Seçimlerde adaylık için istifa eden memur şahsa bağlı kadroya atanmak zorunda mıdır?

Seçimlerde adaylık için istifa eden memur şahsa bağlı kadroya atanmak zorunda mıdır?

Seçimlerde adaylık için istifa eden memur şahsa bağlı kadroya atanmak zorunda mıdır?

Seçimlerde adaylık için istifa eden memur şahsa bağlı kadroya atanmak zorunda mıdır?

Seçimlerde adaylık için istifa eden memur şahsa bağlı kadroya atanmak zorunda mıdır?

Seçimlerde adaylık için istifa eden memur şahsa bağlı kadroya atanmak zorunda mıdır?

Seçimler nedeniyle istifa edip seçilemeyen personelin, eski görevine geri dönme isteminde bulunması halinde bu talebini yerine getirme konusunda davalı idarenin bağlı yetki içinde bulunduğu, ancak, bu yetkisini kullanırken eski görevine ilişkin kadronun boş olması gerektiği, davacının görev yaptığı bakanlık müşaviri kadrosunun davacının istifası nedeniyle iptal edilmiş olduğundan davacının anılan kadroya atanmasına hukuken olanak bulunmadığı, göreve iade istemiyle yaptığı başvurusu üzerine, kazanılmış hak aylık derecesine uygun olarak mühendis kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında karar.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2020/920 E. , 2020/3274 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/920
Karar No : 2020/3274

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : Sanayi Ve Teknoloji Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davalı idare bünyesinde bakanlık müşaviri kadrosunda olup; Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı emrinde görev yapmakta iken, 07/06/2015 tarihinde gerçekleştirilen 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerine katılmak üzere 04/02/2015 tarihinde istifa ederek görevinden ayrılan, ancak açıklanan kesin aday listelerinde yer almayan ve yeniden göreve dönme talebinde bulunan davacının, Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı emrinde açık bulunan 1. dereceli mühendis kadrosuna görevinden ayrıldığı tarihte almakta olduğu 1. derecenin 4. kademesi kazanılmış hak ve emekliliğe esas aylığı ile atanmasına ilişkin 12/05/2015 günlü,18228 sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle uğramış olduğu maddi kayıplarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti :Danıştay İkinci Dairesinin 21/05/2019 günlü, E:2016/7473 , K:2019/3144 sayılı bozma kararına uyularak verilen .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; seçimler nedeniyle istifa edip seçilemeyen davacının, eski görevine geri dönme isteminde bulunması halinde bu talebini yerine getirme konusunda davalı idarenin bağlı yetki içinde bulunduğu, ancak, bu yetkisini kullanırken eski görevine ilişkin kadronun boş olması gerektiği, 635 sayılı Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin Geçici 3. maddesinin, 1. fıkrası uyarınca, davacının görev yaptığı bakanlık müşaviri kadrosu davacının istifası nedeniyle iptal edilmiş olduğundan davacının anılan kadroya atanmasına hukuken olanak bulunmadığı, göreve iade istemiyle yaptığı başvurusu üzerine, kazanılmış hak aylık derecesine uygun olarak mühendis kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; 298 Sayılı Seçim Kanununun milletvekili aday adayı olup seçilemeyen memurun askıda tutulan istifa öncesi memuriyet görevlerine denk/üst bir göreve geri dönmesini güvence altında tutan özel hükümler içerdiği, istifa sonrası geri dönüşünde 639 sayılı KHK nın geçici 3. maddesi kapsamına girmiş olduğu yorumuyla hukuka aykırı işlem tesis edildiği, şahsa bağlı kadroların seçilememe sonrası iptalinin eşitlik anlayışına ve seçilme hakkı ilkesine aykırı olduğu, kendi iradeleri dışında şahsa bağlı kadroya atanan devlet memurları ile diğer memurlar arasında iki farklı uygulamanın Anayasaya aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. .... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

YORUM EKLE