Kamu Zararının Belirlenmesinde Esas Alınacak Kriterler

Kamu Zararının Belirlenmesinde Esas Alınacak Kriterler

Kamu Zararının Belirlenmesinde Esas Alınacak Kriterler

Kamu Zararının Belirlenmesinde Esas Alınacak Kriterler

Kamu Zararının Belirlenmesinde Esas Alınacak Kriterler

KAMU ZARARININ BELİRLENMESİNDE ESAS ALINACAK KRİTERLER*

Kamu kaynağındaki bir artışa engel veya eksilmeye neden olunmasının hangi şartlarda kamu zararı oluşturacağı, diğer bir deyişle kamu zararının unsurları çalışmanın önceki bölümünde ayrıntılı olarak ele alındı. Kamu kaynağındaki oluşan olumsuz durumun kamu zararı olduğu tespit edildikten sonra kamu zararının ekonomik boyutunu, kamu bütçesinden olumsuz eksilmenin veya kamu bütçesine haksız olarak dahil edilmeyen gelirin ekonomik değerini hesaplayabilmek için, kanun ve yönetmelikte bazı kriterler belirlenmiştir. Söz konusu kriterler KMYKK’ nın 71. maddesinde 6 başlık ve KMYKK’ ya istinaden çıkarılan Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin[1] 6. maddesi ile de ek olarak 3 başlık olmak üzere toplam 9 başlık altında belirlenmiştir. Şu şekilde belirtilebilir;

A. Yapılan İş, Alınan Mal veya Hizmet Karşılığı Olarak İlgili Mevzuatında Belirtilen ya da Mevzuatında Öngörülen Karar, Onay, Sözleşme ve Benzeri Belgelerde Belirlenen Tutardan Fazla Ödeme Yapılması

Kamu kurum ve kuruluşlarının kullanımda bulunan her türlü kaynaktan yapacakları mal veya hizmet alımları ile yapım işleri ihalelerinde uygulayacakları esas ve usuller, Kamu İhale Kanununda hüküm altına alınmış, Kanunun 4 üncü maddesinde İhale, “Bu Kanunda yazılı usul ve şartlarla mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin istekliler arasından seçilecek birisi üzerine bırakıldığını gösteren ve ihale yetkilisinin onayını müteakip sözleşmenin imzalanması ile tamamlanan işlemler” olarak tanımlanmış olup, ihale yöntemleri olarak da Açık İhale Usulü, Belli İstekliler Arasında İhale Usulü ve Pazarlık Usulü olarak, ihale usulü dışındaki alımları da doğrudan temin yöntemi ile yapacakları belirlenmiştir.

İhale süreçleri[2] ihale dokümanına[3] göre yürütülür. İhale süreci sonuçlandıktan sonra sözleşme ile ilgili hükümler 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na göre yapılır. Kanun’un 1. maddesinde; “Bu Kanun’un amacı, Kamu İhale Kanununa göre yapılan ihalelere ilişkin sözleşmelerin düzenlenmesi ve uygulanması ile ilgili esas ve usulleri belirlemektir” hükmü, Kanunun 4. maddesinde ise, “Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir. İhale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez. Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur” hükmü yer almaktadır. 

Yüklenici tarafından alınan ihale, ihale sözleşmesine göre yürütülür. İşler bitince idarece hakediş raporu düzenlenerek yükleniciye hakediş raporuna göre bütçeden ödeme yapılır. Sayıştay Temyiz Kurulu, Anahtar teslimi götürü bedel olarak tespit edilen sözleşme ücretinin üzerinde ödemede bulunulması” konulu bir kararında; “Sonuç olarak, bahsi geçen iş artışı nedeniyle yapılan ödeme, yapım işinin anahtar teslimi götürü bedel olarak ihale edilmiş olması, işin mimari uygulama projelerindeki vaziyet planında nitelikleri ve boyutları yazılı 4 adet binanın yıkılacağının önceden belirtilmesi, gerek yaklaşık malîyet cetvelinde gerekse imalat listesinde 18.185/1 no lu “Makine ile demirli ve demirsiz beton inşaatın yıkılması” pozunun bulunması,

Özel Teknik Şartnamenin 3.1 inci maddesinin 12 nci bendinde yer alan;

“İnşaat alanında bulunan ve vaziyet planında gösterilen mevcut binalar, çelik yapı elemanları, doğramalar ve sökülüp takılabilen (pano, armatür, vitrifiye ve benzeri) zarar görmeyecek şekilde yıkılacak, yıkımı esnasında İdarece ayrılıp depolanması istenen malzemeler yüklenici tarafından temizlendikten sonra kışla içerisinde gösterilecek bir depoda depolanacak, molozlar ise belediye döküm alanına dökülecektir.” hükmü ile söz konusu pozun kapsamının ayrıntılı olarak açıklanmış olması ve Özel Teknik Şartnamenin yüklenici tarafından okunmuş, anlaşılmış ve kabul edilmiş olan ihale dokümanı evraklarından biri olması, ayrıca 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununun 24 üncü maddesi ile Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 21 inci maddesi uyarınca bahsi geçen imalatların önceden öngörülemeyecek nitelikte bulunmaması gerekçeleriyle mevzuata aykırıdır…...

Dolayısıyla;

Gerekçe raporunda imzası bulunan Yapı Denetim Heyeti üyelerinin 01.10.2012 tarihli yazıyla hakedişin iadesini talep etmeleri, Ödemeyi tahakkuk ettirmekle görevli gerçekleştirme görevlisinin de iş artışı konusuna hakim teknik personel olmaması, iş artışı konusunda bilgi sahibi teknik personelden oluşan Yapı Denetim Heyetince düzenlenmiş olup iş artışını uygun gören Gerekçe Raporunun ödeme evrakına eklenmiş olması ve her ne kadar anılan Heyet tarafından söz konusu Raporla iş artışına verilen uygun görüşten vazgeçilerek ödeme yapılmadan önce 01.10.2012 tarihli yazıyla hakedişin iadesi talep edilmiş olsa da, söz konusu talebin İdare tarafından reddedilmesi ve yine İdare tarafından ödeme yapılacak birime 12.10.2012 tarihli yazıyla işlemlere devam edilerek ödemenin gerçekleştirilmesinin emredilmiş olması nedeniyle, bu aşamada kamu zararıyla illiyet bağları kesildiğinden Yapı Denetim Heyetinin sorumlu tutulmaları mümkün bulunmamaktadır.

