Kurum amiri  lojmanının  temizlik giderlerinin  bütçeden ödenmesi mümkün mü?

kamu lojmanında oturan kurum amirinin lojman temizlik işlerini ihale ile firmaya veren ve bütçeden ödeyen kurumuna kamu zararı çıkarıldı

T.C. Sayıştay Başkanlığı - Temyiz Kurulu
Kamu İdaresi Türü: Yüksek Öğretim Kurumları
Yıl: 2018
Dosya no.: 49594
Tutanak no.: 52612
Tutanak tarihi: 14.12.2022
Kararın Konusu: Çeşitli Konuları İlgilendiren Kararlar

 

Rektörlük konutuna ait temizlik giderinin üniversite bütçesinden ödenmesi;

1- 189 sayılı İlamın 3. maddesiyle; ... Üniversitesi Rektörü ... tarafından lojman olarak kullanılan ve Üniversite'nin mülkiyetinde bulunan konuta ait temizlik giderlerinin Üniversite bütçesinden ödendiği gerekçesiyle ...TL'nin tazminine ilişkin hüküm tesis edilmiştir.

Sorumlu [(Ödeme Emri Belgesi Üzerinde İmzası Bulunan) Harcama Yetkilisi sıfatıyla temyiz talep eden İdari ve Mali İşler Daire Başkan Vekili ...] [aynı ilam maddesinde (Ödeme Emri Belgesi Üzerinde İmzası Bulunan) Gerçekleştirme Görevlisi sıfatıyla sorumluluğu bulunan Şube Müdürü ...'ün kendi gündem sırasında görüşülen dosyasındaki temyiz dilekçesinde de tamamen aynı mahiyette olmak üzere] aşağıda belirtilen ...'ın dilekçesinden farklı olarak temyiz dilekçesinde özetle; kamu zararına hükmedilen tutarın kendisine düşen kısmını yasal faizi ile beraber yatırmış bulunduğunu, ancak bunun suçlamaları kabul ettiği anlamına gelmeyeceğini ve bu şekilde anlaşılmaması gerektiğini, yatırmış olduğu tutarı temyiz sonunda haklı görülmesi durumunda yasal faizi ile tekrar tarafına iadesini istediğini, iade talebinin haklılığını da dilekçesinde beyan etmiş bulunduğunu, 294 sayılı Milli Emlak Genel Tebliği'nin ve eklerinin; konutta oturanlar tarafından karşılanacak giderler başlığı altında yer alan kalemlerin, daha çok Rektör dışında diğer personele tahsis edilen görev, sıra ve hizmet tahsisli daireler için olduğunun düşünüldüğünü, rektörlere tahsis edilen konutların bunlardan farklı olarak düşünülmesi gerektiğini, diğer personele tahsis edilen konutların alanı yüzyirmi metrekareyi geçmezken, eşyalı görev tahsisli ve özel tahsisli konutların büyüklüklerinin çok daha farklı olduğunu, bir blok ve site şeklinde yer alan personel lojmanlarının ortak giderlerinin oturanlar tarafından karşılanmasının çok normal ve kanuni olduğunu, çünkü bu tür konutlarda oturan sayısı çok olduğundan ve ortak kullanım esasına göre ödeme yapıldığından personelin maddi anlamda zorlanmadığını, bunun yanında, eşyalı görev tahsisli konutların tüm ısınma, demirbaş ve mefruşat eşya ile aydınlatma, gaz, su ve buna benzer diğer giderlerinin tamamının mevzuat gereği karşılanabiliyor olmasının bu hizmetin de yapılabileceği kanaatini güçlendirdiğini, temizlik hizmet alımının yapıldığı alanın Üniversitenin arazisinde devlet imkânları ile yapılan ve projelendirilen resmi, rektöre tahsisli bir konut olduğunun unutulmaması gerektiğini, bu konutta kullanımda yer alan neredeyse tüm demirbaş ve mefruşat malzemelerinin başlangıçta Kurum tarafından alınmış demirbaş kaydı olan malzemeler olduğunu, devlet büyüklerinin ve resmi protokolün sıklıkla ağırlandığı, bu vesile ile aynı zamanda temsil alanı olan bu mekânın temizliğinin tek başına oturan tarafından yapılmasının pek mümkün görünmediğini, eğer konutun diğer emsalleri gibi 120 metrekare olsaydı muhtemelen içindeki eşya ve dışındaki müştemilatın da ona göre az olacağını, o takdirde böyle bir hizmet alımına zaten ihtiyaç duyulmayacağını, bu hizmet alımının üst yönetici talimatıyla konuttaki demirbaş eşya ve müştemilatın temizlik yaptırılmak suretiyle, kullanım ömrünü uzatarak uzun yıllar kullanmak saikiyle ve kanuna uygunluğu düşünülerek prosedüre uygun olarak yapıldığını, bugüne kadar tüm araştırma ve soruşturmalarına rağmen Rektörlere tahsis edilen eşyalı görev tahsisli konutlara ne tür hizmet verilip verilemeyeceği bilgisine ulaşamadıklarını, böyle bir bilginin olması halinde konu ile ilgili işlerin kolaylaşacağını ve alınacak malzeme listesi ve yapılabilecek hizmetler belli olacağından, bu liste dışında herhangi bir alıma ve hizmete müsaade edilmeyeceğinin bilinmesi gerektiğini ve üniversiteler Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğe tabi olmamasına rağmen icracı ve yasal mevzuatına uygun harcama yapan kamu görevlileri olarak harcamalarını da mümkün mertebe bu Yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapmaya çalıştıklarını, israf ve savurganlığın en fazla dikkat ettikleri ve mücadele verdikleri kavramlar olduğunu, israf ve savurganlık kurumlar ve makamlar bazlı ölçütü net olmadığından yorum farkları olabildiğini, harcama politikalarında uyulacak kıstasları belirlemenin kendi müdahale alanları dışında olduğunu, aynı konularla ilgili farklı üniversitelerde farklı veya benzer durumlarla karşılaşmanın mümkün olduğunu, örneklerinin mevcut olduğunu, gerek ihale ve gerek doğrudan teminle alınan mal/malzeme ve hizmet alımlarının şeffaf ve ekonomik olması için, Kurumu ve Devleti 1 kuruş dahi olsa zarara uğratmamak adına ekip olarak verdikleri hizmete kendilerinin kefil olduklarını ve manen rahat olduklarını, Üniversitelerdeki bu tip farklı uygulama ve harcamaların disipline edilmesinin yegane çaresinin tüm üniversiteleri kapsayacak ve hepsinin aynı usulde hareket etmesini sağlayacak mekanizmaları ortaya koymak olduğunu, netice itibarıyla,

