İşçi memura amir olarak görevlendirilebilir mi? İşçi memura amir olarak görevlendirilebilir mi?

 Emeklilik de çekilme gibi kişi açısından memuriyet statüsünü sona erdiren durumlardan biridir. Yaş haddinden dolayı emekliliğe sevk edilen bir memurun yeniden memurluğa alınması söz konusu olmasa da, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 93. maddesi, “T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan (5434 sayılı Kanunun 104 üncü maddesine göre emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacaklar hariç) sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanlar, Kanunun 92.nci maddesi hükümlerine göre kurumlarda boş kadro bulunmak şartıyla yeniden memurluğa alınabilirler.” hükmü ile memurların, emekli olduktan sonra yeniden memur olarak istihdamını mümkün kılmıştır.

Buna karşılık 21.04.2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 30. maddesi, emeklilerin kamu görevine atanması konusunda yeni düzenlemeler getirmiştir.

Emeklilik ve yaşlılık aylığı alanların çalıştırılması 5335 sayılı Kanunun 30. maddesine göre; herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların aşağıda belirtilenler hariç olmak üzere, genel bütçeye dahil dairelerin, katma bütçeli idarelerin, döner sermayelerin, kefalet sandıklarının, sosyal güvenlik kurumlarının ve bütçeden yardım alan kuruluşların kadrolarına açıktan atanmaması öngörülmüştür. 5335 sayılı Kanun diğer kanunların bu fıkraya aykırı hükümlerinin uygulanmayacağını da hükme bağlamıştır.

5335 sayılı Kanunun 30. maddesinin birinci fıkrasına göre emeklilerin atanabilecekleri görevler şunlardır:

- Cumhurbaşkanı tarafından atanan veya görevlendirilenler,

- Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler,

- Yükseköğretim kurumlarının öğretim üyeliklerine yapılacak atamalar,

- Sağlık Bakanlığının tabip ve uzman tabip kadrolarına yapılacak atamalar.

Emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilerek atanma Kanunun 30. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları ise;

Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların bu aylıkları kesilmeksizin;

- Genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar,

- Belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmeler,

- Sosyal güvenlik kurumları, - Bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları,

- Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve

- Sermayesinin %50'sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklarda herhangi bir kadro, pozisyon veya görevde çalıştırılamayacaklarını ve görev yapamayacaklarını, Diğer kanunların emeklilik veya yaşlılık aylığı almakta iken emeklilik veya yaşlılık aylıkları ve/veya diğer tazminatları kesilmeksizin atanmaya, çalıştırılmaya veya görevlendirilmeye izin veren hükümleri ile 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun ek 11 inci maddesine göre 1.1.2005 tarihinden önce alınmış Bakanlar Kurulu kararlarının uygulanmayacağını hükme bağlamıştır.

Emeklilik ve yaşlılık aylığı kesilmeksizin atanabilecek olanlar 5335 sayılı Kanunun 30. maddesinin dördüncü fıkrası ise haklarında ikinci ve üçüncü fıkra ile getirilen hükümler uygulanmayacak olanları, daha açık ifade etmek gerekirse atanmaları halinde emeklilik ve yaşlılık aylıkları kesilmeyecek olanları sayma yoluyla belirtmiştir.

Buna göre emeklilik veya yaşlılık aylıkları kesilmeksizin atanacak olanlar şöyle sıralanabilir:

- Cumhurbaşkanlığına seçilenler,

- Cumhurbaşkanı yardımcılığı veya bakanlığa atananlar,

- Yasama Organı üyeliğine seçilenler,

- Mahalli idareler seçimleri sonucuna göre görev alanlar,

- Sadece toplantı veya huzur ücreti ya da hakkı ödenen görevleri yürütenler ile yönetim ve denetim kurulu üyeliği ücreti karşılığında görevlendirilenler,

- Yaş haddini aşmamış olmaları kaydıyla her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler (Üniversitelerde ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler hakkında yaş haddini aşmamış olmaları kaydı aranmaz.),

- Vakıf üniversitelerinde görev alanlar,

- Özel kanunlarında veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilmeksizin çalıştırılma veya görev yapma hakkı verilenlerden Cumhurbaşkanı tarafından atanan veya görevlendirilenler ve Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler,

- 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 60.ıncı maddesinin (a) fıkrası uyarınca Yasama Organı üyeliğinin bitiminden sonra öğretim üyesi olarak atanmış olanlar,

- 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun ek 36.ncı maddesi kapsamında istihdam edilen ihtiyat pilotlar ile Millî Savunma Bakanlığı ve bağlı birimlerinde personel ve askeri öğrenci temin faaliyetine yönelik hizmetlerin yürütülmesi için görevlendirilen emekli subay ve astsubaylar,

- 18/3/1924 tarihli ve 442 sayılı Köy Kanununun 74.üncü maddesine göre görevlendirilen güvenlik korucuları.

Bu konuda 17.08.1983 tarihli ve 2879 sayılı Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığına İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanunu da zikretmek gerekir.

