Memur, tutuklu bulunduğu döneme ait özlük haklarını alabilir mi?

Memur, tutuklu bulunduğu döneme ait özlük haklarını alabilir mi?

Memur, tutuklu bulunduğu döneme ait özlük haklarını alabilir mi?

Memur, tutuklu bulunduğu döneme ait özlük haklarını alabilir mi?

Memur, tutuklu bulunduğu döneme ait özlük haklarını alabilir mi?

Memur, tutuklu bulunduğu döneme ait özlük haklarını alabilir mi?

Memuriyete engel olmayan bir suçtan dolayı tutuklanan personele tutukluluk süresince maaş ödenmesine imkan bulunmadığı hakkında karar.

T.C.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
(OMBUDSMANLIK)

RET KARARI

SAYI : 2022/8867-S.22.13616

BAŞVURU NO : 2022/5389

KARAR TARİHİ : 07/07/2022

BAŞVURUYA KONU İDARE : EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

BAŞVURUNUN KONUSU : Başvuranın hakkında hükmedilen cezanın infaz edildiği sürece ilişkin

özlük haklarının ödenmesi talebi hk.

BAŞVURU TARİHİ : 08/04/2022

BAŞVURANIN İDDİA VE TALEPLERİ

Kurumumuza yapılan başvuruda başvuran, .....................................kararıyla 10 ay hapis cezasına mahkum edildiğini, bu kararda görevden alındığına dair herhangi bir açık ifade ve yasal dayanak bulunmamasına rağmen keyfi muameleye maruz bırakılarak polis tanıtma kimliği elinden alınarak görevden alındığını ve üç ay süresince özlük haklarının ödenmediğini, bununla ilgili olarak da tarafına herhangi bir yasal dayanak bildirilmediğini, oysa 24.6.2021 tarihinde senelik izinde iken açık ceza infaz kurumuna giriş-çıkış yaparak infazı tamamladığını, ardından denetimli serbestliğe tabi tutulduğunu ancak covid-19 tedbirleri kapsamında denetimli serbestlik süresinde de 2 ay izinli sayıldığını ve dolayısıyla memuriyete engel bir durumu olmamasına rağmen idarenin yanlış işlemi nedeniyle 3 ay boyunca mali haklarından mahrum bırakılarak mağdur edildiğini, Antalya İl Emniyet Müdürlüğüne 21.09.2021 tarih sayılı dilekçe ile başvurduğunu, başvurusu

neticesinde dilekçesine istinaden hiçbir tebliğ tebellüğ yapılmadan on bir gün sonra göreve başladığını iddia ederek, görevden uzaklaştırıldığı tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle geriye dönük üç aylık mali haklarının iadesini talep etmektedir.

İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI

Başvuruya konu iddialar hakkında bilgi ve belge talebi içeren yazımıza istinaden Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen 09/05/2022 tarih ve sayılı cevabi yazıda özetle;

Danıştay 1. Dairesinin “Devlet memurlarının hükümlü bulundukları Devlet memurluğuna engel nitelik taşımayan hapis cezalarının infazı süresinde göreve devamsızlıkları nedeniyle memuriyetlerine son verilemeyeceği, bu kişilerin sözü edilen cezalarının infazı süresince hastalık ve yıllık izin kullanabilmelerine ve buna bağlı olarak maaş alabilmelerine hukuken olanak bulunmadığı" hususundaki 13.01.2004 tarihli ve 3 sayılı istişari kararı ile daha önce benzer bir konuya ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığının 22.07.2010 tarihli ve 11127 sayılı görüş yazısı uyarınca, Devlet memurlarının hükümlü bulundukları Devlet memurluğuna engel nitelik taşımayan hapis cezalarının infazı süresinde, bu kişilerin maaş alabilmelerine hukuken olanak bulunmadığı anlaşıldığından, adı geçene hüküm giydiği tarih ile göreve başlatıldığı süreye ilişkin maaş ödenmesine imkan bulunmadığı,

Başvuran tarafından başvuru konusuna ilişkin olarak Emniyet Genel Müdürlüğü aleyhine açılan herhangi bir dava kaydına rastlanılmadığı,

ifade edilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT

18/10/1982 tarihli ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74 üncü maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında;

“Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.”,

14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun "Kurumun Görevi" başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında; “Kurum, idarenin işleyişiyle ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.”,

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun,

“Uygulamayı isteme hakkı” başlıklı 17 nci maddesinde “Devlet memurları, bu kanun ve diğer mevzuata göre tayin ve tespit olunup yürürlükte bulunan hükümlerin kendileri hakkında aynen uygulanmasını istemek hakkına sahiptirler.”,

“Genel ve özel şartlar” başlıklı 48 inci maddesinde “Devlet memurluğuna alınacaklarda aşağıdaki genel ve özel şartlar aranır.

A) Genel şartlar:

5. Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (,..)(1) zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun, “Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma” başlıklı 53 üncü maddesinde “(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;

a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten, ... Yoksun bırakılır.

(2) Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.

hükümleri yer almaktadır.

