Danıştay'dan ihraç edilen personelin dava açma hakkı ile ilgili karar

Davacının Kanun Hükmünde Kararname (KHK) eki listede adına yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmasının, Üniversite Yönetim Kurulu kararıyla kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin dava konusu işlemi ortadan kaldırıcı veya değiştirici nitelikte bir işlem olmadığı ve dava konusu işlemin hukuk alemindeki varlığını sürdürdüğü sonucuna varıldığından, uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve davacının KHK eki listede adına yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işleme karşı yaptığı başvurunun OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonunca reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı dava ile bu davada verilecek kararın birbirini etkileyecek olması nedeniyle 2577 sayılı Kanun'un 38. ve devamı maddelerinde yer alan bağlantılı davalara ilişkin hükümler dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerektiği hakkında.

T.C.

D A N I Ş T A Y

BEŞİNCİ DAİRE

Esas No : 2018/3565

Karar No : 2021/941

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...

TARAF (DAVALI) : Siirt Üniversitesi Rektörlüğü

VEKİLİ : Av. .

İSTEMİN KONUSU : Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesinin 29/12/2017 tarih ve E:2017/8287, K:2017/11925 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava Konusu İstem: Davacı tarafından, davalı idare bünyesinde şef olarak görev yapmakta iken, kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin 02/09/2016 tarih ve 2016/37 sayılı davalı idare işleminin; somut olarak ne ile suçlandığının kendisine bildirilmediği, savunmasının alınmadığı iddiasıyla iptali ile bu işlem nedeniyle uğranılan parasal ve özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Siirt İdare Mahkemesinin 20/02/2017 tarih ve E:2016/2159, K:2017/277 sayılı kararında; davacı hakkında tesis edilen kamu görevinden çıkarılma işleminin, daha sonra aynı fiillere dayalı gerekçelerle üst norm olan 22/11/2016 tarihli ve 29896 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yeniden tesis edildiği, bu itibarla iptali istenilen işlemin hukuk aleminde değişiklik yaratma vasfının sona erdiği anlaşıldığından, davanın konusuz kaldığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesinin 29/12/2017 tarih ve E:2017/8287, K:2017/11925 sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; davacının aynı zamanda 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile de kamu görevinden çıkarılmış olduğundan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; davacının 677 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 1. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ekli (4) sayılı listede ismine yer verilmek suretiyle 22/11/2016 tarihinde kamu görevinden başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın çıkarıldığı, böylece 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 4. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin Üniversite Yönetim Kurulunca tesis edilen 02/09/2016 tarih ve 2016/37 sayılı işlemin hukuki denetiminin yapılamayacağı bu nedenle dava konusunun konusuz kaldığı, Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ MEHMET TEVFİK DİNÇER'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dava dilekçesinde adli yardım isteminde bulunan davacının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca İdare Mahkemesi tarafından adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesine rağmen, davacı tarafından temyiz aşamasında yeniden adli yardım talebinde bulunulmuş ise de aynı Kanunun 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince davacının temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

Siirt Üniversitesinde şef olarak görev yapan davacı, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 4. maddesinin 1. fıkrası kapsamında gerçekleştirilen soruşturma ile 668 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 4. maddesinin 8. fıkrasının (d) bendi uyarınca Üniversite Yönetim Kurulunun 02/09/2016 tarih ve 2016/37 sayılı işlemi ile kamu görevinden çıkarılmıştır.

Bunun üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen davayı açmıştır.

Öte yandan, davacı, 22/11/2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 677 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin ekli listesinde ismine yer verilmek suretiyle de kamu görevinden çıkarılmıştır.

Davacı, anılan Kanun Hükmünde Kararname'nin ekli listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işleme karşı OHAL İnceleme Komisyonuna başvuruda bulunmuş, başvurusunun reddedilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle Ankara 28. İdare Mahkemesinin 2021/481 sayılı esasına kayden dava açılmış olup, söz konusu davada yargılama sürecinin devam ettiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İdari Dava Türleri Ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı" başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasında, iptal davalarının, "idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu, maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaatleri ihlal

İdari Dava Daireleri Kararları Beşinci Daire

edilenler tarafından açılan davalar" olarak tanımlanmıştır, mezkur mevzuatın "Bağlantılı davalar" başlıklı 38. maddesinin 1. fıkrasında ise, "Aynı maddi veya hukuki sebepten doğan ya da biri hakkında verilecek hüküm, diğerini etkileyecek nitelikte olan davalar bağlantılı davalardır." hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İptal davasının konularından birini oluşturan bireysel idari işlemler, belli kişiler üzerinde yeni bir hukuki durum yaratma veya değiştirme gibi sonuçlar doğurmakta olup, görevli ve yetkili yargı merciince bu işlemler iptal edilinceye veya işlemi tesis eden idarece geri alınıncaya, kaldırılıncaya, değiştirilinceye veya düzeltilinceye kadar hukuki geçerliliğini korumaktadır.

Bu durumda; davacının Kanun Hükmünde Kararname eki listede adına yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmasının, davacının üniversite yönetim kurulu kararıyla kamu görevinden çıkarılmasına dair işlemi ortadan kaldırıcı veya değiştirici nitelikte olmadığı, dava konusu işlemin hukuk alemindeki varlığını sürdürdüğü ve bu işleme karşı açılan davada işin esasının incelenmesi gerektiği açıktır.

Öte yandan, bakılmakta olan dava ile OHAL İnceleme Komisyonu tarafından verilen karara karşı açılan davada verilecek kararın birbirini etkileyeceği açık olduğundan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 38. ve devamı maddelerinde yer alan "bağlantılı davalara ilişkin hükümler" dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerekmektedir.

Buna karşın, belirtilen hususlar araştırılmadan ve yukarıda izah edildiği üzere 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 38. ve devamı maddelerinde yer alan hükümlere göre bağlantı bulunup bulunmadığı değerlendirmeden, İdare Mahkemesince verilen karar verilmesine yer olmadığı yolundaki karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesinin 29/12/2017 tarih ve E:2017/8287, K:2017/11925 sayılı kararının BOZULMASINA,

Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 07/04/2021 tarihinde, kesin olarak, oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Davacının temyiz isteminin reddi ile Siirt İdare Mahkemesinin 20/02/2017 tarih ve E:2016/2159, K:2017/277 sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesinin 29/12/2017 tarih ve E:2017/8287, K:2017/11925 sayılı kararının onanması gerektiği oyuyla çoğunluk görüşüne katılmıyorum.