Görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan memur maaş iadesi

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 141'inci maddesi uyarınca, yargılanmakta olduğu davada tutuklu kaldığı süreler için yapılan 1/3 oranındaki

Görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan memur maaş iadesi

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 141’inci maddesi uyarınca, yargılanmakta olduğu davada tutuklu kaldığı süreler için yapılan 1/3 oranındaki kesintilerin, hakkında henüz kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen faiziyle birlikte kendisine iade edilmesi.

Görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan memur maaş iadesi

Görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan memur maaş iadesi 

görevden uzaklaştırılmalarına sebep olan kovuşturmaları devam ettiği halde, sadece tutuklulukları sona erdiği için idarenin takdiri ile göreve başlatılan ilgiliden yapılan 1/3 oranındaki maaş kesintilerinin, 657 sayılı Kanunun 143’üncü maddesinde belirtilen durumlara ilişkin kararların kesinleşmesinden önce ödenmesi mümkün değildir.

Kamu İdaresi TürüBelediyeler ve Bağlı İdareler
Yılı2012
Dairesi6
Dosya No39804
Tutanak No42621
Tutanak Tarihi18.1.2017
Kararın KonusuPersonel Mevzuatı ile İlgili Kararlar

Konu: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 141’inci maddesi uyarınca, yargılanmakta olduğu davada tutuklu kaldığı süreler için yapılan 1/3 oranındaki kesintilerin, hakkında henüz kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen faiziyle birlikte kendisine iade edilmesi.



1) 289 sayılı ilamın 3 üncü maddesinde, ... Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (...) Genel Müdürü ...’ya yapılan ödemeler üzerinden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 141’inci maddesi uyarınca, yargılanmakta olduğu davada tutuklu kaldığı süreler için yapılan 1/3 oranındaki kesintilerin, hakkında henüz kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen faiziyle birlikte kendisine iade edilmesi sonucu toplam …. TL. kamu zararına neden olunduğu gerekçesiyle tazmin hükmolunmuştur.

Sorumlular dilekçelerinde,

Devlet Memurları Kanunu'nun "Görevden Uzaklaştırılan Veya Görevinden Uzak Kalan Memurların Hak Ve Yükümlülüğü" başlıklı 141. maddesinin:

"Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu Kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler. 143 üncü maddede sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, bunların aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendilerine ödenir ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir." hükmünü taşıdığını,

Doktrinde "Yasa yapıcı aylıkların ödenmesi bakımından görevden uzaklaştırılan memurla tutuklanan memurun hak ve yükümlülüğü arasında herhangi bir fark bulunmadığını göstermiş olduğundan, tutuklanmış ya da gözaltına alınmış memurun aylığı da aynı esaslara göre ödenecektir." denildiğini,

Nitekim Danıştay 5. Dairesinin 15.06.1982 tarih ve E.1980/5404, K.1982/769 sayılı kararında, "Hakkında alınan görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan memurun göreve iade edilmesi halinde maaşlarının tümünün ödenmesi gerekeceği" hükmüne varıldığını,

Kanun koyucunun, tutuklama ile görevden uzaklaştırma arasında bir paralellik kurarak, bir süre tutuklu kaldıktan sonra salıverilen memur idarenin takdiri üzerine görevine iade edilirse, memurun kalan 3/1 maaşının ve diğer alacaklarının kendisine ödenmesine 143 maddesi ile cevaz verdiğini, her ne kadar 143 madde ile 145 madde arasında bir çelişki görünse de aslında herhangi bir mübayenet bulunmadığını, Kanun koyucunun 145. maddede sayılan hallerde idarenin takdirini ortadan kaldırdığını ve bu hallerde zorunlu olarak görevine iadesini zorunluluk haline getirdiğini,

Başka bir deyişle, tutuklanan memurun salıverilse dahi görevine iade edilmese ne olacağı sorusunun cevabının 145. madde ile verildiğini, neticede tutuklamanın da görevden uzaklaştırma gibi bir tedbir olduğunu, kanun koyucu nasıl ki, görevden uzaklaştırılıp daha sonra göreve iadede alacakların ödenmesini öngörüyorsa, tutuklamada da aynı sonuca vardığını,

Sayıştay Temyiz Kurulunun 09.07.1991 tarih ve 22543 sayılı kararında; "Görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılarak görevine başlayan memurlara açıktan geçen sürelere için verilmeyen 1/3 maaşlarının ödenebileceğine" hükmettiğini,

Faiz meselesine gelince, Türk Hukuk Sisteminde aynen mezkûr olayda olduğu gibi 10 yıllık tutuklama süreleri mevcut olduğunu, memurun verilmeyen aylığına faiz verilmemesinin adil olmayacağını yasal faiz yürütülmesinde herhangi bir hukuka aykırılığın olmadığını, Danıştay'ın yerleşik içtihatlarının bu yönde olduğunu,

Kaldı ki, Denetçi sorgusunda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. Maddesinde aynı kişi işçi olsaydı ücrete faiz yürütülmesine kanunun cevaz verdiğini ancak memurlarda aynı durumun söz konusu olmadığı iddia edildiğini, her konunun her kanunda belirtilmesine gerek bulunmadığını, nitekim Kanun Koyucunun ücretlerle ilgili olarak 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 147. Maddesine 5 yıllık zamanaşımı süresi koymuş olup, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin kanunun 1. Maddesinde de Borçlar kanununa göre faiz ödenmesi gereken hallerde miktarın yasal faiz olacağını belirttiğini, açıklanan nedenlerle söz konusu kararın BOZULMASINI talep etmişlerdir.