Buna karşılık, iş artışına ilişkin tüm süreçte ve ödeme emri belgesi üzerinde imzası bulunan, ayrıca Yapı Denetim Heyetinin 2 nolu hakedişin yeniden düzenlenmek üzere iadesine ilişkin talebini 12.10.2012 tarihli yazı ile reddederek yapım işine ait çalışmalara devam edilmesi emrini veren … 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu çerçevesinde kamu zararıyla doğrudan illiyet bağı bulunmaktadır.

Bu nedenle sorumluluk itirazının reddiyle 513 sayılı ek ilam ile ...TL’ye ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE” şeklinde karar vermiştir[4]. Bu kararda, ihale sözleşmesi ve ekinde yer alan ihale dokümanında (şartnamede)  iş artışı ile ilgili hükümler bulunmadığından iş artışına gidilmesi kamu zararı oluşturmuş ve iş artışına istinaden düzenlenen hak ediş göre ödeme yapan harcama yetkilisi sorumlu tutulmuştur.

B. İlgili Mevzuatında Öngörülen Haller Dışında, İş Yaptırılmadan, Mal veya Hizmet Alınmadan Önce Ödeme Yapılması

İş yaptırılmadan, mal veya hizmet alınmadan önce ödeme yapılmadan ödeme yapılmasının istisnası KMYKK’nın “Ön Ödeme” başlıklı 35[5]. maddesinde düzenlenmiştir. Bu kanun maddesine göre çıkarılan ön ödemenin usul ve esasları yönetmeliklerinde belirlenir. Kanun maddesinin ve yönetmelik hükümlerinin haricinde iş yaptırılmadan, mal veya hizmet alınmadan önce yapılan ödemeler, unsurlar oluşursa kamu zararı olarak işlem görecektir. Sayıştay Temyiz Kurulu “İş henüz başlamadan 1 aylık bedel için hakediş düzenlenerek Yükleniciye ödemede bulunulması” konulu verdiği bir kararında[6]; “Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde; söz konusu işin 01.04.2014 tarihinde başlayacağı belirtilmesine rağmen, ilk hakedişe ilişkin düzenlenen ... -TL tutarlı faturanın tarihi ise 26.03.2014’tür. Bu durumda, İş’e başlamadan hakediş düzenlendiği ve bir aylık bedel olan ... -TL’nin ödendiği anlaşılmaktadır.
            5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun “Kamu Zararı” başlıklı 71 inci maddesindeki düzenlemeye göre; “Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması” kamu zararının belirlenmesinde esas alınacak kriterlerden birisi olarak gösterilmiştir. Dolayısıyla, henüz İş başlamadan yapılan ödeme sonucu ... -TL tutarında kamu zararına yol açılmıştır”
şeklinde karar vererek, mal veya hizmet alınmadan önce yapılan ödemelerin kamu zararı olduğuna hükmetmiştir.

C. Transfer Niteliğindeki Giderlerde, Fazla Veya Yersiz Ödemede Bulunulması

Transfer harcamaları, milli gelirde değişiklik meydana getirmeyen sadece bireyler ve toplumsal grupların satın alma gücünde bireysel ve grup bazında değişiklik meydana getiren ve karşılığında devlete mal ve hizmet ya da üretim faktörü verme zorunluluğunun bulunmayan harcamalardır. Transfer harcamaları olarak, faiz ödemeleri, kurumlara katılma payı, iktisadi transferler ve yardımlar, malî transferler, sosyal yardımlar, diğer borç ödemeleri, fon ödemeleri, kamulaştırma ve diğerleri olarak sayılabilir[7].

Bütçe yapısı içerisinde, transfer harcamaları cari ve sermaye transferi olarak adlandırılmaktadır[8]. Cari transferler, bütçeden cari nitelikli mal ve hizmet alımlarının finansmanı amacı ile yapılan karşılıksız ödemeler iken, sermaye transferleri bir yıl ve daha fazla süreli sermaye nitelikli mal ve hizmet alımlarının finansmanı amacı ile yapılan karşılıksız ödemelerdir[9].

Sayıştay Temyiz Kurulu “Yurtdışında dil eğitimi görmek amacıyla yardım talep eden kişiye yardım yapılması” konulu verdiği bir kararında[10]; “5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 71 inci maddesinde, kamu zararının tanımı yapıldıktan sonra, transfer niteliğindeki giderlerde, fazla veya yersiz ödemede bulunulması ve mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması hususlarının kamu zararının belirlenmesinde esas alınacak kriterler arasında sayılmıştır. Bu tanımlama ya göre bir değerlendirme yapıldığında, sosyal yardımlardan faydalanma hakkı olmayan kişiye sosyal yardım yapılması suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen mevzuat hükümler ile ilişikli tutulan ödeme emri belgesi ile eklerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, ... Belediyesi Sosyal Yardım Esasları Yönetmeliğine göre, Belediyenin sosyal yardımlarındaki temel amacın, ihtiyaç sahiplerinin hayatlarını idame ettirebilmeleri için gereken asgari şartları sağlayabilecek yardımda bulunmak olduğu anlaşılmaktadır. Diğer bir ifadeyle, Belirtilen Yönetmelikte, sosyal yardım yapılabilecek kişiler “Belediye sınırları içerisinde ikamet eden muhtaç, yoksul, kimsesiz, düşkün ve engelli kişiler” olarak tanımlanmış ve sosyal yardımların yapılmasında temel amacın ihtiyaç sahiplerinin gıda, giyinme, barınma, ısınma, sağlık gibi temel nitelikte sosyal ve ekonomik bir sorununun çözümünde yardımcı olunması olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla, özel üniversitede burslu olarak okuyan ve dil eğitimini sürdürmek amacıyla yurtdışına gidebilecek durumda olan ve başvuru evrakları arasında da, gerçeği yansıtmadığı halde, adına düzenlenmiş Fakirlik İlmühaberine yer verilmiş olan şahsın sosyal yardımlardan yararlanmaya hakkı olanlar arasında düşünülerek kendisine yardım yapılmasının belirtilen Yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu açıktır. Bu itibarla; 5. Daire tarafından 212 sayılı ilamın 37 nci maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE” şeklinde karar vererek, sosyal yardımlar şeklinde yapılan transfer harcamasını, sosyal yardımı hak etmeyen kişiye yapılmasını kamu zararı olarak değerlendirmiştir. Sorumlular kararı, karar düzeltmeye götürmüş, fakat karar düzeltmede Sayıştay Temyiz Kurulu karar düzeltmesine mahal olmadığına hükmetmiştir[11].

