Tedviren Müdürlük Görevi Yürütenler Tazminat Alabilir mi?

Müdürlük Kadrolarına Tedviren Görevlendirilen Şef ve Benzeri Kadrolar Vekalet Ücreti Alamaz , vekalet etmiş olduğu kadronun şartlarını taşımayanlara

Tedviren Müdürlük Görevi Yürütenler Tazminat Alabilir mi?

Müdürlük Kadrolarına Tedviren Görevlendirilen Şef ve Benzeri Kadrolar Vekalet Ücreti Alamaz , vekalet etmiş olduğu kadronun şartlarını taşımayanlara tazminat ödenir mi?

Tedviren Müdürlük Görevi Yürütenler Tazminat Alabilir mi?

Müdürlük Kadrolarına Tedviren Görevlendirilen Şef ve Benzeri Kadrolar Vekalet Ücreti Alamaz

İlçe Malmüdürlüğünde muhasebe şefi olarak görev yaparken Malmüdürlüğüne tedviren atanan kişinin idare mahkemesinde açmış olduğu davada "Konya 1. İdare Mahkemesi'nin 24.11.2005 günlü, E:2005/748, K:2005/1247 sayılı kararıyla Asilde aranan şartları taşımayan bir kişinin vekil olarak atanamayacağı ve kendisine vekalet aylığı ödenemeyeceği açık olmakla birlikte, Anayasa'nın 18. maddesinde düzenlenen ve angaryayı yasaklayan hüküm uyarınca, davacının fiilen yürüttüğü görev karşılığında bazı maddi haklar kazanacağı sonuç ve kanaatine varıldığı; bu duruma göre, İlçe Malmüdürlüğü görevini Valilik Oluru ile tedviren yürüten davacıya üstlendiği sorumluluk dikkate alınarak yürütülen görevinden ötürü vekalet aylığına eşdeğer tutarda bir meblağın tazminat olarak ödenmesi gerekmekte olup, davacının bu yöndeki talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle; dava konusu işlemin iptaline, idareye 119 başvuru tarihi olan 29.4.2005 tarihinden itibaren vekalet görevinden ötürü vekalet aylığına eşdeğer tutarda bir meblağın tazminat olarak davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.

İlgili kararın temyiz edilmesi neticesine Danıştay Başkanlığı "Danıştay'ın istikrar kazanmış içtihatlarına göre, kamu hizmetinin aksamadan yürütülmesi amacına yönelik bir zaruret halinden doğduğu ve aslında hukuki bir dayanağının da bulunmadığı dikkate alındığında, söz konusu uygulamaların, personel rejimine ait disiplinin dışında kaldığı açık olup, bu anlamda, kamu hizmetinin aksamadan yürütülebilmesi amacına yönelik olarak görevlendirilmiş bir memurun, asilin sahip olduğu tüm haklardan eksiksiz bir şekilde yararlanacağından söz etmek imkansızdır" ve Bu durumda; Malmüdürlüğü görevini vekaleten değil, tedviren yürüten davacıya tazminat şeklinde olsa dahi vekalet aylığı ödenmesi mümkün olmadığı gerekçesi ile İdare mahkemesince yapılan işe karşılık tazminat olarak ödenmesini kabul ettiği ödeme işlemini iptal etmiştir.

Diğer güncel makalelerimizden haberdar olmak için Facebook Grubumuza üye olabilirsiniz

Şeflerin Müdürlük Kadrosuna Vekalet Etmesi halinde Vekalet Ücreti Alamayacağı Hakkında Danıştay kararı 