> Yapılan temizlik hizmet alımının eşyalı görev tahsisli olarak kullanılan Rektörlük konutuna, gelen resmi talep üzerine yapıldığını ve teslim edildiğini, bu alımda kendi işlerinin gelen resmi talimatı piyasadan usulüne uygun olarak yerine getirmek olduğunu, hiçbir şekilde bu alımın faydalanıcısı konumunda olmadıklarını,

> Bu alıma temel dayanağın Kamu Konutlarının Yönetmeliğinin ilgili maddeleri olduğunu,

> 294 ve 339 sıra sayılı Milli Emlak Genel Tebliğlerinde yer alan eklerde konutta oturanlar tarafından karşılanacak giderler ile kurumlar tarafından karşılanacak giderlerin zikredildiğini ve bu hükümlerin daha çok genel anlamda personele tahsis edilen konutları kapsadığı anlaşılmakla beraber bu Tebliğler ve eklerinde eşyalı görev tahsisli konutlara mal/malzeme ve temizlik hizmeti alınmayacağından bahsedilmediğini

Bu vesile ile resmi talep ve talimat üzerine, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun hizmet alım yönetmeliğine uygun olarak piyasadan rekabet sağlanarak yapılan bu harcamada, Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi olarak bulunduklarını, maddi ve manevi hiç bir menfaat beklemeksizin yapılan bu hizmet alımının dilekçelerinde zikredilen yasal dayanak noktalarına rağmen eğer hala uygun görülmüyorsa konuyla ilgili Sayıştay İlamında yer alan Denetçi ve Savcı görüşü de dikkate alınarak, hukuktaki sebepsiz zenginleşme maddesine istinaden yeniden hüküm tesis edilmesini dilediklerini ve bu işlem için beraatlarını istediklerini ifade etmişlerdir.

Aynı ilam maddesi ile ilgili olarak (Yapılan Harcamaya Yönelik Talimatı Veren) Üst Yönetici sıfatıyla temyiz talep eden Rektör ..., kendi gündem sırasında görüşülen dosyasındaki temyiz dilekçesinde özetle; konunun daha iyi anlaşılabilmesi adına Kurulumuza konu hakkında kısaca bilgi vermek istediğini, şöyle ki;

1) Eşyalı Görev Tahsisli Rektörlük konutunun 820 m² dış, 750 m² iç olmak üzere yaklaşık 1.500 m²'den oluştuğunu, bu konutun projesinin göreve başladığı tarihten öncesine dayandığını, yapımına kendisinde önce başlanıldığını, ancak konutun göreve başladıktan bir müddet sonra İdareye teslim edildiğini, Rektörlük konutuna ait yapım işinin bitmesi üzerine bu konutun kullanıma uygun ve hazır hale getirilmesi için birtakım zorunlu temizlik işleri yapıldığını, ancak bu masrafların kullanım sırasında tarafından yapılan olağan temizlik işleri için olmayıp, tamamen Rektörlük konutunun kullanıma hazır hale getirilmesi nedeniyle yapılmış esaslı bakım tamirat ve olağan olmayan temizlik işleri olduğunu, işte Denetçi raporunda bahsedilmekte olan temizlik işinin de bu kapsamda yapılan bir iş olduğunu ve konutun kullanıma uygun ve hazır hale getirilmesi için yapılmak zorunda kalınan zorunlu bir masraf olduğunu, Denetçi raporunda ve Daire kararında sanki bu temizliğin konutu kullandığı esnada tarafından yapılan olağan bir temizlik olduğu izlenimi verilmeye çalışıldığını ki durumun böyle olmadığını; yukarıda anlattığı gibi olduğunu, 1.500 m² büyüklüğünde olan ve Kamu Konutları Yönetmeliğinin 3 sayılı cetveline göre eşyalı görev tahsisli konut niteliğinde olan Rektörlük Konutunun ilk kullanıma hazır hale getirilebilmesi için demirbaş ve mefruşat giderleri ile diğer temizlik hizmetlerinin tamamının oturan tarafından karşılanmasının yasal açıdan mümkün olmadığını ve bunu kullanacak olana yapılan büyük bir haksızlık olacağını, zaten konutta oturanın ilgili Yönetmelik gereği aydınlatma, elektrik, gaz, su vb. diğer giderlerinin bile sadece bir kısmını (konutun yüz yirmi metrekaresine isabet eden tutarı) ödeyeceğinin Yönetmelikte yazılı olduğunu, Kamu Konutları Yönetmeliğinin Beşinci Bölümünün "Kurum Kuruluşlarca Karşılanacak İşletme, Bakım ve Onarım Giderleri '' başlıklı 26 ncı maddesinde;

