği öngörülmektedir.

Başvuru Gerekçesi

Başvuru kararında özetle; aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının kamu görevlisi statüsünde oldukları, bu nedenle anılan görevlilerin hak ve yükümlülüklerinin kanunla düzenlenmesi ve konuya ilişkin ayrıntıların çıkarılacak yönetmeliğe bırakılması gerektiği ancak itiraz konusu kuralla bu hususların tamamının doğrudan yönetmeliğe bırakıldığı, ayrıca sözleşmenin fesih nedeni olabilecek disiplin cezalarının doğrudan yönetmelikle düzenlenmesinin suç ve cezaların kanuniliği ilkesiyle bağdaşmadığı belirtilerek kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

İtiraz konusu kural, aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının sözleşmelerinin feshini gerektiren nedenlerin Cumhurbaşkanınca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceğini hüküm altına almaktadır. Kural, yaptırım konusu eylemleri belirlememek suretiyle ilgililerin hangi somut fiil ve olguya dayanılarak sözleşmelerinin feshedileceğini belirli bir açıklık ve kesinlikte öngörebilmelerine yasal çerçevede imkân tanımamaktadır. Dolayısıyla kamu hizmetlerine girme ve çalışma hakkına sınırlama getiren kuralın belirli, ulaşılabilir ve öngörülebilir nitelikte olmadığı ve bu yönüyle Anayasa’nın 70. ve 49. maddeleri bağlamında kanunilik şartını taşımadığı değerlendirilmiştir.

Anayasa’nın 7. maddesinde güvence altına alınan yasama yetkisinin devredilemezliği ilkesi açısından yapılan değerlendirmede ise kanunla sınırlama kuralı gereğince sınırlamanın yasama organınca yapılması gerektiği ancak itiraz konusu kuralla genel ilkeler ortaya konulmadan, kanuni çerçeve çizilmeden, sözleşmenin feshini gerektiren durumlar genel hatlarıyla da olsa belirlenmeden, ilgili hususların tamamının düzenlenmesinin yönetmeliğe bırakılması suretiyle yürütmeye sınırsız, belirsiz, geniş bir düzenleme yetkisi tanındığı; buna göre kuralın yasama yetkisinin devredilemezliği ilkesiyle de bağdaşmadığı sonucuna varılmıştır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralın Anayasa’nın 7, 13, 49 ve 70. maddelerine aykırı olduğuna ve iptaline; iptal hükmünün kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir.

YORUM EKLE