Mahkeme Kararına Göre Ödenen Manevi Tazminatların Rucü İşlemi Hk Sayıştay Kararı

Mahkeme Kararına Göre Ödenen Manevi Tazminatların Rucü İşlemi Hk Sayıştay Kararı , kurumca ödenen tazminatların sorumlu olan kişilerden tahsil edilmesi

Mahkeme Kararına Göre Ödenen Manevi Tazminatların Rucü İşlemi Hk Sayıştay Kararı

Mahkeme Kararına Göre Ödenen Manevi Tazminatların Rucü İşlemi Hk Sayıştay Kararı , kurumca ödenen tazminatların sorumlu olan kişilerden tahsil edilmesi gerektiği hakkında sayıştay temyiz kurulu kararı

Mahkeme Kararına Göre Ödenen Manevi Tazminatların Rucü İşlemi Hk Sayıştay Kararı

Mahkeme Kararına Göre Ödenen Manevi Tazminatların Rucü İşlemi Hk Sayıştay Kararı 

Bilindiği üzere kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan memurların yapmış olduğu işlemlerden dolayı zarar gören kişiler ilgili idarelere dava açarak maddi ve manevi olarak tazminat alabilmektedirler.Mahkeme kararına göre kurumca kişilere ödenen tutarlar ise daha sonra ilgili tazminatın ödenmesine sebebiyet veren  memurlardan 657 sayılı Devlet Personel Kanununun 12 ve 13 üncü maddelerine göre çıkarılan ‘Devlete ve Kişilere Memurlarca Verilen Zararların Nevi ve Miktarlarının Tespiti, Takibi, Amirlerinin Sorumlulukları, Yapılacak Diğer İşlemler Hakkında Yönetmeliğin’ 11 inci maddesi gereğince, mahkeme kararını uygulamayan ve kusurlu davranan kamu görevlilerine rücu edilmesi gerekmektedir.

Konuya ilişkin olarak sayıştay temyiz kurulunca verilmiş olan karar yazımız ekindedir.

Rücu İşlemleri İle Alakalı Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı 

Kamu İdaresi Türü     Yüksek Öğretim Kurumları
Yılı    2016
Dairesi     2
Dosya No      44427
Tutanak No     46125
Tutanak Tarihi     17.4.2019
Kararın Konusu      Çeşitli Konuları İlgilendiren Kararlar

Konu: İdare mahkemesi kararının uygulanmaması sonucu manevi tazminat ve mahkeme masrafı ödenmesi.

100 sayılı ilamın 16 ncı maddesi ile; İdare mahkemesi kararının uygulanmaması sonucu manevi tazminat ve mahkeme masrafı ödenmesi nedeniyle kamu zararı oluştuğu gerekçesi ile …. TL’ye tazmin hükmü verilmiştir.

Sorumlu …. (Har.Yet.- Veteriner Fakültesi Dekanı) adına Av. …tarafından yapılan temyiz başvurusuna ilişkin dilekçede özetle;

Prof. Dr. ….'ın üniversitede görev yaptığı sırada …2. İdare Mahkemesinde açmış olduğu .... sayılı davada;

... Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Zootekni ve Hayvan Besleme Bölümü, Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanlığının ... tarihinden itibaren dekanlık uhdesinde yürütüleceğinin bildirilmesine ilişkin Veteriner Fakültesi Dekanlığının ... gün ve ... sayılı işleminin iptali ile yürütülmesinin durdurulmasının talep edildiğini,

17.03.2015 gün ve .... sayılı yürütmenin durdurulması karında;

"... yönetmelik hükmü gereği anabilim dalı başkanlığı için, o anabilim dalı öğretim üyeleri veya görevlileri arasında belli koşullar halinde doğrudan atama yapılması ve bunun dışında da anabilim dalı başkanının seçimle belirlenerek atamasının yapılması gerekmekte olup, bunlar haricinde başkanlığın dekanlık uhdesinde yürütülmesi gibi bir yöntem öngörülmediğinden, yönetmelik hükmüne aykırı olarak anabilim dalı başkanlığının dekanlık uhdesinde yürütülmesi yolunda tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır."