T.C. D A N I Ş T A Y İkinci Daire Esas No : 2008/2083 Karar No : 2010/4219 Özeti : Malmüdürlüğü görevini vekaleten değil, tedviren yürüten davacıya tazminat şeklinde olsa dahi vekalet aylığı ödenmesinin mümkün olmadığı hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Konya Valiliği Karşı Taraf : … Vekili : Av. … İsteğin Özeti : Konya 1. İdare Mahkemesi'nin 24.11.2005 günlü, E:2005/748, K:2005/1247 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır. Danıştay Tetkik Hakimi: Şermin Birtane Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı : Handan Yağuş Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü: Dava; Konya … İlçesi Malmüdürlüğünde Muhasebe Şefi olarak görev yapan ve aynı yer Malmüdürlüğü görevini tedviren yürüten davacıya vekalet ücreti ödenmemesine ilişkin 20.5.2005 günlü işlemin iptali ile vekalet ücretinin ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Konya 1. İdare Mahkemesi'nin 24.11.2005 günlü, E:2005/748, K:2005/1247 sayılı kararıyla; asilde aranan şartları taşımayan bir kişinin vekil olarak atanamayacağı ve kendisine vekalet aylığı ödenemeyeceği açık olmakla birlikte, Anayasa'nın 18. maddesinde düzenlenen ve angaryayı yasaklayan hüküm uyarınca, davacının fiilen yürüttüğü görev karşılığında bazı maddi haklar kazanacağı sonuç ve kanaatine varıldığı; bu duruma göre, İlçe Malmüdürlüğü görevini Valilik Oluru ile tedviren yürüten davacıya üstlendiği sorumluluk dikkate alınarak yürütülen görevinden ötürü vekalet aylığına eşdeğer tutarda bir meblağın tazminat olarak ödenmesi gerekmekte olup, davacının bu yöndeki talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle; dava konusu işlemin iptaline, idareye 119 başvuru tarihi olan 29.4.2005 tarihinden itibaren vekalet görevinden ötürü vekalet aylığına eşdeğer tutarda bir meblağın tazminat olarak davacıya ödenmesine hükmedilmiştir. Davalı idare; davacının görevlendirmesinin tedviren olduğunu, bu nedenle vekalet aylığı ödenmesinin mümkün olmadığını öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86. maddesinde, vekalet görevi ve aylık verilmesinin şartları düzenlemiş olup; maddenin birinci fıkrasında, memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedeniyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabileceği; ikinci fıkrasında, bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekaletin asıl olduğu hükümleri yer almıştır.

Anılan hükümlere göre; vekalet aylığına ve vekalet edilen kadronun zam ve tazminatlarına hak kazanılabilmesi için, söz konusu hükümde öngörülen biçimde boşalmış olan kadroya vekaleten yapılacak atamanın, 657 sayılı Kanunun 86. maddesinden bahisle ve atamanın vekaleten olduğu açıkça belirtilmek suretiyle asili atamaya yetkili makam tarafından bizzat yapılması; yani, herşeyden önce vekaleten atanılmış olması gerekmektedir. Yukarıda belirtilen ilkeler dışında yapılan görevlendirmelerin ise; Danıştay'ın istikrar kazanmış içtihatlarına göre, kamu hizmetinin aksamadan yürütülmesi amacına yönelik bir zaruret halinden doğduğu ve aslında hukuki bir dayanağının da bulunmadığı dikkate alındığında, söz konusu uygulamaların, personel rejimine ait disiplinin dışında kaldığı açık olup, bu anlamda, kamu hizmetinin aksamadan yürütülebilmesi amacına yönelik olarak görevlendirilmiş bir memurun, asilin sahip olduğu tüm haklardan eksiksiz bir şekilde yararlanacağından söz etmek imkansızdır. Kaldı ki; 17.5.1987 günlü, 19463 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 99 sayılı Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinin 3. maddesinde de, 657 sayılı Kanunun vekalet ücreti ödenmesine ilişkin 175. maddesine göre, tedvir dolayısıyla herhangi bir ödeme yapılması mümkün bulunmadığına işaret edilmiştir.

Olayda ise; davacının, … İlçe Malmüdürlüğünde Muhasebe Şefi olarak görev yapmakta iken 19.4.2005 günlü Valilik Oluru ile Malmüdürlüğü görevini yürütmek üzere yetkili kılındığı, dolayısıyla görevlendirmesine dair işlemin tedvir amaçlı olarak tesis edildiği anlaşılmıştır.

Bu durumda; Malmüdürlüğü görevini vekaleten değil, tedviren yürüten davacıya tazminat şeklinde olsa dahi vekalet aylığı ödenmesi mümkün olmadığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle; davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle, Konya 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 24.11.2005 günlü, E:2005/748, K:2005/1247 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 5.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Güncelleme Tarihi: 12 Eylül 2022, 17:18
YORUM EKLE