Belediye Bütçesinden Mahalli İdarelere Yardım Yapılması

Belediye bütçesinin muhtaçlara yardım kaleminden herhangi bir iş ya da proje karşılığı olmaksızın muhtelif mahalli idarelere yardım yapılmasının

Belediye Bütçesinden Mahalli İdarelere Yardım Yapılması

Belediye bütçesinin muhtaçlara yardım kaleminden herhangi bir iş ya da proje karşılığı olmaksızın muhtelif mahalli idarelere yardım yapılmasının kamu zararı olduğu hakkında karar

Belediye Bütçesinden Mahalli İdarelere Yardım Yapılması

Belediye bütçesinin muhtaçlara yardım kaleminden herhangi bir iş ya da proje karşılığı olmaksızın muhtelif mahalli idarelere yardım yapılmasının kamu zararı olduğu hakkında karar

Kamu İdaresi TürüBelediyeler ve Bağlı İdareler
Yılı2012
Dairesi5
Dosya No39744
Tutanak No41745
Tutanak Tarihi29.3.2016
Kararın KonusuÇeşitli Konuları İlgilendiren Kararlar

Mahalli idarelere yardım yapılması.

6- 247 sayılı ilamın 22 nci maddesiyle; ………Belediyesi bütçesinden muhtelif mahalli idarelere, muhtaçlara yardım bütçesinden nakdi yardım yapılması suretiyle ………….. TL tutarında kamu zararına neden olunduğu gerekçesiyle tazmin hükmü verilmiştir.

Sorumlu dilekçesinde:

22 ilam sıra numaralı hükümde de muhtelif mahalli idarelere yapılan yardımlar nedeniyle tazmine hükmedildiğini,

5393 sayılı yasanın "Belediyenin görev, yetki ve sorumluluk alanının belediye sınırlarını kapsayacağı" şeklindeki 14 üncü maddesi hükmü, yetki sınırını belirlemeye veya yetki tecavüzünü engellemeye yönelik olup, mahalli idareler arasındaki yardımlaşmayı önleyecek biçimde değerlendirilebilmesi Avrupa Yerel Yönetim Özerklik Şartı'na ve 5393 sayılı yasanın 75 inci maddesi düzenlemesine açıkça aykırıdır. Böyle bir yorumlama afete maruz kalan yerlerdeki belediyelere insani yardım götürülebilmesinin de önündeki engel olacaktır. Bu itibarla 75 inci maddenin daha geniş açıdan yorumlanması ve mahalli idarelerin kendi aralarında yardımlaşmalarına engel olacak yaklaşımdan vazgeçilmesi gerektiğini belirterek tazmin hükmünün kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.

Sayıştay Başsavcılığının karşılamasında:

“ İlamın 22 nci maddesi ile ilgili olarak; sorguya verilen cevaplar tekrarlanarak tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir. İlamın 16 ncı maddesinde yapmış olduğumuz değerlendirmeler bu madde için de geçerli olduğundan muhasebe yetkilisinin sorumluluğunun bulunmadığına,” denilmiştir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü;

Belediyelerin "Görev Yetki ve Sorumlulukları" 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14 ve 15 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan madde hükümlerinde, mahalli müşterek nitelikte olmak şartıyla, belediyelerce yerine getirilmesi öngörülen görevler ve sorumluluklar ile belediyelerin yetkileri sayılmıştır. Yine aynı Kanununun 14 üncü maddesinde ise, belediyenin görev, sorumluluk ve yetki alanının belediye sınırlarını kapsadığı açıkça ifade edilmiştir.

Aynı Kanunun "Diğer kuruluşlarla ilişkiler" başlıklı 75 inci maddesinde ise;

"Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda;

a) Mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına ait yapım, bakım, onarım ve taşıma işlerini bedelli veya bedelsiz üstlenebilir veya bu kuruluşlar ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebilir ve bu amaçla gerekli kaynak aktarımında bulunabilir. Bu takdirde iş, işin yapımını üstlenen kuruluşun tâbi olduğu mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.

b) Mahallî idareler ile merkezî idareye ait aslî görev ve hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla gerekli aynî ihtiyaçları karşılayabilir, geçici olarak araç ve personel temin edebilir.

c) (Değişik: 12/11/2012-6360/19 md.) Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, kamu yararına çalışan dernekler, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınmış vakıflar ve 7/6/2005 tarihli ve 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu kapsamına giren meslek odaları ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebilir. Diğer dernek ve vakıflar ile gerçekleştirilecek ortak hizmet projeleri için mahallin en büyük mülki idare amirinin izninin alınması gerekir.

d) Kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi yirmi beş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre yeniden tahsis mümkündür.

Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz.