yolundaki gerekçeye yer verilmek suretiyle yürütmenin durdurulmasına karar verildiğini, dilekçenin devamında ise aynen;

“... tarih ve ... tarihli yazınız ve ekinde gönderilen mahkeme kararı üzerine, Rektörlük Makamına hitaben ...tarih ve ... sayılı yazı ile; Prof.Dr. ….'ın görev süresinin ... tarihinde sona ermesi üzerine, ana bilim dalı başkanlığının dekanlık uhdesinde yürütülmeye başlandığı ancak 13.04.2015 tarihi itibarıyla Üniversitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeliğinin 16 ve 18. maddeleri gereğince 3 yıllık süre ile anabilim dalı başkanlığına atamanın yapıldığı bildirilmiştir. Dolayısı ile bahsi geçen kararın özüne ve ruhuna uygun bir uygulama, kararın tarafımıza tebliğinden önce yapılmıştır. Bunun haricinde, görev süresi biten Prof. Dr. ….'ın bu göreve atanması yönünde bir ibare ya da gerek içermeyen, zaten mahkemenin de görev süresi biten şahısla ilgili olarak atanması yönünde idare yerine geçerek hüküm tesis etmesi de mümkün olamayacağından, mahkemece belirtilen hukuka uyarlı olmayan husus tarafımızdan karardan önce giderilmiştir.

Konu ile ilgili hususlar tamamen yasal çerçevede hukuka uygun olarak gerçekleşmiştir. Müvekkilin rücuen tazmin etmesi için gerekli olan kasıt, kusur ya da ihmali söz konusu değildir.

Bahsi geçen mahkeme kararlarının yargısal süreci müvekkilimin gıyabında ve dahili olmadan devam etmiş, davalar ile ilgili olarak ihbar müessesesi işletilmemiş ve takibi engellenmiştir.

Diğer taraftan rücuen istenilen tazminata ilişkin ... 2. İdare Mahkemesinin E*. ... K.... sayılı kararına ilişkin temyiz incelemesi Danıştay 8. Dairesinin ... Esasında kayıtlı olup halen devam etmektedir. Müvekkilimin davaya müdahil olabilmesi konusunda avukatlarını talimatlandırarak yargısal süreci takip etmektedir.

Konu ile ilgili hususlar müvekkilim tarafından yasal çerçevede hukuka uygun olarak gerçekleştirilmiştir. Rücuen tazmin etmesi için gerekli olan kasıt, kusur ya da ihmali söz konusu olmayıp, yargısal süreç devam etmektedir.

Sonuç: Yukarıda izah ettiğimiz gerekçe ve nedenlerle; Sayıştay 2.Dairesinin 2018/35520 Karar sayılı kararının temyizen incelenerek bozulmasını vekil olarak saygı ile dilerim.” demiştir.

Başsavcılık mütalaasında;

“…

... Üniversitesi 2016 yılı hesabının 2. Daire tarafından yargılanması sonucu çıkarılan 23.10.2017 tarihli ve 247 sayılı İlamın 16’ncı maddesinde yer alan tazmin hükmüne karşı … adına Av. …..nun verdiği temyiz talebini ihtiva eden ve ilgideki yazı ile Başsavcılığı intikal ettirilen dilekçe incelendi.

Adı geçenin dilekçesinde; ilamın 16 ncı maddesinde tazmin hükmü verilen yargı kararının uygulanmaması sonucu faiz ödenmesine bağlı olarak hesaplanan ….lira kamu zararı ile ilgili olarak yargılama aşamalarından her hangi bir şekilde bilgi sahibi olmadıkları, sözü edilen meblağın rücu edilmesi yönünde yargıya müracaat ettikleri belirtilerek, verilen tazmin hükmünün kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmektedir.