D. İlgili Mevzuatı Gereğince Görevlendirilen Komisyon Veya Kişilerce Rayiç Bedelinden Daha Yüksek Fiyatla İş Yaptırılması, Mal Veya Hizmet Alınması

Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4/1-ğ bendinde,  Rayiç bedel,  “Bir mal, iş veya hizmetin temin edildiği yer ve tarihteki normal alım ve satım bedelini” şeklinde tanımlanmıştır. Kamu kurumları alım yapacakları ihtiyaçlarının fiyatlarını belirlerken, alım yapılacak ihtiyacın rayiç bedelini doğru veriler kullanarak belirlemezlerse, rayiç bedelden daha fazla fiyat ile alım yaparak ödeme yaparlar ise, rayiç bedelden fazla yapılan ödemeler kamu zararı oluşturabilir[12].

KMYKK’ya tabi olan kamu kurum ve kuruluşları alımlarını kamu ihale mevzuatına göre yaparlar. İhale usullerine tabi alımlarını ihale yetkilisinin görevlendireceği ihale komisyonu yapar. İhale komisyonu alımı yapılacak işi (mal/hizmet/yapım işi) yapacak olan yükleniciyi seçmek için isteklilerin verdiği teklif fiyatlarını yaklaşık maliyete göre değerlendirerek işi yaptırılacak yüklenici belirlenir.

Yaklaşık maliyet; idarelerce iha­le onay belgesi düzenlenmeden önce, alınacak malın alım fiyatını belirleyebilmek için miktar tespiti ve fiyat araştırması yapılmak suretiyle alımın maliyet hesabıdır. Kamu kurum ve kuruluşları yaklaşık maliyetlerini uygulama yönetmeliklerinde gösterildiği gibi, maliyetin tespitinde, meslek odası ve kamu kurumlarının yayınladığı birim fiyatlardan, geçmiş yıllarda şekillenen sözleşme fiyatlarından, bakanlık tebliğlerin­deki fiyatlardan, konusunda deneyimli yüklenici veya alt yüklenici olarak faaliyet gösteren kişi ve kuruluşlar­dan alınacak ihale konusu işe benzer nitelikteki işlere ilişkin maliyetlerden ve idarenin piyasa araştırmasına dayalı rayiç ve fiyat tespitlerinden yararlanarak belirleyebilirler[13].

İhale usulü olmayan KİK 22. maddesinde düzenlenen doğrudan temin usulü ile alımlarda, alım yapılmadan önce ihale yetkilisince görevlendirilen kişilerce alımı yapılacak olan işin (mal/hizmet/yapım işi) fiyatını tespit amacı ile piyasa fiyat araştırma tutanağı/tek kaynaktan temin edilen mallara-hizmetlere ilişkin form:10  düzenlenir. Kanun’un 22. maddenin (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında gerçekleştirilecek alımlarda “tek kaynaktan temin edilen mallara-hizmetlere ilişkin form”, maddenin a, b ve c bentleri dışındaki doğrudan temin usulü ile alımlarda ise,  “piyasa araştırma tutanağı” düzenlenmektedir. Görevlendirilen kişilerce düzenlenen bu tutanak/form piyasa fiyat araştırması sonucunda alınacak işin fiyatının ne olabileceği hakkında alınan teklifleri ve uygun görülen fiyat ile yükleniciyi göstermekte olup, söz konusu kişi veya kişilerce imzalanan tutanaktır. Bu usul ile alımlarda, piyasa araştırma tutanağı düzenlemenin amacı, ihtiyacı en ekonomik şekilde karşılamak içindir[14].

Sayıştay Temyiz Kurulu bir kararında, piyasa araştırma tutanağı düzenlemenin amacının, Belirtilen hükümler gereği, onay belgesinde yetkilendirilen kişi veya kişilerce, ihtiyacın gerçek piyasa rayiçlerine uygun bir şekilde temin edilmesini sağlamaya yönelik olarak piyasa fiyat araştırması yapılmakta ve buna ilişkin tutanak düzenlenmektedir” şeklinde belirtilmiştir.[15]

Sayıştay Temyiz Kurulu “Doğrudan temin yöntemi ile yapılan alımlarda piyasa liste fiyatının üzerinde ödeme yapılması” konulu verdiği bir kararında[16];“… satın alınan 3 adet 48.000 BTU salon tipi klima için piyasa liste fiyatlarının üzerinde ödeme yapılması mevzuata aykırıdır” şeklinde karar vererek piyasa rayici üzerinde yapılan alımın kamu zararı olduğuna hükmetmiştir.