(Ek fıkra: 12/11/2012-6360/19 md.) 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi ile 5253 sayılı Dernekler Kanununun 10 uncu maddesi; belediyeler, il özel idareleri, bağlı kuruluşları ve bunların üyesi oldukları birlikler ile ortağı oldukları Sayıştay denetimine tabi şirketler için uygulanmaz." denilmektedir.

Belediyenin mahalli müşterek nitelikte olmak şartıyla yetki ve sorumluluk alanları yukarıdaki hükümler çerçevesinde belirlenmiştir. Belediye ancak, görev, yetki ve sorumluluk alanlarına giren konularla ile sınırlı olmak üzere ve belediye meclisinin alacağı karar ile diğer kamu kurum ve kuruluşları ile ortak proje gerçekleştirebilecek, gerekli yardımı yapabilecektir.

Ancak mevcut durumda, … Belediyesi, muhtelif mahalli idarelere nakdi yardımda bulunmuştur ki bu husus yukarıda ifade edilen mevzuat hükümlerine açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Dolayısıyla, yapılan bu nakdi yardım ödemeleri sonucunda 181.500,00-TL tutarında kamu zararına yol açılmıştır.

Sorumlu dilekçesinde, yapılan söz konusu yardımların, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Diğer kuruluşlarla ilişkiler” başlığını taşıyan 75 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendinde yer alan düzenleme ile Avrupa Yerel Yönetim Şartı’nın mahalli idarelerin yetkilerini kullanırken, başka yerel makamlarla işbirliği yapabilmelerine izin veren ilgili düzenlemesine istinaden yapıldığını ileri sürmüş iseler de; mahalli müşterek ihtiyaç kavramının, mahalli idarelerin tanımı gereği, mahalli idarenin coğrafi, seçim ve hizmet sınırlarını kapsamasının doğal kabul edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, gerek coğrafi ve gerekse seçim çevresi sınırları dışında hizmet sunulmasının ve mahalli müşterek ihtiyaç kavramının bu sınırları aşan şekilde yorumlanmasının mümkün olmaması sebebiyle savunmalarının kabulüne imkan bulunmamaktadır.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 75 inci maddesi ne göre, mevzuatın öngördüğü yapım, bakım, onarım ve taşıma işlerinin bedelli veya bedelsiz üstlenilebilmesi veya bu kuruluşlar ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirilebilmesi mümkün olmakla birlikte, madde metninden, herhangi bir iş ya da ortak hizmet projesi olmaksızın nakdi yardım yapılabilmesine ilişkin hüküm çıkarılmasının mümkün olmadığı anlaşılmıştır.

Bu itibarla dilekçi iddialarının reddedilerek 5.Daire tarafından 247 sayılı ilamın 22 nci maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, oyçokluğuyla,

(Üyeler ……….’ın 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Diğer Kuruluşlarla İlişkiler” başlığını taşıyan 75’nci maddesinde; “Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda; “a-Mahalli idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına ait yapım, bakım, onarım ve taşıma işlerini bedelli veya bedelsiz üstlenebilir veya bu kuruluşlar ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebilir ve bu amaçla gerekli kaynak aktarımında bulunabilir. (…)” düzenlemesinin yer aldığını, Yasanın bu maddesinde yer verilmiş olan yetkinin, yine aynı yasanın 14 üncü maddesinde ifadesini bulan ve belediyenin “görev, sorumluluk ve yetki alanının belediye sınırlarını kapsadığı” şeklindeki düzenleme karşısında, bir başka belediyeyi kapsayamayacağı yönündeki belirlemenin hukuki dayanaktan yoksun ve yasa koyucunun iradesine de aykırı olduğunu, belediyelerin görev, yetki ve sorumluluk alanının belediye sınırlarını kapsaması ilkesinin yetki tecavüzünü önlemeye yönelik olduğunu, buna karşın 75 inci maddenin (a) bendinde verilen yetkinin ise belediyeler arasında, yine belediyelerin görev ve sorumluluk alanlarına giren hususlardaki dayanışma ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik olduğunu, mahalli idarelerin yetkilerini kullanırken başka yerel makamlarla işbirliği yapabilmelerinin Avrupa Yerel yönetim Şartı’nın da sonucu olduğunu, 5393 sayılı Yasada yer alan hükümlerin Avrupa Yerel Yönetim Şartı hükümleri paralelinde ve bu hükümlere uygun olarak yorumlanmaları gerektiğini, hatta çelişmeleri halinde “uluslararası sözleşme” niteliğindeki hükümlerin üstün hukuk normu olarak kabul edilmesinin Anayasanın 90 ıncı maddesinin tabi sonucu niteliğinde olduğunu, bu itibarla 5393 sayılı yasanın 75 inci maddesinde verilen yetkinin kullanımı niteliğindeki bir tasarruf olduğu gerekçesiyle tazmin hükmünün kaldırılması gerekir yönündeki azınlık görüşlerine karşı)

Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2022, 22:28
YORUM EKLE