"a) Bu Yönetmeliğe göre, kamu konutu olarak ayrılan konutların;

1) 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmayan kaloriferli konutların ısınma giderleri,

2) Borçlar Kanununun 258 nci maddesinde bahsi geçen ve konutların olağan kullanılmasından doğan temizlik ve küçük onarım giderleri dışında kalan asansör, kalorifer, ana duvarlar, çatı, koridor gibi ortak yerlerin bakımı, korunması ve onarımı ile ilgili giderleri,

3) (Değişik: 1/9/1986-86/10974) Kalorifer, hidrofor ve asansör gibi ortak tesislerin elektrik ve işletme giderleri,

4) Yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren beş yılda bir boya (yağlı, plastik gibi) ve üç yılda bir badana giderleri,

b) Özel tahsisli konutların ısınma, işletme, bakım ve onarım giderleri ile demirbaş eşya ve mefruşat giderleri ve konutun aydınlatma, elektrik, su, gaz, temizlik, telefon, kapıcı, ahçı, kaloriferci, bahçıvan ve benzeri giderleri,

c) Görev tahsisli konutlardan (3) sayılı cetvelde belirtilen makam ve rütbe sahiplerine tahsis edilen konutların (a) bendinde belirtilen giderlerine ilave olarak, demirbaş eşya ve mefruşat giderlerinin tamamı ile konutun aydınlatma, elektrik, su, gaz ve benzeri giderlerinin, konutun yüzyirmi metrekaresine isabet eden kısmından fazlası,

Kamu kurum ve kuruluşlarınca karşılanır.

..."

Şeklinde bir düzenleme yer aldığını, Bu Yönetmelik maddesinde 3 sayılı Cetvelde yer alan konutların (Rektörler 3 sayılı Cetvelde yer alır) olağan kullanım dışında kalan temizlik giderinin tamamının kamu kurum ve kuruluşları tarafından ödeneceğinin yazıldığını, işte Rektörlük konutunun kullanıma uygun ve hazır hale getirilebilmesi için yapılan bu temizliğin olağan bir temizlik değil; olağandışı bir temizlik olduğunu, hak ve nefaset kuralları gereği de bu temizlik ücretinin Kuruma ait olması gerektiğini, konutun rutin ve şahsi kullanımına ait temizlik işlerinin ise tarafından zaten karşılandığını, 294 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğinde;

"3.3. Kamu Kurum ve Kuruluşları Tarafından Karşılanacak Giderler

Kamu konutu olarak tahsis tarihinden itibaren;

a) Özel tahsisli konutların ısınma, işletme, bakım ve onarım giderleri ile demirbaş eşya ve mefruşat giderleri ve konutun aydınlatma, elektrik, su, gaz, temizlik, telefon, kapıcı, aşçı, kaloriferci, bahçıvan ve benzeri giderleri,

b) Eşyalı görev tahsisli konutların demirbaş eşya ve mefruşat giderleri,

c) Konutların, tahsis edilenlerce karşılanacak giderleri dışındaki esaslı bakım ve onarım giderleri,(EK:5)

d) İdarelerce inşa veya satın alma yoluyla edinilenler hariç olmak üzere; diğer yollarla edinilen kullanılmış konutlardan ilk defa kamu konutu olarak kullanılacak olanlardan onarıma ihtiyaç duyulan kamu konutlarının, bu Genel Tebliğin 3.2. bölümünde belirtilen hükümlere uyulmadan, söz konusu konutların kullanıma uygun duruma getirilmesi için yapılması gereken onarım giderleri,

e) Konutların boş kaldığı süreler için ortak kullanım alanlarına ait giderler,

kamu kurum ve kuruluşları tarafından karşılanır."