KAMU DENETÇİSİ SADETTİN KALKAN’IN KAMU BAŞDENETÇİSİ'NE ÖNERİSİ

Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; başvuranın talebinin reddi yönündeki öneri, Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

A. Hukuka, Hakkaniyete ve İnsan Haklarına Uygunluk Yönünden Değerlendirme

Seydişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin / Esas / sayılı kararıyla 10 ay hapis cezasına

mahkum edilen polis memuru başvuran, bu kararda görevden alındığına dair herhangi bir açık ifade ve yasal dayanak bulunmamasına rağmen keyfi muameleye maruz bırakılarak polis tanıtma kimliği elinden alınarak görevden alındığını, 24.6.2021 tarihinde senelik izinde iken açık ceza infaz kurumuna giriş-çıkış yaparak infazı tamamladığını, ardından denetimli serbestliğe tabi tutulduğunu ancak covid-19 tedbirleri kapsamında denetimli serbestlik süresinde de 2 ay izinli sayıldığını ve dolayısıyla memuriyete engel bir durumu olmamasına rağmen idarenin yanlış işlemi nedeniyle 3 ay boyunca mali haklarından mahrum bırakılarak mağdur edildiğini, Antalya İl Emniyet Müdürlüğüne 21.09.2021 tarih sayılı dilekçe ile başvurusu sonucunda on bir gün sonra göreve başlatıldığını iddia ederek,

görevden uzaklaştırıldığı tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle geriye dönük üç aylık mali haklarının iadesini talep etmektedir.

İdarece gönderilen bilgi ve belgelerin tetkiki neticesinde,

Seydişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin E. / , K. / sayılı kararında başvuran hakkında

“Kendisi ile yapılan haberleşmenin gizliliğini alenen ifşa etme” suçundan “10 ay hapis eczası” ile T.C.K 53/1 belirtilen haklardan -koşullu salıverilmesi halinde sanığın kendi altsoyu üzerinden velayet vesayet ve kayyımlık yetkileri üzerindeki yoksunluk kalmak üzere- yoksun bırakılması yönünde hüküm kurulduğu, Antalya Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğüne kendi rızası ile giderek 24.06.2021 tarihinde teslim olduğu, Antalya Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün defter sıra nolu izin belgesi ile Covid-19

tedbirleri kapsamında 24.06.2021 tarihinden geçerli (37) gün izin verildiği,

Başvuranın 21.09.2021 tarihinde Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğüne sunduğu dilekçe ve eklerinde Seydişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin E. / Esas ve K. / sayılı kararının,

tarihli Antalya 1. İnfaz. Hakimliğinin / dosya ve / nolu kararı ile “Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına hükümlünün tahliyesine” şeklinde karara bağlandığı, Antalya Açık Ceza infaz Kurumu Müdürlüğünden 06.07.2021 tarihinde denetimli serbestlik kapsamında çıkış yapmış olduğu, bu doğrultuda başvuranın 29.09.2021 tarihinde telefon ile aranarak göreve başlama yapması gerektiğinin tebliğ edildiği, personelin 30.09.2021 tarihinde göreve başladığı,

Antalya Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 30.09.2021 tarihli yazısı ile başvuran hakkında ceza infazı kapsamında 08.07.2021 ile 07.09.2021 tarihleri arasında kamuya yararlı bir işte çalışma yükümlülüğünün belirlendiği, ancak yükümlülerin Covid-19 salgını sebebiyle 30.11.2021 tarihine kadar izinli sayıldığı için adı geçenin kamuya yararlı ücretsiz bir iş için herhangi bir kuruma fiilen yerleştirilmediği, 08.07.2021­ tarihleri arasında izinli olduğu için kamuya yararlı ücretsiz bir işte çalışma yükümlülüğünü infaz etmiş sayıldığı, koşullu salıverme tarihi olan 10.01.2022 tarihine kadar da kamuya yararlı ücretsiz bir işte çalıştırılmayacağının belirtildiği

Görülmüştür.

657 sayılı Kanunun 17 nci maddesinde, Devlet memurlarının, bu kanun ve diğer mevzuata göre tayin ve tespit olunup yürürlükte bulunan hükümlerin kendileri hakkında aynen uygulanmasını isteme hakkına sahip oldukları hüküm altına alınmakta, 48 inci maddesinde, Devlet memurluğuna alınacak olanlar için ‘Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak’ şeklindeki genel şartlardan biri öngörülmekte, 5237 sayılı Kanununun 53 üncü maddesinde ise, kişinin, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetinin kanuni sonucu olarak; sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden yoksun bırakılacağı ve kişinin, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamayacağı hükme bağlanmaktadır.

Somut olayda, her ne kadar başvuran tarafından Seydişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin E.. / , sayılı kararında görevden alındığına dair herhangi bir açık ifade ve yasal dayanak bulunmamasına rağmen keyfi muameleye maruz bırakılarak polis tanıtma kimliği elinden alınarak görevden alındığı iddia edilmiş olsa da, başvuranın kamu görevinin ifasından yoksun bırakılmasının 5237 sayılı Kanunun 53 üncü maddesi uyarınca başvuranın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkum edilmesinin kanuni sonucu olduğu, bu kapsamda, başvuranın 30.06.2021 tarihli dilekçe ile içinde bulunduğu durumu bildirmek ve hükümlü olması sebebiyle polis kimlik kartını teslim etmek üzere Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğüne başvurduğunu öncelikle belirtmek gerekmektedir.

