Danıştay, daire başkanın görevden alınmasında "üst düzey kadro" değerlendirmesini kabul etmedi

Danıştay, daire başkanın görevden alınmasında 'üst düzey kadro' değerlendirmesini kabul etmedi

Danıştay, daire başkanın görevden alınmasında "üst düzey kadro" değerlendirmesini kabul etmedi

Danıştay, daire başkanın görevden alınmasında "üst düzey kadro" değerlendirmesini kabul etmedi

Danıştay, daire başkanın görevden alınmasında "üst düzey kadro" değerlendirmesini kabul etmedi

Danıştay, daire başkanın görevden alınmasında "üst düzey kadro" değerlendirmesini kabul etmedi

Belediyenin İçmesuyu ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanı olarak görev yapan bir personel, bu görevden alınmasına ilişkin  Yönetim Kurulu Kararı ile Memur kadrosuna atanmasına dair.işlemin iptali ve söz konusu işlemler nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açtı.

Davaya bakan ilk derece mahkemesi; daire başkanlığı kadrosunun da üst düzey kadro olduğunu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları; ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda atama yapma ve görevden alma konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabulü, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, terfi, görevde yükselme ve unvan değişikliği gibi kariyer ve liyakat değerlendirmesi yapılmaksızın tamamen idarenin takdir yetkisi kapsamında daire başkanlığı görevine getirilen ilgilinin, bu görevinden alınarak 6. dereceli memur kadrosuna müktesebi olan 7. derecenin 3. kademesi aylıkla atanması yolunda tesis edilen dava konusu işlemlerde idarenin takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri dışında subjektif (öznel) nedenlerle kullandığına dair dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı ve personelin kadro derecesine uygun olarak memur kadrosuna atandığı hususu da dikkate alındığında, takdir yetkisi çerçevesinde tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık görülmediğine hükmetti.

Davayı temyizen inceleyen Danıştay 2. Daire Başkanlığı;  ilk  derece mahkemesi kararındaki "daire başkanlığı kadrosunun da üst düzey kadro olduğunun kabulüyle, bu kadrolara ilişkin olarak davalı idarenin atama ve görevden alma konusunda takdir yetkisinin daha geniş olduğu ..." değerlendirmesine yer verilmiş olmasında hukuki isabet bulunmadığı yönünde karar verdi.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/17507 E. , 2022/1294 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/17507
Karar No : 2022/1294
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVALI) : ... İçmesuyu ve Kanalizasyon İdaresi
Genel Müdürlüğü
UETS :...
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; .....................................................İçmesuyu ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, bu görevden alınmasına ilişkin ... tarihli, ... sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile Memur kadrosuna atanmasına dair ... tarihli, E... sayılı işlemin iptali ve söz konusu işlemler nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.


İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararıyla; davacının memuriyete ilk defa 657 sayılı Kanun'un 59. maddesi uyarınca Özel Kalem Müdürü olarak ........................................Yönetim Kurulu'nun 18/08/2015 tarihli, 158 sayılı kararı ile açıktan atandığı, 23/08/2017 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile vekaleten görevlendirildiği İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığına ... tarihli, ... sayılı Yönetim Kurulu kararı ve 01/02/2018 tarihli, 624 sayılı Başkan oluru ile asaleten atandığı, daha sonra davaya konu ... tarihli, ... sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile daire başkanlığı görevinin sonlandırıldığı ve ... tarihli, E... sayılı olurla müktesebi olan 7. derecenin 3. kademesi aylıkla 6. derece memur kadrosuna atandığı, daire başkanlığı kadrosunun da üst düzey kadro olduğunun kabulüyle, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları; ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda atama yapma ve görevden alma konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabulü, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, terfi, görevde yükselme ve unvan değişikliği gibi kariyer ve liyakat değerlendirmesi yapılmaksızın tamamen idarenin takdir yetkisi kapsamında daire başkanlığı görevine getirilen davacının, bu görevinden alınarak 6. dereceli memur kadrosuna müktesebi olan 7. derecenin 3. kademesi aylıkla atanması yolunda tesis edilen dava konusu işlemlerde idarenin takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri dışında subjektif (öznel) nedenlerle kullandığına dair dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı ve davacının kadro derecesine uygun olarak memur kadrosuna atandığı hususu da dikkate alındığında, takdir yetkisi çerçevesinde tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.


Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : Samsun Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; en alt kadroya atamasının yapıldığı, dava konusu işlemde kamu yararının ve iyi niyetin bulunmadığı, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu olduğu, işlemin sebebinin somut olarak ortaya konulmasının gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; "Kurumlara görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memuru bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.


2560 sayılı .................................................................... İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Teşkilat ve personel:" başlıklı 12. maddesinin 2. fıkrasında; "Daire başkanları Teftiş ve Kontrol Kurulu Başkanı ve 1 inci Hukuk Müşaviri Genel Müdürün teklifi, yönetim kurulunun kararı ve .............................................. Büyük Şehir Belediye Başkanının onayı ile, müdürler, teknik elemanlar, avukatlar, müfettişler, daire başkan yardımcıları ve doktorlar Genel Müdürün teklifi üzerine Yönetim Kurulu kararı ile,.............................................................İ'nin diğer personeli Genel Müdür tarafından atanır." hükmü düzenlenmiştir.
Yukarıda yer verilen hükümler ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olduğu ve bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu İdare Hukukunun bilinen ilkelerindendir.


Buna karşılık, sözü edilen takdir yetkisinin, ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği hususunun yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunduğunu da vurgulamak gerekir.


Uyuşmazlık konusu olayda; ................................................................ Genel Müdürlüğü 2560 sayılı Yasa kapsamında kamu hizmeti yapan bir idare olup, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi ve/veya belgenin bulunmadığı, dava konusu işlemlerin, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği göz önünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla, kamu yararı ile hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesine dayanılarak hüküm kurulması gerekirken, Mahkeme kararında; bu gerekçenin yanı sıra, "daire başkanlığı kadrosunun da üst düzey kadro olduğunun kabulüyle, bu kadrolara ilişkin olarak davalı idarenin atama ve görevden alma konusunda takdir yetkisinin daha geniş olduğu ..." değerlendirmesine yer verilmiş olmasında hukuki isabet bulunmamakta ise de; davanın reddi yolundaki kararda yer verilen diğer gerekçenin hukuka uygun bulunması karşısında, bu husus, temyize konu bölge idare mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın Trabzon İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

YORUM EKLE