Aylığını Personel Kanuna Göre Almayan Kişinin Emekli Keseneği Hk Karar

Aylığını Personel Kanuna Göre Almayan Kişinin Emekli Keseneği Hk Karar 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamey

Aylığını Personel Kanuna Göre Almayan Kişinin Emekli Keseneği Hk Karar

Aylığını Personel Kanuna Göre Almayan Kişinin Emekli Keseneği Hk Karar 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamey

Aylığını Personel Kanuna Göre Almayan Kişinin Emekli Keseneği Hk Karar

Aylığını Personel Kanuna Göre Almayan Kişinin Emekli Keseneği Hk Karar

399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi olarak aylıklarını personel kanunlarına göre almayan iştirakçi kapsamında bulunan ve eğitim durumu itibarıyla teknik hizmetler sınıfında görev yapabilecek durumda olan davacının, fiilen inşaat mühendisi olarak görev yaptıktan sonra emekliye ayrıldığı dikkate alındığında, ifa ettiği görevin teknik hizmetler sınıfında yer alan kadrolarla benzer görevler kapsamında bulunması nedeniyle emekliliğe esas aylık hesabında teknik hizmetler sınıfında yer alan ek gösterge rakamının dikkate alınması gerektiği hakkında.


T.C.

DANIŞTAY Onbirinci Daire

Esas No: 2015/6819 Karar No: 2016/1565

Kararın Düzeltilmesini İsteyen (Davacı) : ...

Vekili                          : Av. ...

Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı

Vekili                          : Av. ...

İstemin Özeti: Danıştay Onbirinci Dairesince verilen 19.03.2015 tarihli ve E:2010/498; K:2015/938 sayılı kararın; davacı tarafından düzeltilmesi istenilmektedir

Savunmanın Özeti              :  Savunma   verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hâkimi : ...

Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile Dairemiz kararının kaldırılarak, Mahkeme kararının gerekçe değiştirilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince, kararın düzeltilmesi istemini içeren dilekçede ileri sürülen sebepler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine uygun bulunarak, düzeltme isteğinin kabulü ile Danıştay Onbirinci Dairesinin 19.03.2015 tarihli ve E:2010/498; K:2015/938 sayılı kararı kaldırıldıktan sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, Ziraat Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğüne bağlı(eski T. Emlak Bankası)İstanbul 2. Bölge Başmüdürlüğünde Fen Şefi pozisyonunda İnşaat Mühendisi unvanıyla görev yapmakta iken 18.05.1996 tarihinde isteğiyle emekliye ayrılan davacı tarafından, ek göstergesinin (2200) rakamına düşürülerek, aylık farklarının adına borç çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince; davacıya (3600) ek gösterge rakamı üzerinden emekli aylığı bağlanması aşamasında gerçek dışı beyanı ve hilesi olmadığı idarenin uygulama yaparken açık hataya düştüğünden söz edilemeyeceği, Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 25.3.2008 tarihli ve 26827 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan E:2005/2, K:2007/l sayılı kararı üzerine, davacının mühendis kadrosuna atanmaması nedeniyle ek göstergesinin (2200) rakamına düşürülerek aylık farklarının adına borç çıkarılmasına ilişkin davalı idare işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Davalı İdare, Mahkeme kararının, hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43/B maddesinde, bu Kanun'a tabi kurumların kadrolarında bulunan personelin aylıklarının, hizmet sınıfları, görev türleri ve aylık alınan dereceler dikkate alınarak, bu kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde gösterilen ek gösterge rakamlarının eklenmesi suretiyle hesaplanacağı belirtildikten sonra, kadroları genel idare hizmetleri sınıfının birinci derecesinde bulunanların ek göstergelerini düzenleyen (I) sayılı Cetvelin "Teknik Hizmetler Sınıfı" bölümünün (a) bendinde; kadroları bu sınıfa dahil olup, en az 4 yıl süreli yükseköğretim veren fakülte veya yüksekokullardan mezun olarak yürürlükteki hükümlere göre Yüksek Mühendis, Mühendis, Yüksek Mimar ve Mimar ile şehir plancısı ve Bölge Plancısı unvanını almış olanların (3600) ek gösterge rakamından yararlanacakları belirtilmiştir.