Şeklinde bir düzenleme yer aldığını, işte Rektörlük konutunun temizlik işinin de esaslı bir bakım işi olarak kabul edilmesi ve konutu kullanıma hazır hale getirmek için yapıldığının unutulmaması gerektiğini,

2) Denetçilerin görüşlerinde ödemenin 2018 yılında gerçekleştirildiğini ancak Rektörlük konutunun 2016 yılında kullanılmaya başlandığını dolayısıyla bu harcamanın Rektörlük Konutunun kullanıma hazır hale getirmek için yapılmış olamayacağını iddia ettiklerini ve bu iddianın da maalesef ki Daire tarafından itibar gördüğünü, ancak daha önceki dilekçelerinde de arz ettikleri üzere Rektörlük Konutuna apar topar ve yoğun kış şartları altında taşınıldığını, birçok eksik iş ve esaslı bakımın yapılması ile tamirat işlerinin sonraya bırakıldığını, inşaattan kalan artıkların ve lekelerin silinmesi ve de pisliğin tahliye edilmesi sonraya bırakıldığından bunların ödemesinin de ileriki bir tarihte gerçekleştiğini, kaldı ki daha önce İdare tarafından Rektörlük konutunun ilk kullanıma hazır hale getirilmesi için herhangi bir ödeme yapılmamış olmasının da bunun en açık delili olduğunu,

3) Yine Dairenin, Kamu Konutları Kanununun 6 ncı maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle Yönetmeliğin 26 ncı 27 nci ve 28 inci maddelerinin uygulama kabiliyeti kalmadığını bu manada Tebliğ'e bakılması gerektiğini ve Tebliğ'de de temizlik işlerinin İdarece karşılanacağı yönünde bir hükme yer verilmediğini ifade ettiğini, öncelikle bu değerlendirmenin hukuka aykırı olduğunu ifade etmek istediğini, şöyle ki; atıfta bulunulan Kanunun 6 ncı maddesinin 1996 tarihinde yürürlükten kaldırıldığının doğru olduğunu, ancak bu yürürlükten kaldırmanın Yönetmeliğin 26 ncı 27 nci ve 28 inci maddelerini otomatikman hükümsüz bıraktığı iddiasının yanlış olduğunu, Kanunun 6 ncı maddesinde düzenlenen hususun (kamu konutlarının işletme bakım ve onarım giderleri hususu) aslında Yönetmelikle düzenlenmesi gereken bir husus olduğu, kamu konutlarının işletme bakım ve onarım giderleri meselesinin çok tafsilatlı bir mesele olduğu ve ayrıntıyı gerektirdiği düşüncesiyle maddenin ilga edildiğini, bu işin Yönetmelik'e bırakıldığını, dolayısıyla Yönetmeliğin 26 ncı 27 nci ve 28 inci maddelerinin halen yürürlükte olduğunu, zira 1996 yılından beri Kamu Konutları Yönetmeliğinin kimi hükümlerinin toplamda 14 kez değişmiş olmasına rağmen Yönetmeliğin 26 ncı 27 nci ve 28 inci maddelerine dokunulmadığını ve bunların değiştirilmediğini, şayet Maliye Bakanlığının, bunu isteseydi bu maddeleri pek çok kez değiştireceğini ve yürürlükten kaldıracağını, dolayısıyla ilgili maddelerin halen yürürlükte olduğunu ve uygulama kabiliyeti bulunduğunu,

4) Son olarak Daire kararında 294 nolu Tebliğ'den söz edildiğini ve Tebliğ hükümleri dikkate alındığında temizlik giderlerinin İdarece karşılanamayacağının ifade edildiğini, kanunlar hiyerarşisinde yönetmeliğin tebliğden önce geldiğini, tebliğin üst normlara aykırı olamayacağı bilinen bir hukuk kuralı olup, şayet böyle bir aykırılık varsa tebliğin ilgili maddesinin dikkate alınmayacağını ve üst normun uygulanacağını, somut olaya dönülecek olursa; yukarıda Yönetmeliğin ncı 27 nci ve 28 inci maddelerinin halen yürürlükte olduğunu dile getirdiklerini, bu durumda Tebliğ'den önce Yönetmeliğe bakılacağını ve Yönetmelik olağan temizlik gideri dışındaki diğer temizlik giderinin başka bir deyişle olağanüstü temizlik giderinin idarece karşılanacağını öngördüğüne göre (Yön. Md. 26/a-2. alt bent) ortada şahsı tarafından karşılanması gereken bir harcama bulunmadığını, zira bu temizlik giderinin inşaattan kalan artıkların ve lekelerin silinmesi ve de pisliğin tahliye edilmesi için yapılmış olup, yapılan temizliğin olağan bir temizlik olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, diğer yandan rapor ve kararda Üst Yönetici olarak sorumlu olduğunun ifade edildiğini, ancak 5018 sayılı Yasanın harcama sürecinde yer almayan üst yöneticiler için mali sorumluluk öngörmediği ilkesinin de dikkate alınmadığını

Yukarıda arz ve izahına çalıştığım sebeplerden; İlamda hüküm altına alınan kamu zararının gerçekleşmediğinin tespiti ile tarafınca gerçekleştirilen işlemlerin hukuka uygunluğuna karar verilmesini ve hakkında herhangi bir tazmin hükmüne karar verilmemesini Kurulumuza arz etmiştir.

