İnceleme Raporuna İstinaden Disiplin Cezası Verilebilir mi?

Bakanlık müfettişlerince bakanlık makamının onayı ile yapılan inceleme sonucunda düzenlenen inceleme raporunda bakanlık müfettişleri ilgililer hakkında disiplin cezası önermiş bunun üzerine disiplin amirince ilgililer hakkında  soruşturma yaptırılmaksızın direkt savunmaları alınarak disiplin cezası verilmesi  olayında

İdare mahkemesi " Disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin tesbitinden sonra konulan belirli süreler içinde disiplin amirlerince atanacak bir soruşturmacı tarafından ilgili memur hakkında soruşturma başlatılması, soruşturmacının olayla ilgili tanık ifadeleri ile diğer bilgi ve belgelere dayanan görüş ve teklifini içeren soruşturma raporunun yetkili disiplin amiri veya kurulu tarafından değerlendirilerek karar bağlanması gerektiği, usulünce bir soruşturma yapılmaksızın inceleme sonucu düzenlenen rapora dayanılarak davacıya disiplin cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

İlgili karar Hakkında Danıştay Başkanlığınca verilen kararda gerek inceleme raporunda, gerekse sonrasında idarece yapılan işlemler bakımından disiplin soruşturmasında bulunması gereken unsurlar yönünden herhangi bir eksikliğin bulunmaması karşısında uyuşmazlığın esasının incelenerek bir karar verilmesi gerekirken usulünce yapılmış bir soruşturma bulunmaksızın, inceleme raporuna dayanılarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından bahisle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararından hukuki isabet bulunmamaktadır.   şeklinde karar vermiştir.


Diğer güncel makalelerimizden haberdar olmak için Facebook Grubumuza üye olabilirsiniz

T.C. D A N I Ş T A Y
Onikinci Daire
Esas No : 2004/1692
Karar No : 2007/1453
Özeti : Bakanlık makamınca verilen inceleme emri üzerine düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak, disiplin
cezası verilebileceği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Karayolları Genel Müdürlüğü
Vekili : Av.…
Karşı Taraf : …
Vekili : Av. …
İsteğin Özeti : Ankara 5. İdare Mahkemesince verilen 26.1.2004 günlü, E:2003/1194, K:2004/57 sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi: Şevket Polat
Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden; dava konusu işlemin dayanağı olan inceleme raporu ve sonrasında İdare tarafından yapılan usuli işlemlerde, disiplin soruşturmasının asli unsurları yönünden herhangi bir eksikliğin bulunmadığı anlaşılmış olup, davanın esasının incelenerek karara bağlanması gerekirken, disiplin soruşturmasının usule uygun olmadığı gerekçesiyle verilen kararda hukuka uyarlık bulunmadığı, bu nedenle temyiz isteminin kabul edilerek İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : E.Nur Necef
Düşüncesi :İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince davacının 5525 sayılı Yasanın 2.maddesinde öngörülen süre içinde verdiği davasına devam edilmesine ilişkin 26.7.2006 günlü dilekçesi görülerek işin gereği düşünüldü:
Dava, davacının Karayolları Genel Müdür Yardımcısı vekili olarak görev yaptığı dönemde gerçekleştirdiği öne sürülen fiili nedeniyle 657 sayılı Kanunun 125/C-a maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 5. İdare Mahkemesinin 26.1.2004 günlü, E:2003/1194, K:2004/57 sayılı kararıyla; disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin tesbitinden sonra konulan belirli süreler içinde disiplin amirlerince atanacak bir soruşturmacı tarafından ilgili memur hakkında soruşturma başlatılması, soruşturmacının olayla ilgili tanık ifadeleri ile diğer bilgi ve belgelere dayanan görüş ve teklifini içeren soruşturma raporunun yetkili disiplin amiri veya kurulu
tarafından değerlendirilerek karar bağlanması gerektiği, dosyanın incelenmesinden; ... A.Ş.'nin yüklenimi altında yapılan Samsun-Ünye Yolu İkmal İnşaatı işi ile ilgili iddiaların Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 27.3.2003 günlü inceleme raporu ve bu rapora dayanılarak alınan Bakanlık makamının 31.3.2003 gün ve 55200301/1964 sayılı oluru ile usulünce bir soruşturma yapılmaksızın inceleme sonucu düzenlenen rapora dayanılarak davacıya disiplin cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare, davacı hakkında yapılan disiplin soruşturmasının usule ve hukuka uygun olarak yapıldığını ve dava konusu işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
Dosyanın incelenmesinden; Karayolları Genel Müdürlüğünün yatırım programında yer alan ve 2002 yılında yapımı devam eden Samsun-Ünye Yolu İkmal İnşaatı ile ilgili olarak Bakanlık makamının 6.1.2003 gün ve 150 sayılı derkenar oluru ile yapım bedeline göre ve %30 üzerinde keşif artışı dışında %97,50 oranındaki keşif artışı gerekçelerinin 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 63.maddesinde belirtilen şartlara uygun olup olmadığı konusunun tespiti ile bu konuda ilgili kamu görevlilerinin sorumluluklarının belirlenmesi amacıyla Teftiş Kurulu Başkanlığına inceleme görevi verildiği, Teftiş Kurulu Başkanlığının 8.1.2003 gün ve 162 sayılı emri ile iki müfettişin bahsedilen konunun incelenmesi için görevlendirildiği, müfettişlerce yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 27.3.2003 tarihli inceleme raporunda Samsun-Ünye Yolu İkmal İnşaatı içinde usulsüz keşif artışı yapıldığ sonucuna ulaşılarak aralarında davacının da bulunduğu bazı görevlilerin 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması gerektiği kanaatine ulaşıldığının belirtildiği, bunun üzerine Karayolları Genel Müdürlüğünün 15.5.2003 gün ve 2799 sayılı yazısı ile davacıya isnat olunan fiillerin açıklanarak 7 gün içinde savunmasını yapmasının istenildiği, davacının 21.5.2003 günlü savunmasının incelenmesi sonrasında ise dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, Bakanlık makamının inceleme emrinde Samsun-Ünye Yolu İkmal İnşaatı işinde usulsüzlük bulunup bulunmadığının incelenmesinin yanında bu konuda sorumluluğu olabilecek kamu görevlilerinin sorumluluklarının da belirlenmesinin istenildiği gözönüne alındığında, gerek inceleme raporunda, gerekse sonrasında idarece yapılan işlemler bakımından disiplin soruşturmasında bulunması gereken unsurlar yönünden herhangi bir eksikliğin bulunmaması karşısında uyuşmazlığın esasının incelenerek bir karar verilmesi gerekirken usulünce yapılmış bir soruşturma bulunmaksızın, inceleme raporuna dayanılarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından bahisle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararından hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle Ankara 5. İdare Mahkemesinin 26.1.2004 günlü, E:2003/1194, K:2004/57 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler
gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 3,00-YTL tutarındaki artan posta pulu ücretinin isteği halinde davalı idareye
iadesine, 27.3.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Zimmet suçunun zamanaşımını belirlerken en son usulsüz kaydın esas alınması gerektiği Zimmet suçunun zamanaşımını belirlerken en son usulsüz kaydın esas alınması gerektiği

Editör: TE Bilisim