E. Kamu İdarelerine Ait Malların Kiraya Verilmesi, Tahsisi, Yönetimi, Kullanımı ve Elden Çıkarılması İşlemlerinin Mevzuata Uygun Bir Şekilde Yapılmaması

            Kamu idarelerine ait malların kiraya verilmesi, tahsisi, yönetimi, kullanımı ve elden çıkarılması işlemleri 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu[17], Devlet İhale Kanunu’nun 74 üncü maddesine istinaden çıkarılan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik[18], KMYKK’ nın 45, 47 ve geçici 12. maddelerine istinaden çıkarılan Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis ve Devri Hakkında Yönetmelik[19] hükümlerine göre yapılmaktadır.

Kamu idarelerine ait malların satım, kira, trampa, mülkiyetin gayri aynî hak tesisi işlemleri 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu[20] hükümlerine göre yapılmaktadır. 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 1’ inci maddesinde, genel bütçeye dahil dairelerle katma bütçeli idarelerin, özel idare ve belediyelerin alım, satım, hizmet, yapım, kira, trampa, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işlerinin bu Kanunda yazılı hükümlere göre yürütüleceği hüküm altına alınmıştır.

 Hazinenin özel mülkiyendeki taşınmazların[21] satışı, trampası, arsa veya kat karşılığı inşaat yaptırılması, kiraya verilmesi, ön izin verilmesi ve üzerlerinde irtifak hakkı kurulması, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiraya verilmesi, ön izin ve kullanma izni verilmesi ile ecrimisil ve tahliye işlemleri de, Devlet İhale Kanunu’nun 74 üncü maddesine istinaden çıkarılan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik[22] hükümlerine göre yapılmaktadır.

 Devlet İhale Kanunun 36. maddesinde, bu Kanunun 1. maddesinde yazılı işlere ilişkin ihalelerde, tekliflerin gizli olarak verilmesini sağlayan kapalı teklif usulünün esas olduğu, 44. maddede gösterilen işlerin belli istekliler arasında kapalı teklif usulü ile, 45. maddesinde gösterilen işlerin açık teklif usulü ile 51. maddede sayılan işlerin pazarlık, 52. maddede gösterilen işlerin de yarışma usulüyle yaptırılabileceği düzenlemesi yapılmıştır.

 Kanunun “Pazarlık usulüyle yapılacak işler” başlıklı 51/1-g maddesinde,  “Kullanışlarının özelliği, idarelere yararlı olması veya ivediliği nedeniyle kapalı veya açık teklif yöntemleriyle ihalesi uygun görülmeyen, Devletin özel mülkiyetindeki taşınır ve taşınmaz malların kiralanması, trampası ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiralanması ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi” şeklindedir. Bu bent hükmüne göre, bu usul Devletin özel mülkiyetindeki taşınmazların veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin[23] kiralanması için kullanılabilecektir. Yukarıda verilen mevzuat hükümlerine göre, Devlet İhale Kanunun 51/1-g maddesinde belirtilen ihale usulü tapuda hazine adına kayıtlı taşınmazların kiraya verilmesinde kullanılabilecektir. Üniversiteler gibi özel bütçeli idarelerin ve genel bütçe haricindeki kamu idarelerinin kullandıkları taşınmazlar tapuda kendi adlarına kayıtlı ise, bu taşınmazları pazarlık usulü ile kiraya veremeyecekler, ancak kullandıkları taşınmazlar hazine adına kayıtlı ise, bu taşınmazları pazarlık usulü ile kiraya verebileceklerdir.

Kamu idarelerinin mülkiyetlerindeki taşınmazların birbirlerine bedelsiz olarak tahsis ve devri ile; hazineye ait taşınmazlar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kamu idarelerine tahsis ve devir işlemleri ise KMYKK’nın 45, 47 ve geçici 12. maddelerine istinaden çıkarılan Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis ve Devri Hakkında Yönetmelik[24] hükümlerine göre yapılmalıdır.

Kamu idareleri mülkiyetlerindeki ve kendilerine tahsis edilen taşınmazları ilgili mevzuat hükümlerine göre yapmaz, idare bu yüzden gelir kaybına uğrar ise, bu durum kamu kaynağındaki artışa engel olma şeklinde bir kamu zararını ifade eder. Sayıştay Temyiz Kurulu Belediyeye ait taşınmazların mevzuata aykırı olarak spor kulübüne tahsis edilmesi konulu verdiği bir kararında özetle; Belediyeye mülkiyetindeki taşınmazların, 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa göre yapılacak ihaleler ile kiraya verilip gelirlerinin belediye bütçesine gelir kaydedilip belediyeye gelir olması gerektiği halde, Gençlik ve Spor Kulübüne ihale yapılmaksızın tahsis edilmesinin, belediyeye ait taşınmazların 2886 sayılı Kanuna aykırı biçimde ihalesiz olarak meclis kararı ile spor kulübüne tahsis edilerek kamu kaynağında bir artışa engel olunmasını kamu zararı olduğuna hükmetmiştir[25]. Sayıştay Temyiz Kurulu Üniversiteye ait kantinin Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Sosyal Tesisleri İktisadi İşletmesine düşük bedelle kiralanması konulu verdiği bir kararında da özetle; Üniversitenin mülkiyetinde olan kantin yeri olarak kullanılan taşınmazın ihale yapılmaksızın Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Sosyal Tesisleri İktisadi İşletmesine işletme hakkının devredilmesi sonucu yoksun kalınan kira bedelinin kamu zararı olduğuna hükmetmiştir[26].

F. Görevlilere Teslim Edilen Taşınırların Zarara Uğraması

KMYKK’ya tabi kamu idarelerinde çalışan kamu görevlilerine kullanılmak üzere verilen dayanaklı taşınırların, kamu görevlilerine teslimi, kullanımı ve muhafazasının usul ve esasları KMYKK’nın 44. maddesine istinaden çıkarılan Taşınır Mal Yönetmeliğinde belirlenmiştir.

Bu yönetmeliğin 5/4. maddesine göre, Kamu görevlilerinin kullanımına verilen dayanıklı taşınırlar, kullanıcıları tarafından başkasına devredilemez. Kullanıcılarının görevden ayrılması halinde söz konusu taşınırların ambara iade edilmesi zorunludur. Bu şekilde teslim yapılmadan personelin kurumla ilişiği kesilmez.