5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu'nun Ek 15/9 maddesinde, "personel kanunları" deyiminin açıklaması yapılarak, 657 ve 926 sayılı Yasa'ların, "Personel Kanunu" olduğu belirtilmiş, aylıklarını personel kanununa göre almayanlara ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. 5434 sayılı Yasa'nın Ek 17. maddesinde de, aylıklarını personel kanunları hükümlerine göre almayan iştirakçilerin emeklilik keseneklerine, tahsil durumları itibariyle personel kanunlarına göre girebilecekleri derece ve kademelerin aylıkları esas alınacağı, bunlardan daha önce emeklilik ile ilgili görevlerde bulunmuş olanların emeklilik keseneklerine, önceki görevlerinde bıraktıkları derece ve kademe aylıkları esas tutulacağı belirtilmiş; anılan Yasa'nın Ek 48. maddesinin (b) fıkrasında ise, aylıklarını personel kanunlarına göre almayan iştirakçilere, genel idare hizmetleri sınıfında görev yapan genel müdürler için belirlenen ek gösterge rakamını geçmemek üzere, ifa ettikleri görevleri itibarıyla Devlet Memurları Kanunu'na göre girebilecekleri sınıflardaki benzer görevlerin aynı kadro unvan ve derecesi için belirlenmiş ek göstergelerin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.

Bu düzenlemelere göre, 399 sayılı KHK uyarınca sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar, aylıklarını personel kanunlarına göre almadıklarından, 5434 sayılı Yasa'ya tabi olmaları nedeniyle emeklilik keseneği esas olmak üzere anılan Yasa'nın ek 17. maddesi uyarınca emeklilik intibakları yapılmakta, emeklilik yönünden ek göstergeleri ise 5434 sayılı Yasa'nın Ek 48. maddesinin, aylıklarının personel kanunlarına göre almayanlar yönünden düzenleme yapan (b) fıkrası uyarınca; benzer görev belirlenmesi esas alınarak, emsali Devlet memurunun kazanılmış hak aylık, derece ve kadrosuna göre tespit edilmektedir.

Dosyanın incelenmesinden, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi inşaat Mühendisliği bölümünden mezunu olan davacının, Türkiye Emlak Bankası A.Ş Genel Müdürlüğü İstanbul 2. Bölge Başmüdürlüğünde Fen Şefi kadrosunda inşaat Mühendisi unvanıyla görev yapmakta iken 30.5.1996 tarihinde emekliye sevkedilerek (3600) ek gösterge rakamı üzerinden emekli aylığı bağlandığı ve 25 yıl üzerinden emekli ikramiyesi ödendiği, Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 25.3.2008 tarih ve 26827 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan E:2005/2, K:2007/l sayılı kararı üzerine mühendis kadrosuna atanmadığından bahisle ek gösterge rakamının (2200)’e düşürülmek suretiyle 5 yıl geriye gidilerek 1.8.2003 tarihinden itibaren yersiz ödenen aylıklarının adına borç çıkartılmasına ilişkin dava konusu işlemin tesisi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca, aylıklarını personel kanunlarına göre almayan iştirakçilerin, emekli kesenek ve karşılık tutarlarının hesaplanmasında, diğer bir ifadeyle emekli keseneğine esas alınacak aylığın tespitinde dikkate alınacak ek gösterge rakamının belirlenmesinde, ilgililerin ifa ettikleri görevleri itibariyle Devlet Memurları

Kanununa göre girebilecekleri sınıflardaki benzer görevlerin aynı kadro, unvan veya derecesi için belirlenmiş ek gösterge rakamlarının uygulanması gerekmektedir.

Bu itibarla, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi sözleşmeli statüde görev yaptığı ve bu nedenle aylıklarını personel kanunlarına göre almayan iştirakçiler kapsamında bulunduğu açık olan davacının, yararlanmak istediği ek gösterge rakamının, emekli keseneğine esas alınacak ek gösterge rakamı olduğu; emeklilik ek göstergesinin ise, 5434 sayılı Yasanın 48. maddesinin (b) fıkrası uyarınca; benzer görev belirlenmesi esas alınarak, emsali Devlet memurunun kazanılmış hak aylık, derece ve kadrosuna göre belirleneceği açıktır.

İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi inşaat Mühendisliği bölümü mezunu olan ve bu eğitim durumu itibarıyla Teknik Hizmetler Sınıfında görev yapabilecek durumda bulunan davacının, fiilen inşaat mühendisi olarak görev yaptıktan sonra emekliye ayrıldığı da dikkate alındığında, "ifa ettiği görevi" Teknik Hizmetler Sınıfında yer alan kadrolarla benzer görevler kapsamında bulunması nedeniyle ek göstergesinin Teknik Hizmetler Sınıfı kapsamında bulunduğu görülmektedir.

Bu durumda; davacının emekli keseneğine esas ek göstergesinin (2200) rakamına düşürülerek, aylık farklarının adına borç çıkarılmasına ilişkin işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığından, İdare Mahkemesince işlemin iptali yolunda verilen kararda sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile Ankara 1. İdare Mahkemesinin 27.10.2009 tarihli ve E:2008/1727; K: 2009/1597 sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile onanmasına; temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 05.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Güncelleme Tarihi: 21 Ekim 2019, 10:39
YORUM EKLE