(Sorumlular Muhammet .. ve Mehmet ... için geçerli) Başsavcılık mütalaasında özetle; temyiz dilekçelerinde sorguya yapılan savunmaların aynen tekrar edildiği ve Rektörlük konutuna ait temizlik giderinin kamu zararı oluşturmadığı ileri sürülerek tazmin hükmünün kaldırılmasının talep edildiği ifade edildikten sonra; İlamda da belirtildiği üzere, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun, konutların işletme bakım ve onarımı ile ilgili 6 ncı maddesinin 01.08.1996 tarihli ve 4160 sayılı Kanunun 5 inci maddesi ile yürürlükten kaldırılması nedeniyle Kamu Konutları Yönetmeliğine ekli Eşyalı Görev Tahsisli Konutlar başlıklı (3) sayılı cetvelin

"Kamu Konutları Kanunu uyarınca, eşyalı olarak tahsis edilecek görev tahsisli konutların;

a) Isınma, demirbaş eşya ve mefruşat giderleri,

b) Aydınlatma, elektrik, su, gaz ve benzeri giderlerin, konutun yüzyirmi metrekaresine isabet eden kısmından fazlası,

Kurum internet sitesinde yayımlanan mevzuat hk karar Kurum internet sitesinde yayımlanan mevzuat hk karar

c) Yönetmeliğin 26 ncı maddesinin (a) fıkrasının 2, 3 ve 4 numaralı bentlerinde belirtilen asansör, kalorifer, ana duvarlar, çatı, koridor gibi ortak yerlerin bakım korunması ve onarımı ile kalorifer, hidrofor gibi ortak tesislerin işletme ve konutun beş yılda bir boya ve üç yılda bir badana giderleri, ilgili kurum ve kuruluşça karşılanır."

Şeklindeki düzenlemelerinin uygulama olanağı kalmadığı, 26.05.2005 tarihli ve 25826 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 294 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğinin "İŞLETME, BAKIM VE ONARIM GİDERLERİ" başlıklı 3 üncü bölümünde, konutta oturanlar tarafından karşılanacak giderler ile kamu kurum ve kuruluşları tarafından karşılanacak giderlere ilişkin esaslar düzenlenmiş olup, söz konusu bölümün 3.3. bendinde de "eşyalı görev tahsisli" konutların yalnızca "demirbaş eşya ve mefruşat" giderlerinin kamu kurumu bütçesinden karşılanacağı belirtildiğinden; 16.02.2016 tarihinde kullanılmaya başlanılan Rektörlük konutunun 2018 yılında gerçekleştirilen iç ve dış mekân temizliğine ait 7.681,80 TL tutarındaki giderin kurum bütçesinden ödenmesinin mümkün görülmediği; bu nedenle talebin reddedilerek, Daire kararının tasdikine karar verilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.

(Sorumlu ...'ın dosyası için geçerli) Başsavcılık mütalaasında özetle; temyiz dilekçesinde özetle;

- Rektörlük konutunun temizliği için yapılan harcamanın kamu zararı oluşturduğu gerekçesiyle üst yönetici sıfatıyla sorumlu tutulmuş ise de; yapılan işlemin konutun kullanımı sırasındaki olağan temizlik işleri olmayıp, konutun kullanıma hazır hale getirilmesi nedeniyle yapılmış olan esaslı bakım tamirat ve olağan olmayan temizlik işlemi olduğu,

- Rektörlük konutuna apar, topar ve yoğun kış şartları altında taşınıldığından, birçok iş ve esaslı bakımın yapılması ile tamirat işlerinin o aşamada gerçekleştirilemediği, inşaattan kalan lekelerin silinmesi ve pisliğin tahliye edilmesi sonraya bırakıldığından bunların ödemesinin de ileriki bir tarihte gerçekleştiği, önceden konutun ilk kullanıma hazır hale getirilmesi için herhangi bir ödeme yapılmamış olmasının bunun en açık delili olduğu,

- Gerek Kamu Konutları Yönetmeliğinde, gerekse 294 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğinde "konutların, tahsis edilenlerce karşılanacak giderleri dışındaki esaslı bakım ve onarım giderlerinin kamu kuruluşlarınca karşılanacağının" belirtilmesi nedeniyle, rektörlük konutunun temizlik işinin de esaslı bir bakım işi olarak kabul edilmesi gerektiği,

- 5018 sayılı Yasanın harcama sürecinde yer almayan üst yöneticiler için mali sorumluluk öngörmediği halde, Daire kararında kamu zararından Üst Yönetici olarak sorumlu tutulduğu

Hususlarının ileri sürüldüğü ve bu meyanda tazmin hükmünün kaldırılmasının talep edildiği ifade edildikten sonra; sorumlu tarafından konuya ilişkin olarak ilk defa Denetçi sorgusuna verilen cevapta aynen;

"Eşyalı Görev Tahsisli Rektörlük konutu 820 m² dış, 750 m² iç olmak üzere yaklaşık 1500 m²'den oluşmaktadır. Bu konutun projesi göreve başladığım tarihten öncesine dayanmaktadır. Yapımına benden önce başlanılmış ancak konut göreve başladıktan bir müddet sonra İdaremize teslim edilmiştir.

Rektörlük konutuna ait yapım işinin bitmesi üzerine bu konutun kullanıma uygun ve hazır hale getirilmesi için birtakım zorunlu temizlik işleri yapılmıştır. Ancak bu masraflar kullanım sırasında tarafımdan yapılan temizlik işleri olmayıp tamamen Rektörlük konutunun kullanıma hazır hale getirilmesi nedeniyle yapılmıştır ve ilk kullanım öncesine aittir.

