Sağlık sorunlarının olduğuna dair noter ihbarnamesi gönderilmesi işe gelmeme için geçerli mazeret kabul edilir mi?

Sağlık sorunlarının olduğuna dair noter ihbarnamesi gönderilmesi işe gelmeme için geçerli mazeret kabul edilir mi?

Sağlık sorunlarının olduğuna dair noter ihbarnamesi gönderilmesi işe gelmeme için geçerli mazeret kabul edilir mi?

Sağlık sorunlarının olduğuna dair noter ihbarnamesi gönderilmesi işe gelmeme için geçerli mazeret kabul edilir mi?

Sağlık sorunlarının olduğuna dair noter ihbarnamesi gönderilmesi işe gelmeme için geçerli mazeret kabul edilir mi?

Sağlık sorunlarının olduğuna dair noter ihbarnamesi gönderilmesi işe gelmeme için geçerli mazeret kabul edilir mi?

Noterlikten gönderilen ihbarname ile sağlık mazeretini bildirdiği anlaşılan personelin, aralıksız göreve gelmediğinin kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöndeki beyanı karşısında mevcut durum itibariyle mazeretsiz olarak göreve gelmediğinden de bahsedilemiyeceğinden, bu husus araştırılmaksızın adı geçenin müstafi sayılması yolunda tesis olunan dava konusu işlemde belirtilen yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/2993 E. , 2021/4630 K.

"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2993
Karar No : 2021/4630

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: …………………………. Üniversitesi'ne bağlı … Meslek Yüksek Okulu'nda öğretim görevlisi olarak görev yapan davacının, 15/08/2016-24/08/2016 tarihleri arasında göreve gelmediği gerekçesiyle müstafi sayılmasına dair ........................................ Üniversitesi Rektörlüğü'nün … tarihli işleminin iptali istenilmiştir.


İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının; … Meslek Yüksek Okulu'ndaki öğretim görevinden, … tarihli … Noterliği'nin … numaralı ihtarname ile istifa dilekçesi gönderdiği ancak bu tarihleri de kapsayan günlerde daha öncesinde yurt genelinde 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen FETÖ/PDY yapılanması kalkışması sonrasında, Anayasanın 121 inci maddesi ile 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanununun 4 üncü maddesine göre, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’nca 22/7/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 667 Sayılı KHK ile tüm yurt çapında süresi üç ay olmak üzere olağanüstü hal ilan edildiği, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda; olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel hayata müessir afetlere uğrayan yerlerdeki devlet memurları yerine atanacaklar gelip işe başlamadıkça görevlerini bırakamayacaklarına dair amir hüküm olmasına rağmen, davacının, 15/08/2016-24/08/2016 tarihleri arasında göreve gelmediği hususunun idarece tutulan tutanaklarla tespit edildiği, sayısı on günü bulan bu tarihlere ilişkin yasal olarak geçerli mazeretin de dosya içine sunulamadığı anlaşıldığından, davacı hakkında tesis olunan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.


Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; … Noterliği'nin … tarihli ihtarnamesi ile sağlık mazeretini bildirdiği anlaşılan davacının, 15/08/2016-24/08/2016 tarihleri arasında aralıksız göreve gelmediğinin kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöndeki beyanı karşısında mevcut durum itibariyle mazeretsiz olarak göreve gelmediğinden de bahsedilemiyeceğinden, bu husus araştırılmaksızın adı geçenin müstafi sayılması yolunda tesis olunan dava konusu işlemde belirtilen yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusuna konu … İdare Mahkemesi kararı kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının belirtilen tarihte herhangi bir mazeret ileri sürmediği, istinaf kararında geçen sağlık mazeretini ortaya koyan herhangi bir sağlık raporu veya o tarihlerde hastaneye bulunduğuna dair bir evrakın bulunmadığı, dolayısıyla olağanüstü hal döneminde mazeretsiz olarak 10 gün işe gelmediği tutanaklarla tespit edine davacının, müstafi sayılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından; davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile hukuka ve usule uygun olarak verilen istinaf kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.


Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 19/10/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY :
X-18/08/2016 tarihli … Noteri aracığıyla davacı tarafından verilen ihtarnamede; sağlık mazeretininin bulunduğu belirtilmişse de, işe gelmediği tarihlerde sağlık mazereti bulunduğuna dair herhangi bir resmi evrak(sağlık raporu veya hastaneye giriş-çıkış belgeleri) sunmadığı, dolayısıyla belirtilen tarihlerde işe gelmediğinin davalı idarece tutalan tutanaklarla ortaya konulan davacının, müstafi sayılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.


Bu sebeple salt davacının beyanı esas alınarak sağlık mazeretlerinin bulunduğu kabulüyle dava konusu işlemi iptal eden Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle aksi yönde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum,

YORUM EKLE