Kullanılmak üzere kendilerine taşınır teslim edilen kamu görevlilerinin kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizlik ya da dikkatsizlikleri nedeniyle oluşan kamu zararı, değer tespit komisyonu tarafından tespit edilecek gerçeğe uygun değer üzerinden, ilgili mevzuat hükümleri uygulanmak suretiyle tahsil edilir. Ortak kullanım alanına tahsis edilen dayanıklı taşınırlarda meydana gelen kamu zararı ise zararın oluşmasında kasıt, kusur veya ihmali olanlardan tahsil edilir. (Yönetmelik madde, 5/6). 

Kamu görevlilerin kasıt, kusur veya ihmallerinden dolayı kendilerine teslim edilen taşınırlar zarar gördüğünde, bu zararın tazmini konusunda  KMYKK’nın 71. maddesi[27] hükmü mü, yoksa 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun[28] 12. maddesi[29] hükmü mü uygulanmalı mı sorusu akla gelmektedir. Genel kanun, kanun hükümlerinin mahiyeti itibariyle herkese veya her olaya uygulanması mümkün olan kanun; özel kanun ise, kanun hükümleri belli kişilere veya belli olaylara uygulanan kanundur[30]. KMYKK, Devlet memurları kanunundan sonra yürürlüğe girmiştir ve KMYKK, Devlet Memurları Kanununa göre özel kanundur[31]. Şöyle ki, KMYKK hükümleri, bu kanuna tabi kamu idarelerinde çalışan kamu görevlilerine uygulanırken, Devlet Memurları Kanunu hem bu  kanuna tabi olan memurlara ve hem de bu kanuna tabi olmayan idarelerde çalışan memurlara uygulandığı için KMYKK’ya göre genel kanundur. Bu bağlamda, kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden dolayı kendilerine teslim edilen taşınırlar zarar gördüğünde, bu zararın tazmini için KMYKK hükümleri uygulanmalıdır.

G. İdare Gelirlerinin Tarh, Tahakkuk veya Tahsil İşlemlerinin Mevzuata Uygun Bir Şekilde Yapılmaması

KMYKK madde 3/1-i bende kamu geliri; “Kanunlarına dayanılarak toplanan vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay veya benzeri gelirler, faiz, zam ve ceza gelirleri, taşınır ve taşınmazlardan elde edilen her türlü gelirler ile hizmet karşılığı elde edilen gelirler, borçlanma araçlarının primli satışı suretiyle elde edilen gelirler, sosyal güvenlik primi kesintileri, alınan bağış ve yardımlar ile diğer gelirler” şeklinde tanımlanmıştır. Tarh, tahakkuk ve tahsil terimleri, sadece vergi vb. yükümlülükler için geçerli olmayıp, kamu idarelerinin tüm gelirlerini kapsamaktadır[32].

KMYKK’ nın “Gelirlerin  toplanması sorumluluğu” başlıklı 38. maddesinde; “Kamu gelirlerinin tarh, tahakkuk, tahsiliyle yetkili ve görevli olanlar, ilgili kanunlarda öngörülen tarh, tahakkuk ve tahsil işlemlerinin zamanında ve eksiksiz olarak yapılmasından sorumludur” hükmü mevcuttur. Kamu idarelerinin gelirlerinin neler olduğu, bu idarelerinin kendi mevzuatlarında yer almaktadır. Kamu idareleri yetkilileri, idarelerin hak ettikleri gelirleri ilgili mevzuatlarına göre tahakkuk ettirip, tahsil etmezler ise, geliri toplamak ile yetkili ve görevli kamu görevlileri açısından kamu zararı oluşturacaktır.

Sayıştay Temyiz Kurulu da verdiği kararda, bir üniversitenin mülkiyetinde olan ve çeşitli kişi veya firmalara kiraya verilen iş yerlerine ait elektrik, su ve ısınma giderlerinin söz konusu kiracılardan tahsil edilmediği gerekçesiyle ilgili Sayıştay dairesince verilen tazmin hükmü sorumlularca temyiz edilmiştir. Özet ile üniversitenin mülkiyetinde bulunan işyerlerini kiralayanlara ait elektrik, su ve ısınma giderlerinin üniversitece karşılanmasına karşılık bu tutarların daha sonra sözleşmeleri gereği kendilerine tahakkuk ettirilmemesi ve bunun sonucu olarak kendilerinden tahsil edilmemesini kamu gelirinin eksilmesine neden olması dolayısıyla kamu zararı olarak değerlendirmiş ve  ilgili dairece verilen tazmin hükmünü onamıştır[33].

 “İl Özel İdaresine ait yüzme havuzunun kiralanması işinde, sözleşme kira bedeli üzerinden Katma Değer Vergisi tahsil edilmemesi” hakkında verilmiştir. İlgili dairece tazmin kararı verilmiştir. Sayıştay Temyiz Kurulu da temyize konu kiralama işlemine ilişkin sözleşme hükümlerinden, kiraya verilen gayrimenkulün işletme hakkının kiralanması şeklinde kiralanmış olduğu ve Katma Değer Vergisi Kanunu ve Kanun’un ilgili tebliği gereğince, yapılan işlemi KDV konusuna girdiği ve KDV tahsil edilmesi gerektiğini belirterek, ilgili daire kararını tasdik etmiştir[34].

Sayıştay Temyiz Kurulu “Eğlence vergisi tahakkuku yapıldığı halde tahsilatının yapılmaması ve 2005-2009 yıllarına ait verginin zamanaşımına uğratılması” konulu verdiği bir kararında da özetle; ilgili dairece verilen eğlence vergisi tahakkuku yapıldığı halde tahsilatının yapılmayarak, alacağın zamanaşımına uğratılması sonucu yoksun kalınan gelirin kamu zararı olduğu gerekçesi ile verilen tazmin hükmünü onamıştır[35].