İşte denetçi raporunda bahsedilmekte olan temizlik işi de bu kapsamda yapılan bir iştir ve konutun kullanıma uygun ve hazır hale getirilmesi için yapılmak zorunda kalınan zorunlu bir masraftır."

Denilmek suretiyle yapılan işin temizlik işlemi olduğu ve konutun kullanımı öncesinde yapılmış olduğu açıklanmış iken, temyiz dilekçesinde bu defa işlemin konuta yerleşildikten sonra gerçekleştirilen esaslı bakım, tamirat ve olağan olmayan temizlik işi olduğunun ileri sürüldüğü, her ne kadar yapılan işin esaslı bakım, tamirat ve olağan olmayan temizlik işi olduğu ileri sürülmekte ise de; yapılan işin niteliğinin istekliler tarafından verilen birim fiyat teklifinde; konutun cam, duvar, parke, fayans, banyo ve lüks eşyalı ev mekânı temizliği olarak yer aldığı, ayrıca, ödemeye ilişkin 7825 yevmiye numaralı belgenin 22.12.2018 tarihini taşıdığı, Rektörlük konutunun 16.02.2016 tarihinde kullanılmaya başlanıldığı ve istekliler tarafından verilen birim fiyat teklifinde yapılacak işin konutun cam, duvar, parke, fayans, banyo ve lüks eşyalı ev mekânı temizliği olarak belirtilmesi karşısında, konutun kullanılmaya başlanıldıktan yaklaşık üç yıla yakın bir süre sonra yapılan işlemin esaslı bakım, tamirat ve olağan olmayan temizlik işi olduğu iddiasının tutarlı olmadığını ortaya koyduğu, diğer taraftan ilgilinin, İlamda Üst Yönetici olarak sorumlu tutulduğunu ancak 5018 sayılı Kanunun harcama sürecinde yer almayan üst yöneticiler için mali sorumluluk öngörmediği ilkesi dikkate alınarak sorumluluğunun kaldırılması gerektiğini belirtmekte ise de, söz konusu harcamanın bizzat kendisi tarafından imzalanmış olan 27.11.2018 tarihli ve E.16738 sayılı talimata istinaden gerçekleşmiş olması nedeniyle, Üst Yönetici sıfatıyla harcama sürecinin başlangıcında yer aldığı anlaşıldığından; sorumluluğa ilişkin itirazının da yerinde olmadığı; bu nedenlerle talebin reddedilerek, ilam hükmünün tasdikine karar verilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.

Aynı ilam maddesi ile ilgili olarak kendi gündem sırasında görüşülen dosyayla duruşma talebinde bulunan sorumlu ... ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Temyize konu işbu ilam maddesinde tazmin hükmü, Rektörlük konutunun temizlik giderinin Üniversitenin bütçesinden karşılandığı; Rektörün kendisinden bu gider için herhangi bir bedel alınmadığı gerekçesiyle verilmiştir.

Öncelikle, İlamdaki açıklamalar bağlamında konu tüm yönleriyle değerlendirilecek olursa;

2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun, konutların işletme bakım ve onarımıyla ilgili 6 ncı maddesinin, 01.08.1996 tarihli ve 4160 sayılı Kanunun 5 inci maddesi ile yürürlükten kaldırılması nedeniyle, Kamu Konutları Yönetmeliğinin "Kurum ve Kuruluşlarca Karşılanacak İşletme, Bakım ve Onarım Giderleri" başlıklı 26 ncı maddesi hükmü ile yine bu Yönetmeliğin eki (3) sayılı cetvelde yer alan:

"Kamu Konutları Kanunu uyarınca, eşyalı olarak tahsis edilecek görev tahsisli konutların;

a) Isınma, demirbaş eşya ve mefruşat giderleri,

b) Aydınlatma, elektrik, su, gaz ve benzeri giderlerin, konutun yüzyirmi metrekaresine isabet eden kısmından fazlası,

c) Yönetmeliğin 26 ncı maddesinin (a) fıkrasının 2, 3 ve 4 numaralı bentlerinde belirtilen asansör, kalorifer, ana duvarlar, çatı, koridor gibi ortak yerlerin bakım korunması ve onarımı ile kalorifer, hidrofor gibi ortak tesislerin işletme ve konutun beş yılda bir boya ve üç yılda bir badana giderleri, ilgili kurum ve kuruluşça karşılanır."

Hükmünün uygulama imkânı kalmamıştır.

Diğer taraftan, 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yürürlükten kaldırılmadan önceki 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararnamenin 543 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle değişik 13'üncü maddesinin (e) bendi gereğince, Devlete ait konutları yönetmek ve kamu kurum ve kuruluşlarına ait konutların yönetimi konusundaki politikaları belirlemek ve her yıl yurt içindeki ve yurt dışındaki kamu konutlarının kira ve yakıt bedelleri ile işletme, bakım ve onarım esaslarını tespit etmek görevi (Milli Emlak Genel Müdürlüğü aracılığıyla) Maliye Bakanlığına verilmiştir.