Diğer taraftan, her kadar ilgili idarece Danıştay 1. Dairesinin 13.01.2004 tarihli ve 3 sayılı istişari kararı ile daha önce benzer bir konuya ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığının 22.07.2010 tarihli ve 11127 sayılı görüş yazısı uyarınca, Devlet memurlarının hükümlü bulundukları Devlet memurluğuna engel nitelik taşımayan hapis cezalarının infazı süresinde, bu kişilerin maaş alabilmelerine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle başvurana hüküm giydiği tarih ile göreve başlatıldığı süreye ilişkin maaş ödenmesine imkan bulunmadığının değerlendirildiği ifade edilmiş olsa da, Antalya Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün tarihli yazısı ile başvuran hakkında ceza infazı kapsamında 08.07.2021 ile 07.09.2021 tarihleri arasında kamuya yararlı bir işte çalışma yükümlülüğünün belirlendiği, ancak yükümlülerin Covid-19 salgını sebebiyle 30.11.2021 tarihine kadar izinli sayıldığı için adı geçenin kamuya yararlı ücretsiz bir iş için herhangi bir kuruma fiilen yerleştirilmediği, 08.07.2021-07.09.2021 tarihleri arasında izinli olduğu için kamuya yararlı ücretsiz bir işte çalışma yükümlülüğünü infaz etmiş sayıldığı, koşullu salıverme tarihi olan 10.01.2022 tarihine kadar da kamuya yararlı ücretsiz bir işte çalıştırılmayacağının ifade edildiği hususu dikkate alındığında, esasen başvuranın 08.07.2021-07.09.2021 tarihleri arasında memuriyete dönmesine bir engel bulunmadığı, ancak 06.07.2021 tarihli Antalya 1. İnfaz Hakimliğinin .......................dosya ve 2021/8202 nolu kararının sadece başvurana ilgili Cumhuriyet Savcılıklarına tebliğ edildiği, anılan kararın ilgili idareye tebliğ edilmediği, bu itibarla, ilgili idareden haberdar olmadığı bir durum sebebiyle başvuranın memuriyete dönmesine engel bir durum bulunup bulunmadığının ilgili kurumlarla yazışma yapılması suretiyle araştırılmasının beklenemeyeceği, kaldı ki, başvuranın göreve dönmesine ilişkin sürecin de başvuranın 21.09.2021 tarihinde Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğüne sunduğu dilekçe ve ekleri kapsamında başlatıldığı, başvuranın Antalya 1. İnfaz Hakimliğinin / dosya ve / nolu kararının kendisine tebliğine müteakiben 657 sayılı Kanunun 17 inci maddesi uyarınca göreve başlatılmasını talep etme hakkı ve imkanı var iken bu hakkını 21.09.2021 tarihine kadar kullanmadığı, başvuranın makul sürede hareket etmeme yönündeki bu fiili sebebiyle yaşamış olduğunu iddia ettiği mağduriyeti hususunda ilgili idareye atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı tespit edildiğinden, başvuranın talep ettiği döneme ilişkin özlük haklarının ilgili idarece ödenmemesi işleminin hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilmektedir.

Kurumumuzca yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; yukarıda sözü edilen mevzuat hükümleri uyarınca, ilgili idarenin başvuranın talebinin reddi yönünde tezahür eden işleminin hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

B. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

İyi yönetim ilkelerine 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin "İyi yönetim ilkeleri" başlıklı 6 ncı maddesinde yer verilmiş olup; söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirmede, şikayet başvurusu kapsamında, idarenin, başvurana ilişkin işlemlerle ilgili bilgi ve belgeleri süresi içerisinde ve gerekçeli olarak kurumumuza gönderdiği, bu anlamda “kararların gerekçeli olması” ve “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ilkelerine uygun hareket ettiği ancak, başvuru sahibine verdiği cevapta idari işleme karşı hangi sürede hangi mercie başvurabileceğini göstermediği bu nedenle de karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi ilkesine uymadığı tespit edildiğinden, idarenin bahse konu ilkeye uygun davranması önerilmektedir.

HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

6328 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu Ret Kararının başvurana tebliğ tarihinden itibaren, ilgili idarenin işlemine karşı (varsa) dava açma süresinden kalan süre kaldığı yerden işlemeye devam edecek olup Antalya İdare Mahkemelerinde yargı yolu açıktır.

KARAR

Açıklanan gerekçelerle BAŞVURUNUN REDDİNE;

Kararın, BAŞVURANA ve EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi.

Şeref MALKOÇ
Kamu Başdenetçisi

Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.

Kavaklıdere Mah. Zeytindalı Caddesi No:4 Çankaya/ANKARA Telefon : 0 (312) 465 22 00 Faks : 0 (312) 465 22 65

e-Posta : [email protected] İnternet Adresi : www.ombudsman.gov.tr Kep Adresi: [email protected]

YORUM EKLE