Ğ. Kamu İdaresinin Yükümlülüklerinin Mevzuatına Uygun Bir Şekilde Yerine Getirilmemesi Nedeniyle Kamu İdaresine Faiz, Tazminat, Gecikme Zammı, Para Cezası Gibi Ek Malî Külfet Getirilmesi

Mevzuatları öngörmediği halde kamu görevlisinin kusuru sebebi ile kamu idaresi bütçeden  haksız yere faiz, tazminat, gecikme zammı, para cezası gibi ödemeler yapılması kamu kaynağında eksilmeye neden olduğu için kamu zararı oluşacaktır[36].

Para cezasına örnek olarak, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na[37] göre Sosyal Güvenlik Kurumunca belirtilen bildirimleri, Kurumun belirlediği şekle, usule uygun ve zamanında vermeyenler hakkında Kanun’un  “Kurumca Verilecek İdari Para Cezaları” başlıklı 102.[38] maddesinde belirtilen cezalar gösterilebilir. Bildirimleri usule, şekle göre veya zamanında yapmayan idareye Sosyal Güvenlik Kurumunca Kanun’un 102. maddesinde belirtilen cezalar uygulanır. İdarece bütçeden, Sosyal Güvenlik Kurumuna idari para cezası ödenmiş ve idare kusuru bulunan kamu görevlisinden bu cezaları tahsil etmemiş ise, kamu görevlisinden tahsil edilmeyen tutarlar kamu zararı teşkil edecektir. Sayıştay Temyiz Kurulu “Belediye bütçesinden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve Vergi Dairesi Başkanlığına idari para cezası ödenmesi” konulu bir kararında, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 2872 sayılı Çevre Kanununa göre yerine getirilmesi gereken görevlerin zamanında yerine getirilmeyerek belediye bütçesinden Sosyal Güvenlik Kurumu ve Vergi Dairesi Başkanlığına para cezası ödemesi hakkında tazmin kararı veren Sayıştay Dairesi Kararını tasdik etmiştir[39].

H. Mevzuatında Öngörülmediği Halde Ödeme Yapılması         

Kamu kaynağında bir eksilme oluştuğunda, bu eksilmenin kamu zararı olduğuna dair karar verildiğinde, kamu zararın belirlenmesi için mevzuatında öngörülmediği halde kamu görevlisince bütçeden yapılan ödemenin parasal miktarın belirlenmesi gerekir.

Kamu idarelerinin kuruluş kanunlarında ve mevzuatlarında hangi görevleri yapacakları ve görevleri kapsamında bütçelerinden hangi harcamaları, hangi usul ile yapacakları ilgili mevzuatta belirlenmiştir. Kamu idareleri belirlenen mevzuat kapsamı dışında harcama yaparlar, bu harcamalar şartları oluştuğu takdirde kamu zararı olarak değerlendirilecektir.

Sayıştay Temyiz Kurulu “ Başkanlık ve Meclis katında çalışan personel için muhtelif giyim eşyası satın alınarak bedellerinin belediye bütçesinden ödenmesi” konulu kararında, Belediyesinde Başkanlık ve Meclis katında çalışan personel için muhtelif giyim eşyası satın alınarak bedellerinin Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri kaleminden ödenmiştir. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 60’ıncı maddesinde belediyenin hangi giderleri yapabileceğini belirtmiş, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi’ nin 3., 4. ve 9. maddelerini  ve ilgili harcama mevzuatını zikretmiş ve yapılan bu harcamanın “Giyecek Yardımı Yönetmeliği’ne aykırı olması itibari ile de mevzuata aykırılığı açıktır.” denilerek temyiz edilen tazmin kararını tasdik etmiştir[40].

Sayıştay Temyiz Kurulu “ Belediyede çalışan personele, elektronik karta para yüklemesi yapılmak suretiyle yemek yardımında bulunulması” konulu kararında, “5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesi 1 inci fıkrasında kamu zararı tanımlanmış, 2 nci fıkrasında da bu zararın belirlenmesinde esas alınacak kriterler düzenlenmiştir. 5018 sayılı Kanunda, “Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması” da kamu zararının belirlenmesinde esas alınacak kriterlerden birisi olarak sayılmıştır. Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, para temsili araçlar ile yemek ihtiyacının dışarıdan karşılanması ile ilgili idare işlemi, Yiyecek Yardımı Yönetmeliği ve Kamu İhale Kanununa aykırı olduğundan, bu işlem neticesi yapılan ödeme, mevzuatta öngörülmeyen bir ödeme mahiyetindedir” denilerek temyiz edilen tazmin kararını tasdik etmiştir[41].

Sayıştay Temyiz Kurulu“…İşi’ nde Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usullere göre kiralanan kamyonet ve minibüslerin aylık kira bedellerinin bu taşıtların kasko sigortası değerlerinin % 2’sini aştığı ve yükleniciye bu tutarlar üzerinden ödeme yapıldığı gerekçesiyle … TL’nin tazminine” ilişkin kararın temyiz edilmesi ile ilgili verdiği kararında,“ ihtilafa konu olan taşıtların 237 sayılı Taşıt Kanununun 3 üncü maddesinde yer alan tarifler, Esas ve Usullerin 4 üncü maddesinde yapılan taşıt tanımı ve 6 ncı maddesinde belirtilen taşıtların kapsamı içerisinde değerlendirilmesi; dolayısıyla bu taşıtların kiralanması sürecinde Esas ve Usullerin 6 ncı maddesinin 2 nci fıkrasının (a) bendinde belirtilen aylık kiralama bedeline yönelik sınıra uyulması esasına dayalı olarak tesis edilen tazmin hükmünde hukuken bir isabetsizlik görülmediği” gerekçesiyle kararı tasdik etmiştir[42].


[1]       Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik, RG, 19.10.2006, S. 26324.