Bu yetkiye dayanılarak, 26.05.2005 tarihli ve 25825 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 294 sıra no.lu Milli Emlak Genel Tebliği ile 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarının yurt içinde ve yurt dışında bulunan kamu konutları ile ilgili olarak düzenleme yapılmıştır.

Anılan Tebliğin "İŞLETME, BAKIM VE ONARIM GİDERLERİ" başlıklı 3 üncü bölümünde; konutta oturanlar tarafından karşılanacak giderler ile kamu kurum ve kuruluşları tarafından karşılanacak giderlere ilişkin esaslar düzenlenmiş olup, bu bölümün "3.3. Kamu Kurum ve Kuruluşları Tarafından Karşılanacak Giderler" alt başlıklı bölümünde; lojman temizliği vb. mahiyette bir gider kalemine yer verilmemiştir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Davranış ve işbirliği" başlıklı 8 inci maddesinde; "Devlet memurları, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını hizmet içindeki ve dışındaki davranışlarıyla göstermek zorundadırlar." denilmektedir.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun "Hesap verme sorumluluğu" başlıklı 8 inci maddesinde; "Her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur ve yetkili kılınmış mercilere hesap vermek zorundadır." hükmüne yer verilmiştir.

Sorumlulardan ... (Rektör) tarafından gönderilen sorgu aşamasında gönderilen savunmada ve bu defa temyiz dilekçesinde, sorgu (sonrasında ilam) konusu edilen temizlik işleminin, inşaat sonrası yapılan büyük çaplı bir temizlik olduğu ve kendisi konuta yerleşmeden önce bu temizliğin gerçekleştirilmesi sebebiyle sorumluluğunun bulunmayacağı belirtilmişse de; sorgu konusu temizlik işlemine ait harcama 22.12.2018 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Oysaki, adı geçen Rektör, lojmanı 16.02.2016 tarihinde kullanmaya başladığından, yapılan temizliğin konutun ilk kullanımı öncesinde yapılmadığı açıktır.

Kaldı ki, 01.02.2012 tarihli ve 28191 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 339 sıra no.lu Milli Emlak Genel Tebliğinin ekinde yer alan "Ek:5 Kamu kurum ve kuruluşlarınca karşılanacak giderler" başlıklı Listede, sorguda (ve sonrasında İlamda) bahsedildiği gibi bir temizlik giderine yer verilmediği gibi "çatı arası temizliklerinin yapılması" ve "baca temizliği yapılması" gibi temizlik giderlerinin aynı Tebliğin ekinde yer alan "Ek:4 Konutlarda oturanlarca karşılanacak giderler" başlıklı Listeye dâhil edildiği görülmüştür.

Sorumlularca, her ne kadar yapılan işin esaslı bakım, tamirat ve olağan olmayan temizlik işi olduğu ileri sürülmekte ise de; 22.12.2018 tarihli ve 7825 yevmiye numaralı ödeme belgesinin ekinde yer alan ve isteklilerce verilen birim fiyat teklif mektupları incelendiğinde; söz konusu temizlik hizmetinin, iç mekan temizliği ve dış mekan temizliği olmak üzere ikiye ayrıldığı ve ... TL bedelli iç mekan temizliğinin; cam, duvar, parke, fayans, banyo ve lüks eşyalı ev mekanı temizliğini, ... TL bedelli dış mekan temizliğinin ise konutun dış cephesi, havuz temizliği, giriş merkezi, seramik kaplama gibi konutun dışıyla alakalı alanların temizliğini kapsadığı, dolayısıyla da bahse konu temizliğin iddia edildiği gibi inşaat sonrası yapılan bir temizlik olmayıp, konutun olağan kullanımına bağlı olarak yaptırılan bir temizlik işlemi olduğu anlaşılmıştır.

Öte yandan, Rektörlük konutunun 16.02.2016 tarihinde kullanılmaya başlanıldığı ve istekliler tarafından verilen birim fiyat teklifinde yapılacak işin niteliğinin açık olarak belirtildiği gerçeği karşısında, konutun kullanılmaya başlanıldıktan yaklaşık üç yıla yakın bir süre sonra yapılan işlemin esaslı bakım, tamirat ve olağan olmayan temizlik işi olduğu iddiasının tutarlı olmadığı da izahtan varestedir.

2547 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu'nun 53 üncü maddesinin (b) fıkrasının 4 üncü bendinde "Görevi sebebiyle veya görevi sırasında doğrudan veya dolaylı olarak her ne ad altında olursa olsun menfaat sağlamak, iş sahiplerinden veya öğrencilerden borç para istemek veya almak" kademe ilerlemesinin durdurulmasını veya birden fazla ücretten kesme cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmıştır. Nitekim, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından yürütülen disiplin soruşturması neticesinde Yüksek Disiplin Kurulunun 23.07.2020 tarihli ve 2020/53 sayılı kararı ile Rektörlük konutunun temizlik ve bakım işleri için hizmet alımında bulunan ilgili Rektör hakkında ¼ oranında aylıktan kesme cezasına hükmedildiği tespit edilmiştir.