2879 sayılı Kanunun 4. maddesinin beşinci fıkrasında “Cumhurbaşkanınca atananlar hakkında 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 40.ıncı maddesinin birinci fıkrası uygulanmaz, bunlardan emeklilik veya yaşlılık aylığı almakta olanların aylıkları kesilmez, yazılı talepte bulunanların ise aylıkları kesilir ve Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilişkilendirilirler.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu hükme göre Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığında Cumhurbaşkanınca atanan personel (1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 12. maddesine göre “İdari İşler Başkanı, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü, Başdanışmanlar, Danışmanlar ve Genel Müdürler Cumhurbaşkanı tarafından atanmakta ya da görevlendirilmektedir.) hakkında 5434 sayılı Kanunun 40. maddesinin birinci fıkrası hükmünün uygulanmayacağı öngörülmüştür.

(NOT: 5434 sayılı Kanunun 40. maddesi “İştirakçilerin görevleri ile ilişiklerinin kesilmesini gerektiren yaş haddi 65 yaşını doldurdukları tarihtir. Bu görevlere, 65 yaşını dolduranların açıktan veya naklen atamaları yapılamaz.” hükmünü amirdir.) Diğer taraftan bu konuya ilişkin olarak 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde 27.12.2018 tarihli ve 24 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile biri Cumhurbaşkanı Yardımcılığı ve bakanlar diğeri de bakan yardımcıları için olmak üzere iki düzenleme yapılmıştır. 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin “Bakanlar” başlıklı 503. maddesine eklenen 3. fıkrada “Cumhurbaşkanı Yardımcılığı ve Bakanlığa atananların varsa emeklilik veya yaşlılık aylıkları kesilmez.

Ayrıca bu görevlere atanmadan önce veya atandıktan sonra emeklilik ya da yaşlılık aylığına hak kazananlara, talep etmeleri halinde mevcut görevleriyle ilişikleri kesilmeden emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanır.” Aynı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin “Bakan Yardımcıları” başlıklı 504. maddesinin 4. fıkrasına eklenen cümlede ise: “Bakan Yardımcısı kadrosuna atananların varsa emeklilik veya yaşlılık aylıkları kesilmez.

Ayrıca bu kadroya atanmadan önce veya atandıktan sonra emeklilik ya da yaşlılık aylığına hak kazananlara, talep etmeleri halinde mevcut görevleriyle ilişikleri kesilmeden emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanır.” hükümlerine yer verilmiştir.

Ancak, Anayasa Mahkemesinin 15.03.2023 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 29/12/2022 Tarihli ve E: 2019/12, K: 2022/164 sayılı Kararı ile yukarıdaki hükümler iptal edilmiştir. Kararın Resmî Gazetede yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra (15/12/2023) yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır. Görevleri sona erenlere emeklilik ve yaşlılık aylıklarının yeniden bağlanması İkinci fıkraya göre emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilenlerin sigortalılıklarının sona erdiği tarih, yazılı istek tarihi kabul edilerek ilgili sosyal güvenlik kanunlarına göre aylıkları yeniden bağlanır.

5335 sayılı Kanunun 30. maddesi ile getirilen hükümlerin değerlendirilmesi neticesinde vardığımız sonuçlar, aşağıda belirtildiği üzere beş başlık altında özetlenebilir:

- Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan emeklilik ve yaşlığı alanların, birinci fıkrada belirtilen kurumlara (Bakanlık, Bağlı kuruluş, Üniversite vb.), birinci fıkrada belirtilen istisnalar (Cumhurbaşkanınca atananlar, TBMM tarafından seçilenler, Öğretim üyesi, tabip vb.) dışında atanmaları mümkün değildir.

- Emeklilik ve yaşlılık aylığı alanların, ikinci fıkrada sayılıp da birinci fıkrada sayılmayan kurumlara (Örneğin Mahalli idareler, Üst Kurullar vb.) atanması mümkündür.

- Emeklilik ve yaşlılık aylığı almakta iken hem birinci fıkrada atamalarına izin verilenler (öğretim üyesi, tabip vb.) kapsamında olanların, hem de birinci fıkrada sayılmayıp da ikinci fıkrada sayılan kurumlara (Mahalli idareler, üst kurullar vb.) atananların emeklilik ve yaşlılık aylıkları kesilecektir.

- Emeklilik ve yaşlılık aylığı almakta iken dördüncü fıkrada sayma yoluyla belirtilenlerin (Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Bakanlar, Bakan Yardımcıları, mahalli idare seçimleri sonucunda görev alanlar vb.) ise ister birinci fıkrada isterse ikinci fıkra kapsamında atamaları gerçekleştirilsin emeklilik ve yaşlılık aylığı kesilmeyecektir.

- Emeklilik ve yaşlılık aylığı almakta iken atanmasalar bile, görevde iken emeklilik veya yaşlılık almaya hak kazanan Bakan Yardımcılarına, hem görev aylıkları hem de talep etmeleri halinde almaya hak kazandıkları emeklilik ve yaşlılık aylıkları ödenecektir.

Editör: Ümit Altınsoy