[2]       İhale dokümanın hazırlanarak ihale yetkilinin onayı ile ihale süreci başlamış olur. İhale onayı alındıktan sonra ihale yetkilisi tarafından ihale komisyonu oluşturulur. İhale ilanı yapılır, ilgililer ihale dokümanını görürler /satın alırlar. İlgililer tekliflerini sunarlar, teklifler değerlendirilip iş ihale komisyonu tarafından karara bağlanarak ihale yetkilisinin onayına sunulup ihale yetkilisince ihale kararı onaylandıktan sonra, üzerinde ihale kalan yükleniciyle ihale sözleşmesi imzalanarak ihale süreci sona erer. Ayrıntılı bilgi için bkz. ÇALIŞKAN Suat, Kamu İhale Kurulu, Danıştay ve Yargıtay Kararları Işığında İhale Kavramları ve İhale Suçları, Adalet Yayınevi, Ankara 2013, s. 125 - 268.

[3]       4734 sayılı KİK’ in 4’üncü maddesinde yapılan tanımıyla “ihale dokümanı”; “İhale konusu mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinde; isteklilere talimatları da içeren idari şartnameler ile yaptırılacak işin projesini de kapsayan teknik şartnameler, sözleşme tasarısı ve gerekli diğer belge ve bilgileri” şeklinde tanımlanmıştır.

[4]       Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 43320, Tutanak no, 44441, Tutanak tarihi, 02.05.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=15700”, (E.T, 23.12.2018)

[5]       KMYKK madde 35, “Harcama yetkilisinin uygun görmesi ve karşılığı ödeneğin saklı tutulması kaydıyla, ilgili kanunlarda öngörülen haller ile gerçekleştirme işlemlerinin tamamlanması beklenilemeyecek ivedi veya zorunlu giderler için avans vermek veya kredi açmak suretiyle ön ödeme yapılabilir. Verilecek avansın üst sınırları merkezî yönetim bütçe kanununda gösterilir.

         Sözleşmesinde belirtilmek ve yüklenme tutarının yüzde otuzunu geçmemek üzere, yüklenicilere, teminat karşılığında bütçe dışı avans ödenebilir. İlgili kanunların veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin bütçe dışı avans ödenmesine ilişkin hükümleri saklıdır.

         Açılmış akreditiflere ilişkin kredi artıkları ertesi yıla devredilmekle birlikte ödenekleri iptal olunur. Devredilen kredi artıklarının karşılığı, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinde Cumhurbaşkanı, diğer kamu idarelerinde ise üst yönetici tarafından idare bütçesinin ilgili tertibine ödenek kaydolunur.

         Sözleşmelerin bitim tarihlerinde henüz bir kısım hizmet yerine getirilememiş veya zorunlu nedenlerle sözleşmenin uygulanmasına başlanılamamış ancak, ilgili idarece ek süre verilmiş ve bu süre ertesi malî yıla taşmış ise; yıl sonunda yüklenme artığı devredilir ve bu tutarlara ilişkin ödenekler hakkında akreditiflerle ilgili hükümler uygulanır. Devredilen yüklenme artığı karşılığı hizmet ek süre içinde yerine getirilerek kanıtlayıcı belgeleri verildiğinde, tutarı hizmetin yapıldığı yıl bütçesine gider kaydıyla ödenir.

         Her mutemet ön ödemelerden harcadığı tutara ilişkin kanıtlayıcı belgeleri, ilgili kanunlarında belirtilmemiş olması halinde avanslarda bir ay, kredilerde üç ay içinde muhasebe yetkilisine vermek ve artan tutarı iade etmekle yükümlüdür. Süresi içerisinde mahsup edilmeyen avanslar hakkında 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.

         Merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde ön ödeme şekilleri, devir ve mahsup işlemleri, yapılacak ön ödemelerin idareler ve gider türleri itibarıyla miktarı ve oranlarının belirlenmesi, zorunlu hallerde yapılacak harcamalar için ön ödemenin tutarı ve mahsup süresi, mutemetlerin görevlendirilmesi ve diğer işlemlere ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir. Diğer kamu idarelerinde ön ödemeye ilişkin usul ve esaslar bu madde hükümleri dikkate alınmak suretiyle ilgili mevzuatlarında düzenlenir.

         2.7.1992 tarihli ve 3833 sayılı Kanunun avans ve kredi işlemlerine ilişkin hükümleri saklıdır.” şekindedir.

[6]       Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41494, Tutanak no, 44485, Tutanak tarihi, 16.05.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=16165”, (E.T, 25.12.2018)

[7]       PEHLİVAN, s. 79; ÜÇLER Gülbahar, Kamu Harcama Çeşitleri Ve Ekonomik Büyüme İlişkisi, Türkiye Ekonomisi İçin Ekonometrik Bir Analiz (1970-2009), Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi  ,  Konya 2011, s.119.

[8]       PEHLİVAN, s. 80; ŞİŞMAN, s. 97.

[9]       PEHLİVAN, s. 80; AKSOY – KIZILKAYA, s. 179-180.

[10]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 40505, Tutanak no, 42179, Tutanak tarihi, 27.09.2016, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=12414”, (E.T, 26.12.2018)

[11]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 40505, Tutanak no, 44050, Tutanak tarihi, 07.02.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=15790”, (E.T, 26.12.2018)

[12]      ŞİŞMAN, s. 99-100.

[13]      DOĞANYİĞİT Sadettin,  “İhalenin Ruhu, Yaklaşık Maliyetin Gizliliği”, Dış Denetim Dergisi, S. 2, Ekim- Kasım-Aralık 2010, s. 95-96.

[14]      ATUĞ Mustafa - TAYTAK Mustafa, “Kamu Satın Alımları Kapsamında Doğrudan  Temin Uygulamalarının Değerlendirilmesi ve Bir Vaka Analizi”, Sayıştay Dergisi, S. 110, Temmuz- Eylül 2018, s. 100.

[15]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41428, Tutanak no, 43440, Tutanak tarihi, 11.10.2017, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=14952”, (E.T, 16.03.2018)

[16]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41255, Tutanak no, 44206, Tutanak tarihi, 14.03.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=15671”, (E.T, 22.12.2018)

[17]      2886 sayılı Devlet İhale Kanun, RG, 10.09.1983, S. 18161.