Yine adı geçen sorumlu (Murat ERMAN) tarafından sorgu aşamasındaki savunmada olduğu gibi ayrıca, 5018 sayılı Kanun'a göre, harcama sürecinde yer almayan üst yöneticiler için mali sorumluluğun söz konusu olmadığı, bu nedenle yapılan ödeme nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiğine hükmedilmesi halinde dahi bundan kendisinin sorumlu tutulamayacağı ifade edilmişse de; söz konusu harcamanın bizzat Rektörün 27.11.2018 tarihli ve E.16738 no.lu talimatı üzerine yapıldığı ve bu vesileyle harcama sürecinin başlangıcında yer aldığı anlaşıldığından; buna ilişkin temyiz aşamasında ileri sürülen itirazlar da kabul edilebilir nitelikte görülmemiştir.

İlamda sorumluluğuna hükmedilen diğer sorumlular da (... ve ...) Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi olarak Üst Yönetici (Rektör'den) gelen talimatı yerine getirdiklerini; dolayısıyla kendilerinin sorumlu olmadıklarını iddia etmekte iseler de; Sayıştay yargılamasında esas alınan sorumluluğa ilişkin mevzuat bağlamında (Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 32 nci ve 33 üncü maddeleri ile 14.06.2007 tarihli ve 5189/1 karar sayılı Sayıştay Genel Kurul Kararı) sorumlu olmadıklarından söz edilemez.

Tüm bu açıklamalar çerçevesinde, konutlara ait temizlik giderleri bizzat konutlarda oturanlar tarafından karşılanması gerektiğinden ve Rektör tarafından lojman olarak kullanılmakta olan Rektörlük konutuna ait temizlik giderinin mevzuata aykırı olarak Üniversite bütçesinden karşılanması, 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesi kapsamında kamu zararına sebebiyet verdiğinden; sorumluların temyiz dilekçelerindeki iddialarının gerek konunun esası gerekse de sorumluluk yönlerinden reddedilerek 189 sayılı İlamın 3. maddesiyle verilen ... TL'nin tazminine ilişkin hükmün TASDİKİNE, (Temyiz Kurulu ve .... Daire Başkanı ... ile Üye ..., Üye ..., Üye ... ve Üye ...'in aşağıda yazılı azınlık görüşlerine karşı) oy çokluğuyla,

Karar verildiği 14.12.2022 tarih ve 52612 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

Karşı oy gerekçesi/Azınlık görüşü

Temyiz Kurulu ve .... Daire Başkanı ... ile Üye ..., Üye ..., Üye ... ve Üye ...:

Yargılamaya esas rapor ve ekleri, temyiz dilekçesi ve ekleri ile sorumlunun (Rektörün) duruşma sırasında yaptıkları açıklamalardan; kamu zararına konu edilen masrafların 820 m2 dış, 750 m2 iç olmak üzere yaklaşık 1.500 m2'lik büyük bir alanda kullanım sırasında Rektör tarafından yapılan olağan temizlik işleri için olmayıp, tamamen Rektörlük konutunun kullanıma hazır hale getirilmesi nedeniyle yapılmış esaslı bakım tamirat ve olağan olmayan temizlik işleri için olduğu anlaşılmaktadır.

Kamu Konutları Yönetmeliğinin 26 ncı maddesinde 3 sayılı cetvelde belirtilen makam ve rütbe sahiplerine tahsis edilen konutların (Rektörler 3 sayılı cetvelde yer almakla birlikte) olağan kullanım dışında kalan temizlik giderinin tamamının kamu kurum ve kuruluşları tarafından ödeneceği yazılmaktadır. İşte Rektörlük konutunun kullanıma uygun ve hazır hale getirilebilmesi için yapılan bu temizlik olağan bir temizlik değil olağandışı bir temizliktir. Hak ve nefaset kuralları gereği de bu temizlik ücretinin Kuruma ait olması gerekmektedir. Konutun rutin ve şahsi kullanımına ait temizlik işlerinin ise Rektörün kendisince gerçekleştirildiği duruşma sırasında da dile getirilmiştir.

Son olarak, İlamda ödemenin 2018 yılında gerçekleştirildiği, ancak Rektörlük konutunun 2016 yılında kullanılmaya başlandığı; dolayısıyla bu harcamanın Rektörlük Konutunun kullanıma hazır hale getirmek için yapılmış olamayacağı ifade edilmekte ise de; bu durum sorumlu (Rektör) tarafından duruşma sırasında da ifade edildiği üzere; Rektörlük Konutuna apar topar ve yoğun kış şartları altında taşınılmış olmasından ötürü birçok eksik iş ve esaslı bakımın yapılması ile tamirat işlerinin (inşaattan kalan artıkların ve lekelerin silinmesi ve de pisliğin tahliye edilmesi gibi) sonraya bırakılmasından kaynaklanmıştır. Kaldı ki, daha önce İdare tarafından Rektörlük Konutunun ilk kullanıma hazır hale getirilmesi için herhangi bir ödeme yapılmamış olması da bunun en açık delilidir.

Tüm bu açıklamalar çerçevesinde, duruşmaya katılan sorumlu (Rektör) ile diğer sorumluların temyiz dilekçelerindeki iddialarının kabulüyle tazmin hükmünün kaldırılması gerekir.