Sayıştay Başsavcılığı aynen;

“…..

İlam'ın 3/A-B Maddesi Hükmüne İlişkin Olarak: Dairesince; 657/141. maddesi uyarınca, yargılanmakta olduğu davada tutuklu kalan personele bu süreler için 1/3 oranında yapılan maaş kesintilerinin, hakkında henüz kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen faizi ile birlikte kendisine iade edilmesi sonucu doğan kamu zararı tutarına tazmin hükmolunduğu görülmektedir.

Sorumluların talepleri yerinde bulunmuştur.

Çünkü, Devlet Memurları Kanununun 141. maddesindeki, "Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara....'" hükmünde; hal ve durumlar arasında ayırım yapmaksızın ilgililerin aklanmaları halinde göreve iadeleri öngörülmüş olduğundan, tedbir süresince geçen alınılmamış maaş tutarlarının kendisine iadesi tabiidir. Öte yandan, ilgiliye yapılan ödeme tutarına tatbik olunan faize ilişkin uygulamanın dayanağının oluşması ek raporun düzenlenmesine bağlanılmış ve Dairesince bu husus "hüküm dışı bırakılmış" bulunduğundan denecek yoktur.

Sorumlu savunmalarının kabulü düşüncesi ile uhdelerinden tazmin hükmünün kaldırılması uygun olur” şeklinde görüş belirtmiştir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü.

Rapor dosyası ve ekli belgelerin incelenmesi neticesinde;

... 6. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden 2010/444 Esas Nolu ceza davası nedeniyle 26.12.2009 tarihinde tutuklanan ... Genel Müdürü ...’nın 15.10.2012 tarihinde tahliye edilerek görevine yeniden başladığı, tutuklu kaldığı dönemde aylıklarından 1/3 oranında yapılan kesintilerin ilgiliye faizi ile geri ödendiği görülmüştür.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 137’nci maddesinde, görevden uzaklaştırma, kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca görülecek devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbir olarak tanımlanmış; 140’ıncı maddesinde, haklarında mahkemelerce cezai kovuşturma yapılan devlet memurlarının da görevden uzaklaştırılabileceği belirtilmiştir.

Kanunun 143’üncü maddesinde ise görevinden uzaklaştırılan memurun göreve tekrar başlatılmasının zorunlu olduğu haller tek tek sayılmıştır. Buna göre;

a) Haklarında memurluktan çıkarmadan başka bir disiplin cezası verilenler,

b) Yargılamanın men’ine veya beraatine karar verilenler,

c) Hükümden evvel haklarındaki kovuşturma genel af ile kaldırılanlar,

ç) Görevlerine ve memurluklarına ilişkin olsun veya olmasın memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hükümlü olup cezası ertelenenlerin hakkındaki kararların kesinleşmesi halinde, idareye görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılması konusunda yükümlülük getirilmiştir.

Aynı Kanunun 144’üncü maddesinde de, “140 ve 142 nci maddelerle 143 üncü maddenin a, b, c fıkralarında yazılı olanlar hakkındaki görevden uzaklaştırma tedbiri, devlet memurunun soruşturmaya konu olan fiillerinin, hizmetlerini devama engel olmadığı hallerde her zaman kaldırılabilir.” hükmüne yer verilmek suretiyle görevinden uzaklaştırılan memurların maddede öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde, görevlerine döndürülüp döndürülmemesi hususunda idarelere takdir yetkisi tanınmıştır.

Diğer taraftan, yine aynı Kanunun değişik 141’inci maddesinde, “Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler.

143 üncü maddede sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, bunların aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendisine ödenir ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerdeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir.” hükmü yer almıştır.

Görüldüğü üzere kanun koyucu 143’üncü madde ile, haklarında mahkemece cezai kovuşturma yapıldığı için görevinden uzaklaştırılan devlet memurları hakkında 142’nci maddede sayılan hallere ilişkin kararların kesinleşmesi halinde görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılmasını zorunlu kılmış; ayrıca, 144’üncü madde ile de görevden uzaklaştırma tedbirinin daha önce de kaldırılması konusunda idareye takdir yetkisi tanınmıştır.

Bununla birlikte, 144’üncü madde uyarınca göreve iade edilenlerin, görevden uzakta geçirdikleri süre için aylıklarından yapılan kesintilerin ödenmesi ve bu sürenin intibaklarından değerlendirilmesi, ancak 143’üncü maddede sayılan durumların gerçekleşmesi ile mümkündür. Diğer bir anlatımla, tutukluluk halinin sona ermesi durumunda ilgililerin görevlerine iade edilmeleri konusunda idareye takdir yetkisi verildiği halde, bu takdir yetkisinden hareketle görevlerine iade edilenlerin aylıklarından yapılan kesintilerin ödenmesi için, haklarında verilecek olan kararın 143’üncü madde doğrultusunda kişi lehine kesinleşmesi zorunlu kılınmıştır.

Bu nedenle, görevden uzaklaştırılmalarına sebep olan kovuşturmaları devam ettiği halde, sadece tutuklulukları sona erdiği için idarenin takdiri ile göreve başlatılan ilgiliden yapılan 1/3 oranındaki maaş kesintilerinin, 657 sayılı Kanunun 143’üncü maddesinde belirtilen durumlara ilişkin kararların kesinleşmesinden önce ödenmesi mümkün değildir.

Bu itibarla, sorumlu iddialarının reddedilerek 289 sayılı İlamın 3’üncü maddesi ile ……. TL. ye verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, Oybirliği ile,

YORUM EKLE