[18]      Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik, RG, 19.06.2007, S. 26557.

[19]      Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis Ve Devri Hakkında Yönetmelik, RG, 10.10.2006, S. 26315.

[20]      2886 sayılı Devlet İhale Kanun, RG, 10.09.1983, S. 18161.

[21]      Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 4/1-g maddesinde, Hazinenin özel mülkiyendeki taşınmazı, “tapuda hazine adına tescilli taşınmazlar” şeklinde tanımlamıştır.

[22]      Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik, RG, 19.06.2007, S. 26557.

[23]      Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 4/1-ç  maddesinde, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yeri, “Türk Medeni Kanunu ile diğer kanunlarda Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu belirtilen yerler” şeklinde tanımlamıştır.

[24]      Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis Ve Devri Hakkında Yönetmelik, RG, 10.10.2006, S. 26315.

[25]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 39773, Tutanak no, 42200, Tutanak tarihi, 04.10.2016, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=12802”, (E.T, 29.12.2018)

[26]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41137, Tutanak no, 42820, Tutanak tarihi, 01.03.2017, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=12802”, (E.T, 29.12.2018)

[27]      Kamu zararı; “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır.

         Kamu zararının belirlenmesinde;

         a) İş, mal veya hizmet karşılığı olarak belirlenen tutardan fazla ödeme yapılması,

         b) Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması,

         c) Transfer niteliğindeki giderlerde, fazla veya yersiz ödemede bulunulması,

         d) İş, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınması veya yaptırılması,

         e) İdare gelirlerinin tarh, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata uygun bir şekilde yapılmaması,

         g) Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması,

         Esas alınır.

                Kontrol, denetim, inceleme, kesin hükme bağlama veya yargılama sonucunda tespit edilen kamu zararı, zararın oluştuğu tarihten itibaren ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faiziyle birlikte ilgililerden tahsil edilir.

         Alınmamış para, mal ve değerleri alınmış; sağlanmamış hizmetleri sağlanmış; yapılmamış inşaat, onarım ve üretimi yapılmış veya bitmiş gibi gösteren gerçek dışı belge düzenlemek suretiyle kamu kaynağında bir artışa engel veya bir eksilmeye neden olanlar ile bu gibi kanıtlayıcı belgeleri bilerek düzenlemiş, imzalamış veya onaylamış bulunanlar hakkında Türk Ceza Kanunu veya diğer kanunların bu fiillere ilişkin hükümleri uygulanır. Ayrıca, bu fiilleri işleyenlere her türlü aylık, ödenek, zam, tazminat dahil yapılan bir aylık net ödemelerin iki katı tutarına kadar para cezası verilir.” şeklindedir.

[28]      657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, RG, 23.09.1965, S. 12056.

[29]      Kişisel sorumluluk ve zarar, Madde 12,

         “Devlet memurları, görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendilerine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorundadırlar.

         Devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesi esastır.

         Zararların ödettirilmesinde bu konudaki genel hükümler uygulanır. Ancak fiilin meydana geldiği tarihte en alt derecenin birinci kademesinde bulunan memurun brüt aylığının yarısını geçmeyen zararlar, kabul etmesi halinde disiplin amiri veya yetkili disiplin kurulu kararına göre ilgili memurca ödenir.”

[30]      KULUÇLU Erdal, “Türk Hukuk Sisteminde Normlar Hiyerarşisi ve Sayıştay Denetimine Etkileri”, Sayıştay Dergisi, Sayı 71, Ekim-Aralık 2008. s. 8.

[31]      KARAKÖSE Mesut Emre, 1982 Anayasası Çerçevesinde Kamu Görevlilerinin Malî Sorumluluğu, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi    , Ankara 2009, s. 69-70.

[32]      ŞİŞMAN, s.102.

[33]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 36130, Tutanak no, 37453, Tutanak tarihi, 02.07.2013, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=7035”, (E.T, 02.01.2019)

[34]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 40223, Tutanak no, 42711, Tutanak tarihi, 08.02.2017, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=13397”, (E.T, 02.01.2019)

[35]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41948, Tutanak no, 44133, Tutanak tarihi, 28.02.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=15852”, (E.T, 02.01.2019)

[36]      ŞİŞMAN Gülden – ÜSTÜN Ümit Süleyman, “Yüksek Öğretim Kurumları Döner Sermaye İşletmelerinde Kamu Zararı ve Sorumluları”, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 26, S. 3, 2018, s. 24.

[37]      5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, RG, 16.06.2006, S. 26200.

[38]      Bkz. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu madde, 102.

[39]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41808, Tutanak no, 43112, Tutanak tarihi, 24.05.2017, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=13961”, (E.T, 02.01.2019)

[40]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 41499, Tutanak no, 44481, Tutanak tarihi, 16.05.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=16127”, (E.T, 04.01.2019)

[41]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 42705, Tutanak no, 44364, Tutanak tarihi, 25.04.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=15373”, (E.T, 04.01.2019)

[42]      Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı, Dosya 43132, Tutanak no, 44945, Tutanak tarihi, 06.07.2018, “https,//www.sayistay.gov.tr/tr/kararlar/tkk/?krr=16185”, (E.T, 04.01.2019)

*İç Denetçi Fatih Ünal tarafından Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku Anabilim Dalı Kamu Hukuku Bilim Dalı’nda yapılan yüksek lisans sonucu hazırlanan “Kamu Zararı ve İlgililere Rücu” adlı yüksek lisans tezinden alınmıştır. 

Bu yazının tüm hakları www.mevzuatinyeri.com a  aittir.. ” www.mevzuatinyeri.com” şeklinde aktif link verilmesi kaydıyla içerik kullanılabilir. Link vermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır

Güncelleme Tarihi: 30 Eylül 2019, 09:52
YORUM EKLE