Ortaya konulan hususlar karşısında adı geçenin temyiz talebinin kabulü ile belirtilen iddiaların araştırılması maksadıyla Dairesine Tevdiine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.” denilmiştir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

İlam maddesinde, ... 2. İdare Mahkemesinin 17.03.2015 gün ve ...sas nolu yürütmeyi durdurma kararının uygulanmaması neticesinde ... Üniversitesi Rektörlüğünün manevi tazminat ve mahkeme masrafı ödemesi nedeniyle tazmin hükmü verilmiştir.

Prof. Dr. ...’ın ... Üniversitesi Rektörlüğünün ... tarih ve ... sayılı idari işlemine karşı 06.01.2015 tarihli dilekçesiyle, ... 2. İdare Mahkemesinde ...sas numarası ile yürütmeyi durdurmalı iptal davası açtığı, Mahkemenin 17.03.2015 tarih ve 2015/12 sayılı ara Kararı ile idari işlemin yürütmesini durdurduğu,

Rektörlük Makamının, ... 2. İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararına, ... Bölge İdare Mahkemesi nezdinde 21.04.2015 tarihinde 2015/100 numarası ile itiraz ettiği, Bölge İdare Mahkemesinin itirazı ret ederek 2. İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararını yerinde bulduğu görülmüştür.

Ancak kesinleşen yürütmeyi durdurma kararının uygulanmadığı, bunun neticesinde davacı Prof. Dr. ...’ın ... 2. İdare Mahkemesinde ... esas numarası ile … TL’lik manevi tazminat davası açtığı, mahkemenin 03.05.2016 tarihli kararıyla davacıyı haklı bularak Rektörlük Makamını …. TL’lik manevi tazminata mahkûm ettiği, mahkeme masrafı ve yasal faiz ile birlikte davacıya üniversite bütçesinden …. TL ödendiği görülmüştür.

... 2. İdare Mahkemesince hükmedilen manevi tazminat, Anayasanın 125 inci maddesinin son fıkrasındaki “İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.” hükmü gereği öncelikle ... Üniversitesi bütçesinden ödenmiştir. Ancak söz konusu tutarın, 657 sayılı Devlet Personel Kanununun 12 ve 13 üncü maddelerine göre çıkarılan ‘Devlete ve Kişilere Memurlarca Verilen Zararların Nevi ve Miktarlarının Tespiti, Takibi, Amirlerinin Sorumlulukları, Yapılacak Diğer İşlemler Hakkında Yönetmeliğin’ 11 inci maddesi gereğince, mahkeme kararını uygulamayan ve kusurlu davranan kamu görevlilerine rücu edilmesi gerekmektedir.

Anayasanın 138 nci maddesinin 4 üncü fıkrasında;

“Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.” hükmüne yer verilmiştir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 28 inci maddesinin 1 inci fıkrasında ise;

“Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez.” denilerek yargı kararının geciktirilmeden uygulanacağı hükme bağlamıştır. Dolayısı ile bir hukuk devletinde, hiçbir kamu görevlisi yargı kararını yerine getirmemezlik yapamayacağı gibi kararın yerine getirilmesini de geciktiremez.

Ayrıca Üniversitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeliğinin 16 ncı maddesinde yer alan;

“Anabilim veya anasanat dalı başkanı, o anabilim veya anasanat dalının profesörleri, bulunmadığı takdirde doçentleri, bulunmadığı taktirde yardımcı doçentleri, yardımcı doçent de bulunmadığı taktirde öğretim görevlileri arasından, o anabilim veya anasanat dalında görevli öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerince seçilir ve bir hafta içinde yüksekokul müdürü, konservatuvar müdürü veya dekan tarafından atanır. Anabilim veya anasanat dalı başkanı olarak atanabilecek öğretim üyesi veya öğretim görevlisi sayısının en çok iki olması halinde, başkan, yüksekokul müdürü, konservatuvar müdürü veya dekan tarafından doğrudan atanır. Atamalar rektörlüğe bildirilir.” hükmü gereğince meydana gelen kamu zararından Veteriner Fakültesi Dekanı sorumludur.

Güncelleme Tarihi: 09 Ekim 2019, 15:43
YORUM EKLE